Logo

1. Hukuk Dairesi2023/843 E. 2024/3186 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, kadastro sırasında yol olarak tescil harici bırakılan taşınmazın kendisine ait parsellerle birleştirilerek adına tescilini talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Tescil davasında husumetin Hazine ve ilgili kamu tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerektiği, davalı ...’ın davada taraf sıfatının bulunmadığı, tapusuz taşınmaz tescil davalarında yargılama giderleri ve harcın davacı üzerinde bırakılması gerektiği, davacıya ait parselin yüzölçümünün hatalı hesaplandığı gözetilerek mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/168 E., 2022/440 K.

HÜKÜM/KARAR : Kabul

Taraflar arasında görülen tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne ilişkin karar Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince yeniden bozulmuştur.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı Hazine vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... dava dilekçesinde; Sivas İli Merkez İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında haritasında yol olarak gösterilen taşınmaz bölümünün maliki bulunduğu 147 ada 5 ve 11 parsel sayılı taşınmazların devamı niteliğinde olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazın 147 ada 11 parsel sayılı taşınmazla birleştirilerek adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın kamunun ortak kullanımına ayrıldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

2.Davalı ... yargılama sırasında; dava konusu taşınmazın davacı ile kendisine ait olduğunu ifade etmiştir.

3. Davalı Köy Tüzel Kişiliği muhtarı yargılama sırasında; davacının dava konusu taşınmazı 10 yıl önce kapatarak kullanmaya başladığını, öncesinde taşınmazın boş olduğunu, sadece davacının dava konusu taşınmazı kullandığını ifade etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 11.03.2014 tarihli ve 2012/190 Esas, 2014/116 Karar sayılı kararıyla; kadastro sırasında tespit harici bırakılma işleminin de bir kadastro işlemi olduğu kabul edilerek önceki zilyetliğin kesintiye uğradığı ve tescil harici bırakılan yer hakkında komşu taşınmazların kadastro tespitinin yapıldığı 2003 yılından davanın açıldığı 24.08.2012 tarihine kadar kazandırıcı zamanaşımı ile iktisap koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davacı ... temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi'nin 25.09.2014 tarihli ve 2014/9157 Esas, 2014/10714 Karar sayılı kararıyla; kanunda tescil harici bırakılan yerler hakkında kadastro öncesi sebeplere dayanarak dava açma hakkını sınırlayan bir düzenleme öngörülmediğinden Mahkemece davacıya dava konusu bölümün tespit gününden önce yol olmadığını ve yararına zilyetlik yoluyla kazanma koşullarının gerçekleştiğini ispatlama imkanı verilmesi gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 12.10.2017 tarihli ve 2015/82 Esas, 2017/482 Karar sayılı kararıyla, davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşulları oluştuğu gerekçesiyle yol olarak tescil harici bırakılan ve fen bilirkişi raporunda 105,28 m2 olan taşınmazın davacıya ait 147 ada 11 parsel sayılı taşınmaza birleştirilmesi suretiyle davacı adına tesciline karar verilmiştir.

C. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi'nin 16.11.2020 tarihli ve 2018/1793 Esas, 2020/5241 Karar sayılı kararıyla; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesinin 4 ve 5 inci fıkraları gereğince yasal ilanların yapılması gerektiği belirtilerek bozma nedenine göre sair hususlar incelenmeksizin Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemenin, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşulları oluştuğu gerekçesiyle yol olarak tescil harici bırakılan ve fen bilirkişi raporunda 105,28 m2 olan taşınmazın davacıya ait 147 ada 11 parsel sayılı taşınmaza birleştirilmesi suretiyle davacı adına tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı lehine zilyetlikle mülk kazanım koşullarının oluşup oluşmadığının yeterince araştırılmadığını, ayrıca tescil davalarında Hazinenin yasal hasım konumunda olması nedeniyle aleyhine yargılama giderine hükmedilmesinin doğru olmadığını belirterek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu yolu kullanmadığını, bu yolla hiçbir alakasının bulunmadığını, bu nedenle davada taraf sıfatı bulunmadığını, buna rağmen aleyhine yargılama giderine hükmedildiğini belirterek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tapusuz taşınmaz tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

TMK'nın 713 üncü ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına, temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve bozma kararının gerekçelerine göre davalı Hazine vekili ve davalı ...'nin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Kadastro sonucu, Sivas İli Merkez İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan kerpiç ev, ahır ve arsa nitelikli 147 ada 5 ve arsa nitelikli 11 parsel sayılı taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... bu iki parsel arasında kalan ve yol olduğundan bahisle tescil harici bırakılan taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır.

