"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/223 E., 2021/218 K.
Mahkemece bozma ilamına uyularak verilen karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların müşterek murisi... ile davalıların müşterek murisi ...'ün kardeş olduklarını, kardeşlerin müşterek maliki bulundukları .... ilçesi, .... köyü 114 ada 6 parsel 975.11 m²'lik taşınmazın kadastro çalışmaları sonucunda 1/3 hisse..., 3/4 hissenin de ... adına kayıt ve tescil edildiğini, fakat 16.04.1981 tarihli satış senedinde dava konusu taşınmazın 650 m²'lik kısmının...'e ait olduğunu, ayrıca ...'ün 165 m² hissesini de kardeşine sattığına dair satış senedinin bulunduğunu, toplamda 815 m² hissenin...'e ait olması gerektiğini, yine ... ilçesi, .... köyü 114 ada 5 parsel 1.911,46 m²'lik taşınmazın da tamamının ... adına kayıt ve tescil edildiğini ancak ... ve... arasında 16.05.1981 tarihli satış senedi ile 868 m²'lik komşuları .... tarafındaki bölümün...'e satışının yapıldığını ve o tarihten bu yana iyi niyetli malik sıfatı ile taşınmazın bu bölümünde davacıların zilyetliklerinin devam ettiğini,.... adına hatalı kayıt ve tescil gören 868 m²'lik hissenin iptali ile davacılar adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesinde; davacı tarafın dava konusu .... ilçesi, .... köyü 114 ada 6 parsel sayılı taşınmazda davalıların hak ve hissesi olduğunu kabul ettiklerini, davacının davasına dayanak yaptığı satış senedi metninin davacı tarafından yanlış anlaşıldığını, 16.04.1981 tarihli harici satış senedinde davalıların murisi ...'ün "sahibi olduğum 650 m²'lik yerimden 165 m²'lik kısmını kardeşim...'e sattım" şeklinde beyanının olduğunu, tapu kayıtlarında ... hissesinin 3/4, ...hissesinin 1/4 olduğunu, dayanak tapu miktarının 650 m², tespitin ise 975,11 m² olarak yapıldığını bu sebeple 325 m² fazlalık olduğunu, diğer dava konusu 114 ada 5 parsel sayılı taşınmazın da davalıların murisi tarafından Hazineden tapu ile satın alındığını, bu taşınmazın 45 yılı aşkın bir süredir muris ... ve kanuni mirasçıları tarafından nizasız-fasılasız malik sıfatıyla olmak üzere asli zilyetlikleri ve tasarrufları altında bulunduğunu, davacıların herhangi bir haklarının bulunmadığını öne sürerek açılan davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 04.03.2014 tarihli ve 2008/150 Esas, 2014/58 Karar sayılı kararıyla; davacının hissesine düşen kısmın 383,45 metrekare olduğu, davayı takip etmeyen ... dışındaki hissenin de 347,88 metrekare olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 114 ada 6 parsel sayılı taşınmazın 347,88 metrkaresinin davacılar adına miras payları tapuya kayıt ve tesciline, 114 ada 5 parsel yönünden açılan davanın reddine, davacı ... mirasçıları yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde davacılar vekili ile davalı ... tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
2. Karar, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 15.05.2015 tarihli ve 2014/19800 Esas, 2015/5459 Karar sayılı kararıyla; 114 ada 5 parsel sayılı taşınmaz yönünden onanmasına, 114 ada 6 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise taşınmazın belli bir bölümüne mi yoksa payına mı yönelik olduğunun tespit edilmediğine, keşif yapılarak dava edilen bölümün belirlenmesi ve fen bilirkişi raporuna atıf yapılarak karar verilmesinin gereğine değinilerek bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Temyize Konu Karar
Mahkemenin yukarıda belirtilen tarih ve sayılı kararıyla; (B) harfi ile gösterilen kısmın dava konusu olduğu, harici satım sözleşmesi ile satılan yer olduğunun belirtildiği, davacı tarafın dava konusu edilen bölümde zilyetlikleri bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; tanık beyanlarıyla dava konusu taşınmazın davacıların kullanımında olduğunun anlaşıldığını, bu haliyle davanın sübut bulduğunu öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ile tescil istemine ilişkindir.
Kadastro sonucu temyize konu Kırklareli ili, ..... ilçesi, .... köyü 114 ada 6 parsel sayılı taşınmaz 19.03.1936 tarihli 68 nolu tapu kaydı ile 975,11 metrekare iki katlı kargir ev ve arsası vasfıyla, 1/4 hissesi... adına 3/4 hissesi ise ... adına, (A) harfi ile gösterilen evin...'e ait olduğu belirtilerek tespit ve 31.07.2006 tarihinde tescil edilmiştir. Davacı taraf, tapuda kayıtlı taşınmazı harici satım senediyle satın aldıklarını iddia etmiş, davalı taraf ise satın aldıkları yerin kadastro sırasında adlarına tescil edildiğini savunmuştur.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, Mahkemece zilyetlikle kazanım şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle reddine karar verilmiş ise de özellikle 3402 sayılı sayılı Kadastro Kanunu'nun 13/B-b maddesindeki şartların gerçekleşmediğine ve bozmaya uygun şekilde karar verilmesine göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 368,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
24.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.