Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5047 E. 2025/115 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, kadastro çalışmaları sonucu mera vasfına dönüştürülen taşınmazının tapu kaydının iptali ve tarla vasfıyla kendi adına tescilini talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının aynı taşınmazla ilgili daha önce açtığı davanın Ardahan Kadastro Mahkemesi tarafından reddedildiği ve Yargıtayca onanarak kesinleştiği, bu nedenle kesin hüküm oluştuğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/50 E., 2023/969 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ardahan 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/193 E., 2022/521 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; Ardahan ili, Merkez ilçesi, Beşiktaş köyü 106 ada 242 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, 03.05.1968 tarihli ve 193 cilt nolu tapudaki sınırlara göre taşınmazı yıllardır ekip biçtiğini, söz konusu taşınmazın tapu alanının 49.200,00 m2, ancak hali hazırdaki tapuda yüz ölçümünün 26.045,37 m2 olduğunu, kadastro çalışmaları sırasında miktar fazlalığı olan kısmın dava konusu 106 ada 249 parsel sayılı mera vasıflı taşınmaz içerisinde bırakıldığını, parsel sorgulandığında taşınmazın uydudaki görüntüsündeki yeri ile gerçekte bulunduğu yer arasında farklılık bulunduğunu, farklılığın düzeltilmesi için Ardahan Kadastro Müdürlüğüne yapılan başvurunun reddedildiğini, 03.05.1968 tarihli ve 193 cilt nolu tapu keşif mahallinde zemine uygulandığında iddianın ispatlanacağını ileri sürerek mera vasfıyla tescil edilen 23.154,63 m2'lik kısmın tapu kaydının iptali ile tarla vasfıyla adına kayıtlı olan 106 ada 242 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili; dava konusu taşınmazın mera niteliği taşıdığını, mera vasfında olan taşınmazların özel mülkiyete konu olamayacaklarını ve başka vasıflarda tapuya tescil edilemeyeceklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafından davalı aleyhine 106 ada 249 parsel sayılı taşınmaz yönünden açılan davanın daha önce Ardahan Kadastro Mahkemesinin 2007/116 Esas sayılı dosyası ile görülüp karara bağlandığı ve bu kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği, Kadastro Mahkemesi kararının davacı yönünden kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle kesin hüküm sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafından dayanak yapılan 1968 tarihli 193 cilt ve 25 sıra numaralı tapu kaydının taraflar arasında görülen Ardahan Kadastro Mahkemesinin 2007/116 Esas, 2015/7 Karar sayılı dosyasında davacı tarafça ileri sürüldüğü ve Mahkemece değerlendirildiği, davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece keşif yapılmadığını, ancak davanın konusunun kadastrodan önceki sebeplere dayanmadığını, tescil dışı alana ilişkin olduğunu, hukuki nitelendirmede hataya düşüldüğünü, keşif yapılarak mahallinde bilirkişi ve tanıkların dinlenmesi, eski tapunun zemine uygulanması ve sonuca göre karar verilmesi gerektiğini, ancak gerekli araştırma yapılmadığını, kaldı ki, Kadastro Mahkemesi ile bu davanın konusu ve taraflarının da farklı olduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; kadastro sonucu Ardahan ili, Merkez ilçesi, Beşiktaş köyünde bulunan 106 ada 242 parsel sayılı taşınmazın 26.045,37 metrekare yüz ölçümlü olarak davacı adına tespit edildiği, dava konusu 106 ada 249 parselin ise mera vasfı ile sınırlandırıldığı ve kamu orta malı olarak tespitinin yapıldığı, eldeki davada davacı tarafından açılan kadastro tespitine itiraz davasında yapılan yargılama neticesinde Ardahan Kadastro Mahkemesinin 2007/116 Esas, 2015/7 Karar sayılı kararıyla (birleştirilen davada) davacının davasının reddine karar verildiği, verilen kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmesi ile de taşınmazların tespit gibi tescil edildiği anlaşılmaktadır.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,Aşağıda yazılı 345,55 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,20.01.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.