Logo

1. Hukuk Dairesi2023/1078 E. 2023/7001 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vekaletname ile devredilen taşınmazların, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle tapu kayıtlarının iptali ve davacı adına tesciline ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından destekleme primi alınması amacıyla verilen vekaletnamenin, davalı tarafından taşınmazların satışında kullanılmasının vekalet görevinin kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve davacının tasarruf ilkesi gereğince dava açmaya zorlanamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

EK KARAR TARİHİ : 16.06.2020

SAYISI : 2022/2740 E., 2022/1617 K.

DAVA TARİHİ : 04.12.2017

HÜKÜM/KARAR : Kabul / Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Karaisalı Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/87 E., 2019/68 K.

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 127, 219 ve 223 parsel sayılı taşınmazların davacının kök mirasbırakanından intikal ettiğini, çekişme konusu taşınmazlardaki payların satışı konusunda dava dışı kardeşi Cumali Savaş ile davacının şifahi olarak anlaştığını, hatta satış bedelini dahi aldığını, ancak tescil işleminin yapılmadığını, okuma yazma bilmediğini, bu durumu bilen davacının kardeşi olan davalının mirasbırakanlarından intikal eden taşınmaz için destekleme primi alacağını, bu nedenle vekaletname düzenlenmesi gerektiğini söylemesi üzerine, davalıyı vekil tayin ettiğini, anılan vekaletname kullanılmak suretiyle dava konusu taşınmazlardaki payların davalı tarafından adına tescil ettirildiğini, kendisine bir bedel ödenmediğini, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının miras payı oranında iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Karaisalı Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.05.2019 tarihli ve 2017/87 E. 2019/68 K. sayılı kararıyla davanın kabülüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 24.11.2019 tarihli ve 2019/1118 Esas, 2019/1216 Karar sayılı kararıyla; Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili rafından temyiz isteminde bulunmuştur.

Dairenin 30.03.2022 tarihli 2022/1332 E. 2022/2588 K. sayılı kararıyla “...Dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamından, davacı tarafından temlike konu vekaletnamenin destekleme primi alınması amacıyla verildiği, davacıya ait dava konusu taşımazlardaki payların haricen dava dışı kardeşi Cumali’ye satıldığı, davalıya temliki gerektirir makul bir gerekçenin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan Mahkemece, davacı tarafından vekaletnameye konu dava dışı 9 parça taşınmaz yönünden dava açılmaması gerekçe yapılmış ise de, bu hususun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun “Tasarruf ilkesi” başlıklı 24/2 nci maddesi gereğince; kanunda açıkça belirtilmedikçe, hiç kimse kendi lehine olan davayı açmaya veya hakkını talep etmeye zorlanamaz hükmüne uygun olduğunu söyleyebilme olanağı da yoktur. Hal böyle olunca, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir...." gerekçesiyle bozulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı temyiz dilekçesinde, dava konusu uyuşmazlık ile ilgili davacı tarafından hakkında Karaisalı Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu ancak kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiğini, her ne kadar Mahkemece dava konusu talebin davacının annesinden intikal eden paya ilişkin olmadığı, babasından intikal eden paya yönelik olduğu kabul edilmiş ise de, davacıya babasından intikal eden yerlerin bedelinin bizzat ödendiğini, vekalet görevinin kötüye kullanılmadığını, devrin davacının bilgisi ve onayı dahilinde yapıldığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 506 ncı maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 nci ve 3 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Dosya içeriği ve toplanan delillerden;1917 doğumlu olan kök mirasbırakan ...'ın 05.12.1990 tarihinde ölümüyle geriye eşi ... çocukları; davacı, davalı ve dava dışı ..., ... ve ...nin kaldığı, anneleri Ümmü'nün 10.09.2005 tarhinde ölümüyle mirasçı olarak davacı, davalı ve dava dışı kardeşlerinin kaldığı, davacının dava dışı karşdeşi ...'in eşi Hasan'ı çekişmeli taşınmazlar ve dava dışı taşınmazlardaki 3/36 payı satması için vekil kıldığı vekilin anılan vekaletnameyi kullanarak çekişmeli taşınmazları 28.05.2014 tarih 1210 yevmiye numaralı akit ile davalıya satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.

2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen Bölge adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalının yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 5.846,91 TL bakiye onama harcının davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.