Logo

1. Hukuk Dairesi2023/336 E. 2023/6825 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, eski eşine hile yoluyla devrettiğini iddia ettiği taşınmazın tapu kaydının iptali ve kendi adına tesciline ilişkin talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın dava tarihinden önce davalı tarafından üçüncü kişiye devredilmiş olması nedeniyle davalının pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/50 E., 2022/2525 K.

DAVA TARİHİ : 24.10.2018

HÜKÜM/KARAR : Usulden Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Manisa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/205 E., 2021/373 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, eski eşi olan davalının, babasının ölümünden sonra onun sigortasından faydalanmak için boşanmak istediğini söylemesi üzerine boşandıklarını ve dava konusu evin bir tarafında kendisinin bir tarafında eşinin yaşamaya başladıklarını, çocuğunun da küçük olmasından dolayı perişan olmaması için bu durumu kabul ettiğini, boşandıktan sonra aynı evde yaşamaya devam ettiklerini, bir süre sonra eşine bunun böyle olmayacağını, tekrar resmi nikah yapmaları gerektiğini söylediğini, eşinin ise tapuyu üzerine yapması halinde bunu kabul edeceğini söylediğini, kendisinin de bunu kabul ettiğini ve dava konusu taşınmazı tapuda eşine devrettiğini, ancak bu işlemden sonra da eşinin evlenmeyi kabul etmediğini ve en son eşyaları ile birlikte evi terk ettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı, eski eşinin alkol bağımlısı olduğunu, şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşandıklarını, iki parça yerlerinin olduğunu, bir parçasını eski eşinin zorla kendisininden alarak müteahhite sattığını, diğer parçayı 2018 yılında oğlunun düğün masrafları için müteahhite sattıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Manisa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.09.2019 tarihli ve 2018/679 Esas, 2019/645 Karar sayılı kararıyla; davacının hile iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, söz konusu kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 10.06.2021 tarihli ve 2019/2974 E- 2021/1084 K sayılı kararıyla; öncelikle mahallinde keşif yapılarak dava değerinin tespiti, varsa eksik harcın tamamlatılması, davacının birinci tanık listesinde bildirdiği İnan Binici'nin dinlenmemesi usule uygun olmadığından bu tanığın dinlenmesi, ikinci ve üçüncü tanık listesindeki tanıkların dinlenilmelerine davalının muvafakatı bulunup bulunmadığının tespiti ile buna göre bu tanıkların dinlenip dinlenmeyeceği konusunda karar verilmesi, ayrıca İlk Derece Mahkemesince bir yıllık hak düşürücü sürenin geçmediği kabul edilmiş ise de, taraf tanıkları dinlendikten sonra ve dosya içeriğine göre hak düşürücü sürenin de yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, kaldırma kararı uyarınca yapılan yargılama neticesinde; davalı tarafından taşınmazdaki hissenin 14.08.2018 tarihinde dava dışı Mehmet Ediz'e satış suretiyle devredildiği, devir işlemi dava tarihinden önce olup 6100 HMK'nın 125 inci maddesinin uygulanabilirliğinin olmadığı, davalının dava tarihi olan 24.10.2018 tarihinde dava konusu taşınmazda hissesi bulunmadığından tapu iptal ve tescil talebi yönünden davalının pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece daha önce eksik inceleme ve yetersiz delille karar verildiğini, bu karara karşı istinaf yoluna başvurulduğunu, istinafta bazı hususlar nazara alınarak kararın kaldırıldığını, kaldırma kararı sonrası duruşmada taleplerini açıkladıklarını, Mahkemece davanın satış işleminin yapılmasından sonra açıldığı gerekçe gösterilerek usulden red kararı verildiğini, bu kararın hatalı olduğunu belirterek kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 21.11.2022 tarihli ve 2022/50 Esas, 2022/2525 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle ; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 36 ncı maddesi,

3. Değerlendirme

1. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacının dava konusu 2526 ada 1 parsel sayılı avlulu kargir ev vasıflı taşınmazdaki 381/2510 payını 28.04.2006 tarihli satış işlemi ile davalı ...'ya devrettiği, söz konusu payın 14.08.2018 tarihli satış işlemi ile dava dışı Mehmet Ediz'e temlik edildiği, eldeki temyize konu davanın ise 24.10.2018 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.

2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 189,15 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

Harç :

Onama Harcı : 269,85 TL

Peşin Harç : - 80,70 TL

A.G.H : 189,15 TL