3. Dava, TMK'nın 713/1, Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17 nci maddelerine dayalı tescil istemine ilişkin olup bu nitelikteki davalarda husumetin Hazineye ve ilgili kamu tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerekmektedir. Somut olayda dava, yasal hasım olan Hazine ve ... Köyü tüzel kişiliği dışında davalı ...'a da açılmış olup davalı ...'ın davada taraf sıfatı bulunmamaktadır.

4. Davada taraf sıfatı bulunmayan ... hakkında hüküm kurulmamış olması hatalı olduğu gibi yargılama giderlerinden sorumlu tutulması da hatalıdır.

5. Mahkemece davanın kabulü ile fen bilirkişi raporunda 105,28 m2 olarak gösterilen taşınmazın davacıya ait 147 ada 11 parsel sayılı taşınmazla birleştirilerek toplam 475,32 m2 arsa vasfıyla davacı adına tapuya tesciline karar verilmişse de davacıya ait 147 ada 11 parsel sayılı taşınmazın Kadastro Kanunu'nun 22/A maddesi uyarınca 666,36 m2 olarak yeniden tescil edildiği anlaşıldığından davacı adına tesciline karar verilen taşınmazın toplam yüz ölçümü de doğru değildir.

6. Tapusuz taşınmaz tescil davasında, davanın niteliği gereği yargılama giderlerinin ve harcın davacı taraf üzerinde bırakılması gerekirken harcın davacıya iadesine ve davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davalıdan tahsiline karar verilmiş olması doğru değildir.

Ne var ki, anılan hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla, 1086 sayılı HUMK'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı Hazine vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı Hazine vekilinin ve davalı ...'ın Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının değinilen yönlerden kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasına;

"DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE; Davanın davalı ... yönünden taraf sıfatı yokluğundan usulden reddine" bendinin eklenmesine,

Hüküm fıkrasının;

(1) numaralı bendinde yer alan "Davanın KABULÜNE, fen bilirkişisi ... ın 17/07/2017 tarihli rapor ve krokisinde mavi ile çizilen 147 ada 5 parsel ile 147 ada 11 parsel arasında kalan ve yol olarak bırakılan 105,28 m² lik kısmın yol olmadığı anlaşılmakla yol olarak bırakılan 105,28 m² lik kısmın davacıya ait Sivas ili Merkez ilçesi, ... köyü, köy içi mevki, 147 ada 11 parsel sayılı taşınmaza eklenmek sureti ile 147 ada 11 parselin (147 ada 11+105.28 m²) 475.32 m2 olarak arsa vasfı ile davacı ... oğlu ... adına TAPUYA TESCİLİNE," cümlesinin çıkartılarak yerine "Davacıya ait Sivas İli Merkez İlçesi ... Köyü 147 ada 5 ile 11 parsel sayılı taşınmazlar arasında kalan ve fen bilirkişi Üzeyir Aslan'ın 17.07.2017 tarihli raporunda 105,28 m2 olarak gösterilen taşınmaz ile davacıya ait 147 ada 11 parsel sayılı taşınmazın birleştirilmesi suretiyle arsa vasfı ile toplam 771,64 m2 yüz ölçümüyle davacı ... oğlu ... adına TAPUYA TESCİLİNE, cümlesinin yazılmasına,

(2) numaralı bendinde yer alan “Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan harçlar kanunu gereğince davalı taraf harçtan muaf olduğundan davacı tarafından yatırılan 29,70-TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya İADESİNE” cümlesinin çıkartılarak yerine “Dava konusu taşınmazın değeri üzerinden alınması gereken nispi harç, 2022 yılı için belirlenen maktu harçtan az olamacayağından 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 29,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 51,00 TL harcın davacıdan alınarak Hazine'ye gelir kaydına,” cümlesinin yazılmasına,

(3) numaralı bendinde yer alan "Davacı tarafından yapılan 4.284,71-TL yargılama giderinin (posta+bil.ücrt. keşif masf. İlan Masr. ) davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE" cümlesinin çıkartılarak yerine "Davanın niteliği gereği yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına," cümlesinin yazılmasına,

Hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Temyiz eden davalı Hazine 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi uyarınca harçtan muaf olduğundan, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının davalı ...'a iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

06.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.