"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/33 E., 2022/132 K.
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Dairenin Bozma ilâmı sonrasında İlk Derece Mahkemesince bozmaya uygun olarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; cebri icra tehdidi altında olması nedeniyle davalı ...’ten 4.000,00 TL borç para aldığını, borç karşılığı 5969 parsel sayılı taşınmazda bulunan 4 nolu bağımsız bölümün satış yetkisini içerir vekaletname verdiğini, borcunu ödemek amacıyla davalı ...'e ulaşmaya çalıştığını, ancak davalının kendisini oyaladığını, taşınmazı dava dışı ... ’e devrettiğini, onunda davalı ...’ye temlik ettiğini, satış bedelinin ödenmediğini, halen dava konusu evde ailesi ile birlikte oturmakta olduğunu, kısa aralıklarla yapılan devirlerin işbirliğini gösterdiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmazsa bedelin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ... cevap dilekçesinde, taşınmazı ... isimli şahıstan 60.000,00 TL karşılığında satın aldığını, iyi niyetli olduğunu belirtmiş, davalı ... ise, cevap dilekçesi sunmamış, yargılama sırasında davacının kendisine ve bankaya borcu olduğunu, kredi çekmek istediğini, ancak kredi çıkmadığını, banka borcu yüzünden evinin elinden gidebileceğini söylemesi üzerine evi kendisinin satın alabileceğini bildirdiğini, davacının da bunu onayladığını ve işleri nedeniyle noterde satış vekaleti verdiğini, satış bedelini elden ödediğini, taşınmazı yatırım yapması için yeğeni ... 'e devrettiğini, sonra yapılan satıştan haberinin olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Edremit 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.02.2019 tarihli ve 2016/554 E., 2019/84 K. sayılı kararıyla; davalı ...’nın kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, davalı ...‘in vekalet görevini kötüye kullandığı ve satış bedelini ödediğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle bedel isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın satışına ilişkin vekaletin borcuna karşılık davalı ...’e verildiğini, satıştan haberi olmadığını, kendisine bedel ödenmediğini, evi halen ailesi ile birlikte kullandığını, kimsenin taşınmazı görmeye gelmediğini, devirlerin kısa aralıklarla yapıldığını, davalı ...’ye devredildikten sonra dahi ... tarafından kendisinin arandığını, sunulan ödeme dekontlarının taşınmazın gerçek değerini yansıtmadığını, yatırılan bedelin hemen çekilip iade edilmiş olabileceğini, bu hususun araştırılmadığını belirtmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 22.04.2021 tarihli ve 2019/837 E., 2021/636 K. sayılı kararıyla; davalı ...’nin taşınmazı dava dışı ... 'den satın aldığı ve kötüniyetli olduğunun ispatlanamadığı, davalı vekil Menderes'in davacı adına sattığı taşınmazın satış bedelini davacıya ödediğini ispatlayamadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 inci bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA ve BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.
Dairenin 13.01.2022 tarihli ve 2021/8889 Esas, 2022/229 Karar sayılı kararı ile; son kayıt maliki ...'nin iyi niyetli sayılamayacağı, tapu iptali - tescil isteğinin kabul edilmesi gerektiği belirtilerek Mahkeme kararı bozulmuştur.
B. Bozmaya Uyularak Verilen Mahkeme Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tanıklarının beyanlarından ...'ın davalı ...'in ablasının oğlu olarak bilindiği, Menderes'in de ...'ı yeğenim olarak belirttiği, dolayısı ile akrabalık ilişkilerinin bulunduğu, taşınmazın keşfen tespit edilen tasarruf tarihindeki değeri ile satış işlemine esas değeri arasındaki farktan da ...'ın vekalet görevinin kötüye kullanıldığını bildiği, gerekli özeni gösterdiğinde bilecek durumda olduğu, dolayısı ile ... 'in iyiniyetli sayılamayacağı, davalı ...'in de vekil eden davacının yararı ile bağdaşmayacak şekilde vekalet görevini kötüye kullandığı ve satış bedelini ödediğini ispat yükü kendisinde olmasına rağmen yazılı bir şekilde ispatlayamadığı, davalı ... taşınmazı bedeli karşılığında aldığını, iyiniyetli olduğunu savunmuş ise de temliklerin kısa aralıklarla yapıldığı, taşınmazın temlik tarihindeki değerinin 107.525,98 TL olduğu, davalının ise 60.000 TL bedelle satın aldığını belirttiği, dinlenen tanıkların davalının evi görmeden satın aldığını beyan ettikleri, taşınmazın satın alınmasından 10 ay sonra davalının tahliyeye ilişkin ihtarname göndermiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davalı ... 'nın iyiniyet iddiasında bulunamayacağı ve TMK'nın 1023 üncü maddesinde düzenlenen iyi niyetin koruyuculuğundan yararlanamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın davalı ... adına kayıtlı olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı temyiz dilekçesinde özetle; kimseyle iş birliği içerisinde olmadığını, taşınmazı oturmak için değil yatırım amaçlı olarak aldıklarını, almadan önce eşinin evi gördüğünü, davacı tarafın evden çıkmayarak aylarca kendisini oyaladığını, iyi niyetli 3. kişi olduğu halde dava sonucu nedeniyle mağdur edildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil, olmazsa alacak istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk:
6098 sayılı TBK'nın 504/1 inci ve 506 ıncı maddeleri; 4721 sayılı TMK'nın 2 nci, 3 üncü ve 1023 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın
gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ...'in yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 5.856,30 TL bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
07.12.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.