Logo

1. Hukuk Dairesi2024/4605 E. 2024/5929 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanların kreş yapılması şartıyla belediyeye bağışladıkları taşınmazda şartın yerine getirilmemesi nedeniyle mirasçıların belediyeden taşınmazın bedelini isteyip isteyemeyecekleri.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasçıların daha önce açtıkları tapu iptali ve tescil davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verildiği ve kesinleştiği, ayrıca sebepsiz zenginleşme veya yolsuz tescil iddiasının da yerinde olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1220 E., 2024/1357 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/6 E., 2022/467 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; mirasbırakanları ... ve ...'ın dava konusu 5626 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki paylarını kreş yapılması şartıyla davalı ... Başkanlığına bağış suretiyle temlik ettiklerini, bağış şartının yerine getirilmediği iddiasıyla Antalya 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/202 Esas, 2018/139 Karar sayılı dosyası üzerinden açtıkları tapu iptali ve tescil davasında İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verildiğini ancak Antalya Bölge Adliye Mahkemesince karar kaldırılarak hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar verildiğini ve bu kararın Yargıtayca onanarak kesinleştiğini, ancak anılan İlk Derece Mahkemesinin kararıyla davalı ... Başkanlığının artık hibe şartını gerçekleştirmeyeceğinin ve taşınmazda kreş yapılmayacağının sabit olduğunu, bu nedenle davalının sebepsiz zenginleştiğini ve tescilin yolsuz hale geldiğini ileri sürerek taşınmazın rayiç değerinin tespiti ile faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili; davanın kesin hüküm nedeniyle reddi gerektiğini, aynı taşınmaz hakkında aynı iddia ve talepler yönünden öncesinde yargılama yapılarak davanın reddine karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıların davalı ... Başkanlığına karşı taşınmazın bağış amacına uygun kullanılmadığından bahisle bağıştan rücu sebebine dayalı olarak Antalya 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/202 Esas sayılı dosyasıyla dava açtıkları ve açılan davanın hak düşürücü süre nedeniyle usulden reddine karar verildiği, kararın kesinleştiği, davacıların bu kez eldeki davayla davalı ... Başkanlığının taşınmazı bağış amacına uygun olarak kullanmayacağının kesinleştiğinden bahisle tazminat talep ettiği, davanın bağıştan rücu hukuki nedenine dayalı olarak açıldığı, ancak bağıştan rücu sebebine dayalı hakkın hak düşürücü sürenin geçmesi sebebiyle kullanılmasının mümkün olmadığı, ortada yolsuz bir tescilden de söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın mirasbırakanları tarafından kreş yapılmak üzere bağışlandığını, Antalya 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/202 Esas sayılı dosyasında İlk Derece Mahkemesinin kararıyla davalı ... Başkanlığının hibe şartına uymadığı ve artık uymayacağının belirlendiğini, verilenin iadesi gerektiğini, hibenin hukuki sebebinin kalmadığını, taşınmazın aynından doğan bir alacak olduğunu, artık tapunun iadesi mümkün değilse de bedelinin ödenmesi gerektiğini, dava konusu taşınmaz hakkında Antalya 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/1000 Esas sayılı dosyası üzerinden görülen ortaklığın giderilmesi davasının derdest olduğunu, taşınmazın satılması halinde satış bedelinin bu dava sonunda verilecek tazminat alacağının ödenmesine özgülenmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıların mirasbırakanlarının davalı ... Başkanlığına kreş yapılması amacıyla bağışladığı taşınmazın bağıştan rücu şartlarının oluştuğu iddiasıyla Antalya 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/202 Esas sayılı dosyasıyla dava açtıkları, mirasçılar tarafından açılan davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmaması sebebiyle usulden reddine karar verildiği, kararın 07.12.2020 tarihinde kesinleştiği, eldeki davayla dava konusu taşınmazın rayiç değerinin davacıların miras payları oranında tazmini talep edilmişse de TBK'nın 77. maddesi hükmü kapsamında değerlendirilecek bir sebepsiz zenginleşmenin mevcut olmadığı, ortada yolsuz bir tescilden de söz edilemeyeceği, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 77, 285, 291. ve 295. maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacıların mirasbırakanları ... ve ...'ın dava konusu 5626 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 59/2400'er paylarının tamamını 25.01.1996 tarihinde davalı ... Başkanlığına bağış suretiyle devrettikleri anlaşılmaktadır.

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.11.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.