"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/462 E., 2021/781 K.
HÜKÜM : Kısmen kabul
Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davada; asıl davanın 05.09.2011 tarihinde açıldığı, Mahkemenin 10.06.2014 tarihli ve 2011/633 E., 2014/460 K. sayılı kararı ile asıl davanın kabulüne karar verildiği, davalı ... ve katılma yolu ile davacıların temyizi üzerine Dairenin 10.05.2017 tarihli ve 2014/22016 E., 2017/2510 K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verildiği, bozma sonrasında mirasçılar tarafından miras payları oranında adlarına tescil isteği ile açılan 4 ayrı dava dosyasının asıl dava ile birleştirildiği, yapılan yargılama sonucunda Mahkemenin 22.11.2021 tarihli kararı ile; asıl ve birleştirilen davaların davalı ... yönünden kabulüne, diğer davalılar Fatma Süzan ve ... yönünden reddine karar verildiği, davalı ...’nun temyizi üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği, Dairenin 28.12.2022 tarihli ve 2022/4738 E., 2022/8575 K. sayılı kararıyla birleştirilen davaların karar tarihi itibarıyla istinaf kanun yoluna tabi olduğu belirtilerek dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzerine İlk Derece Mahkemesine iadesine karar verildiği, ne var ki Bölge Adliye Mahkemesince Dairemizin 28.12.2022 tarihli iade kararı gözetilmeksizin dosyanın temyiz kanun yolu incelemesine tabi olduğu gerekçesiyle Yargıtay’a gönderilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında Bölge Adliye Mahkemelerinin Resmi Gazetede ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar 1086 sayılı Kanun'un temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin, yine aynı maddenin ikinci fıkrasında ise Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine istinaf yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanun'un 427 ilâ 444 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı, yani bu kararlara ilişkin dosyaların Bölge Adliye Mahkemelerine gönderilemeyeceği belirtilmiştir.
Bu durumda; 20 Temmuz 2016 tarihinden önce verilen kararlar, kanun yoluna başvurma tarihi ne olursa olsun 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427 ilâ 444. maddelerindeki temyize ilişkin hükümlere tabi olup dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay Başkanlığına gönderilmesi gerekmektedir.
Buna karşılık; 20 Temmuz 2016 tarihinde ve sonrasında verilen temyiz incelemesinden geçmeyen kararlara karşı kanun yoluna gidilmesi halinde ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ilâ 360 ncı maddelerindeki istinafa ilişkin hükümlerinin uygulanması için dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi zorunlu olup daha önce Yargıtay denetiminden geçen asıl davanın “istinaf” kanun yoluna tabi olmadığı açık ise de birleştirilen davalarla ilgili daha önce Yargıtayın bir denetiminin bulunmadığı gözetildiğinde, birleştirilen davaların ''istinaf'' kanun yoluna tabi olduğu anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; Dairemizin 28.12.2022 tarihli iade kararında da belirtildiği üzere, davaların birleşmekle bağımsız dava olma özelliğini kaybetmedikleri gözetilerek ''İstinaf'' kanun yoluna tabi olduğu anlaşılan birleştirilen dava dosyalarının istinaf incelemesi yapılmak üzere ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi, sonucunda verilen kararın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi (birleştirilen dosyada verilen karar temyiz edilmese dahi temyize tabi olan asıl davanın gönderilmesi) için dosyanın Mahkemesine iadesi gerekmektedir.
KARAR
Açıklanan sebeple;
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesine TETKİKSİZ İADESİNE,
07.10.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.