"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1335 E., 2022/1832 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Yeniden Hüküm Kurularak Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Arpaçay Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/98 E., 2020/88 K.
Taraflar arasındaki muris muvaazası nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; müşterek miras bırakanları ...'in ... 6 ada 7 parselde kayıtlı taşınmazını 08.04.2010 tarihinde davalıya devir ve temlik ettiğini, bu temlikin miras bırakanın ilk eşinden olan çocukları davacılardan mal kaçırma amacıyla yapılmış olduğunu, devir ve intikal işleminin muvazaalı olduğunu, devir tarihinde davalının öz annesinin hayatta olması ve miras bırakanla birlikte yaşıyor olması nedeniyle miras bırakanı etkilemiş olduklarını ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının 2/3 oranında iptaline karar verilerek 1/3'er oranında adlarına tapuya tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı vekili; miras bırakanın yaşadığı maddi sıkıntılardan dolayı evini satılığa çıkardığını, müvekkilinin evi başkalarına satılmaması amacıyla aldığını, mirasbırakanın eşi ve davalının Arpaçay'da birlikte hayatlarını devam ettirdiklerini, davalının kendisine hep yardımcı ve destek olduğunu, mirasbırakana ölünceye kadar baktığını, evde sağlık hizmeti aldıklarını, miras bırakanın emekli maaşının yetmediği bu süreçte davalının maddi destek sağladığını, davalının bedeli ödeyerek dava konusu taşınmazı aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; mirasbırakanın gerçek irade ve amacının diğer mirasçılardan mal kaçırma olmadığı, kendisine özenle bakan davalıya duyduğu minnet duyguları ile çekişmeli taşınmazı temlik ettiği, temlikin bakım, hizmet ve emek karşılığı gerçekleştirildiğinin kabulünün gerekeceği, muvazaa iddiasının ispatlanamadığı, taşınmazın tapudaki devir bedeli ile rayiç piyasa değeri arasındaki farkın tek başına muvazaa iddiasını ispata yeterli olmadığı, muvazaada önemli olan hususun gizli bir iradenin var olması gerektiği, somut olayda böyle bir iradeden bahsedilemeyeceği, miras bırakanın diğer çocuklarından mal kaçırmayı gerektirecek bir husumetin bulunmadığı belirlenerek ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; miras bırakanın dava konusu taşınmazı davalıya devrinin muvazaalı olduğunu, taşınmazın bedelsiz olarak devredildiğini davalının da kabul ettiğini, satış tarihinde davalının alım gücü olmadığını, mirasbırakanın paraya ihtiyacı olmadığını, üvey annelerinin hayatta olduğu dönemde miras bırakanın satışa ikna edildiğini, satış tarihinde miras bırakanın bakım ihtiyacı olmadığını, 2016 yılından sonra bakım ihtiyacı olduğunu, miras bırakanla davacıların ilgilendiğini, Ankara'ya ve Bursa'ya götürüp tedavi ettirdiklerini, dava konusu taşınmaz devrinin muvazaalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmaz 2010 yılında davalıya satış yoluyla devredildiği, miras bırakanın satıştan 9 yıl sonra vefat ettiği, dosya kapsamından mirasbırakanın terekesindeki en değerli mal varlığının ilçe merkezinde üzerinde ev bulunan arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaz olduğu, bu taşınmaz dışında tarla niteliğinde taşınmaz dışında başka mal varlığının bulunmadığı, davacıların mirasbırakanın ilk eşinden olan çocukları, davalının ise ikinci eşinden olan çocuğu olup temlik tarihinde mirasbırakanın davalı ve davalının annesi olan ikinci eşi ile birlikte ikamet etttiği, dinlenen tanık anlatımlarından mirasbırakanın ölmeden önce 2-3 yıl hasta olduğu ve bu dönemde bakım ihtiyacının olduğu, mirasbırakanın emekli maaşının olduğu, dava konusu taşınmazdaki diğer evin kira gelirinin olduğu, taşınmazın devredildiği 2010 yılında mirasbırakanın bakım ihtiyacı olmadığı ve taşınmazı satmaya da ihtiyacının olmadığı, davalının devir tarihinde alım gücünün bulunmaması ve taşınmaz satışı nedeniyle mirasbırakanın terekesine giren herhangi bir paranın bulunmadığı hususları nazara alındığında mirasbırakanın minnet duygusuyla, bakım karşılığı taşınmazı devrettiği ve davacının muvazaa iddiasının ispatlanamadığı şeklindeki dava konusu hadisenin mahiyetiyle uygun düşmeyen gerekçe kapsamında davanın reddine karar verilmesinin isabetli bulunmadığı, miras bırakanın mal kaçırma kastıyla hareket ettiği ve satışın muvazaalı olduğu kanaatine varıldığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, kaldırılan kararın yerine geçmek üzere davanın kabulü ile dava konusu ... 26 ada 7 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının, davacıların miras payı oranında iptali ile taşınmazın 1/3 payının davacı ... adına, 1/3 payının davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan 1/3 payın davalı uhdesinde bırakılmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; miras bırakanın tansiyon, kalp ve alzheimer hastası olduğunu, müvekkilinin miras bırakan babasının bakımını üstlendiğini, iş icabı ayrılmak zorunda kaldığı zamanlarda da bakıcı tutarak babasına baktığını, davacıların ise Arpaçay’a arasıra geldiklerini, bakıma muhtaç babalarına ve müvekkile her hangi bir maddi destek sağlamadıklarını, temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu ispat külfetinin davacılara ait olduğunu, tapuda gösterilen bedel ile bilirkişinin tespit ettiği bedel arasındaki farkın tek başına muvazaanın delili olamayacağı, muvazaa iddiasının mal kaçırma kastıyla yapıldığının kesin olarak ispat edilmesi gerektiğini, davacıların bu iddiayı ispatlayamadığını, vekalet ücretinin yanlış takdir edildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı,
Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı ve 6 ıncı maddeleri,
Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci maddesi,
Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddesi,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nunn 190 ıncı maddesi.
3. Değerlendirme
1.Mirasbırakan ...’in ... ada 7 sayılı taşınmazını davalı oğlu ...'e 08.04.2010 tarihinde temlik ettiği, mirasbırakanın 03.06.20009 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak oğulları davacılar ... ve ... ile davalı oğlu ...'in kaldığı anlaşılmaktadır.
2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
...