Logo

1. Hukuk Dairesi2023/3999 E. 2024/3037 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, zilyetliğinde olduğunu iddia ettiği ve kadastro çalışmaları sırasında kadastro harici bırakılan taşınmazın tapuya tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, bozma ilamı ve uygulanması gereken hukuk kuralları doğrultusunda verdiği karar usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz itirazlarının reddine ve hükmün onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/106 E., 2023/24 K.

HÜKÜM : Kısmen Kabul

Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraflarca temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I .DAVA

Davacı; Erzurum ili, Uzundere ilçesi, ... Mahallesinde kain taşınmazın bir kısmının babası ...'dan intikal ettiğini, bir kısmının ise dava dışı ..., ... isimli kişilerden satın alındığını, taşınmazın 33 yıldan beri zilyetliğinde olduğunu ancak kadastro çalışmaları sırasında kadastro harici bırakıldığını ileri sürerek adına tapuya tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekilleri; davanın reddini savunmuşlardır.

III. YARGILAMA SAFAHATİ VE MAHKEME KARARI

1- Tortum Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.04.2014 tarih, 2011/354 Esas, 2014/ 148 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne bilirkişi raporunda A, B, C, D, F, G, H, E ile gösterilan alanların davacı adına tesciline karar verilmiş, verilen karar davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2-Yargıtay( Kapatılan ) 16. Hukuk Dairesinin119.03.2015 tarih, 2014/13630 Esas, 2015/2474 Karar sayılı kararıyla; 120 ada 21 parsele yönelik temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; davanın tescil harici bırakılan yere ilişkin olarak açıldığı, taleple bağlılık kuralı aşılmak suretiyle 120 ada 21 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (E) harfi ile gösterdiği bölümü hakkında hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu, tescil harici bırakılan alan yönünden; ... ve ilgili İlçe Belediyesinin davaya dahil edilmesi, hava fotoğrafları, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve jeolog bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılarak toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

3-Tortum Asliye Hukuk Mahkemesinin 03.05.2018 tarih, 2015/234 Esas, 2018/169 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulü ile bilirkişi raporunda A, B, C, D, F, G harfleri ile gösterilen kadastro harici alanların davacı adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.

4-Yargıtay ( kapatılan ) 16. Hukuk Dairesinin 23.11.2020 tarih, 2018/5194 Esas, 2020/5634 Karar sayılı kararıyla; bozma ilamının gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesi döneme ilişkin en az 3 adet hava fotoğrafı üzerinde inceleme yaptırılması gerektiği halde sadece 1984 yılına ait hava fotoğrafının incelenmesiyle yetinildiği, zilyetlik süresinin belirlenmesi açısından 1991 yılı ile 1984 yılı arasında çekilmiş başka hava fotoğrafının bulunup bulunmadığı hususunun araştırılmadığı, zilyetlik süresinin tespiti yönünden elverişli olmayan 2002 yılı hava fotoğrafı incelemesi sonucunda sunulan raporun hükme esas alındığı, yetersiz raporlarla yetinildiği, soyut ve yetersiz beyanlarla hüküm kurulduğu, eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemeyeceği; kabule göre de taşınmaz bölümlerinin yüzölçümleri belirtilmeden infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

5- Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 1974, 1984 tarihli hava fotoğraflarından bilirkişi raporunda A, B, C, D, E, H, F harfleri ile gösterilen yerlerde imar- ihya işleminin gerçekleştiği, G harfi ile gösterilen yerin sınırlarının belirgin olmadığı, G harfli yerin içerisinde kalan ve bilirkişi raporunda L, K, T harfleriyle gösterilen yer ve 2 katlı binanın bulunduğu yerin kullanım sınırlarının belirgin olduğu yönünde görüş bildirilmiş olup bilirkişi raporunda A, B, C, D, F, K, L harfi ile 2 katlı ev ve ahır olarak gösterilen alanlarda davacı lehine zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu, iki hatlı binanın bulunduğu alanlarda imar ihyanın tamamlanmadığı, T harfli alanın tecavüzlü olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 28.12.2022 tarihli bilirkişi raporunda A, B, C, D, F, K, L, 2 katlı ev ve ahır olarak gösterilen alanların davacı adına bahçe vasfıyla tapuya tesciline, kalan kısmın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflarca temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporlarına itirazlarını yargılama sırasında sunduğunu, ret olan kısımla ilgili 1991 tarihinden itibaren taşınmazın ihya edilerek zilyetliğinde bulunduğunu,yeniden bu kısımla ilgili lehine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalılar vekilleri ayrı ayrı sunmuş oldukları temiz dilekçelerinde özetle; miras yoluyla kalan taşınmazda davanın tüm mirasçılar tarafından açılması gerektiğini, taşınmazın imar-ihya edilmediğini, 20 yıllık zilyetlik süresinin net olarak ortaya konulmadığını, taraf sıfatlarının bulunmadığını, aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, C ve D alanlarının tescil harici bırakılması gerektiğini, aleyhe hususları kabul etmediklerini belirterek kararın bozulmasını talep etmişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 inci maddeleri., 4721 sayılı TMK'nın 713 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın uygulanacağı davalar yönünden HUMK’nın 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, bozma ilamına, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlerden alınmasına,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

29.04.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.