Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5925 E. 2024/2018 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışması sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmaz için açılan tapu iptali ve tescil davasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaza ait kadastro tespitinin 25.05.1987 tarihinde kesinleştiği, davanın ise 05.10.2020 tarihinde açıldığı ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1277 E., 2023/1074 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tavşanlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/148 E., 2021/268 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I .DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili Belediyenin ... ilçesinde bulunan (Eski 3319 parsel) yeni 240 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinde davalı Hazine adına kamu orta malı olarak yazıldığını yapılan askı sonucu öğrendiğini, öncesinde köy tüzel kişiliği olan müvekkili Beldenin 1998 yılından itibaren belde tüzel kişiliğine geçtiğini, bu taşınmazın uzun yıllardır müvekkili Belediye sınırları içerisinde olup, kamu orta malı vasfında bulunmadığını, uzun yıllardır müvekkili Belediye ve öncesinde de Köy Tüzel kişiliği hakimiyetinde olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile ilgili tapu kaydının ölçümü yapılarak ve kamu orta malı vasfının değiştirilerek müvekkili adına tespitine ve tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, dava konusu yerin Devletin hüküm ve tasarrufundaki yerlerden olduğunu, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 18 inci maddesine göre zilyetlikle elde edilemeyeceğini, kadastro ekibince yapılan tespitin doğru olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

1. Tavşanlı Kadastro Mahkemesinin 28.12.2020 tarihli ve 2020/52 Esas, 2020/59 Karar sayılı kararıyla; güncelleme, uygulama, yenileme kadastro çalışmalarının amacının mülkiyet iddialarını çözmek değil, teknik hataları gidermek olduğu, Tavşanlı Tapu Müdürlüğünce gönderilen eski 3319 parsel sayılı taşınmazın tapulama tutanağı incelendiğinde Harmanyeri vasfıyla tespitin 16.10.1978 yılında yapıldığının görüldüğü, dolayısıyla (malik hanesi ile ilgili) tespite yönelik kadastro mahkemesinde dava açmak için gereken askı ilan süresinin geçtiği, askı ilan süresinden sonra açılacak davalarda ise görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu, 04.09.2020-05.10.2020 tarihleri arasında yapılan ilanın ise yalnızca kadastro uygulama, güncelleme çalışmalarını ve bu çalışmalara yönelik itirazları kapsadığı, gerekçesiyle davacı vekilinin tapu iptal ve tescil talebi yönünden mahkemelerinin görevsizliğine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin 07.07.2021 tarihli ve 2021/275 Esas, 2021/1156 Karar sayılı kararı ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olmak üzere karar verilmiştir.

2. Görevsizlik kararı üzerine yapılan yargılama sonunda Tavşanlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; öncesinde köy tüzel kişiliği olan müvekkilinin 1998 yılından itibaren Belde tüzel kişiliğine geçtiğini, bu taşınmazın uzun yıllardır müvekkili Belediye sınırları içerisinde olup Maliye Hazinesine geçecek vasıfta bulunmadığını, uzun yıllardır müvekkili Belediye ve öncesinde de Köy Tüzel Kişiliğinin hakimiyetinde olduğunu, davalının taşınmazda bir hak ve ilgisinin olmadığını, taraflarınca ikame edilen aynı ve tek dava dahilinde ise önce Tavşanlı Kadastro Mahkemesi tarafından taleplerinin reddedildiğini ve müvekkili aleyhine vekalet ücreti hükmedildiğini, akabinde de Tavşanlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından taleplerinin reddedilerek müvekkili aleyhine ikinci defa vekalet ücreti hükmedildiğini, söz konusu kararın bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca müvekkili tarafından davanın süresi içinde açıldığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmaza ait kadastro tespitinin 25.05.1987 tarihinde kesinleştiği, kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile davanın açıldığı tarih arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, bu gerekçeye dayanılarak verilmiş olan kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Kadastro sonucu; ... köyü çalışma alanında bulunan dava konusu eski 3319 yeni 240 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tesis kadastrosu kesinleşme tarihinin 25.05.1987 olduğu, davanın ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 05.10.2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.03.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

...