Logo

1. Hukuk Dairesi2024/533 E. 2025/889 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Murisin davalıya yaptığı taşınmaz satışının muvazaalı olduğu iddiasıyla miras payı oranında tapu iptali ve tescil istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemelerin, toplanan deliller ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları çerçevesinde, davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen bozma nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, davacının muvazaa iddiasını haklı bulmaları usul ve yasaya uygun bulunmuş ve direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1129 E., 2023/1468 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Akçaabat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/418 E., 2023/433 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; ortak muris babaları ...'nın 234 ada 9 parsel sayılı taşınmazını davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, temlikin muvazaalı olup kız çocuklarından mal kaçırma amaçlı yapıldığını, saklı payının ihlal edildiğini ileri sürerek fazlaya dair her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla miras payı oranında tapu iptali ve tescile, mümkün olmazsa bedele karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davaya yasal süre içerisinde cevap vermemiş, 21.03.2022 tarihli dilekçesi ile davalının yurt dışında yaşaması ve konsoloslukta randevu ile işlem yapılması nedeniyle aralarındaki vekalet ilişkisinin kendi inisiyatifleri ve tasarruflarından bağımsız olarak 17.03.2022 tarihinde kurulabildiğini, böylelikle 2 haftalık yasal süre içerisinde davaya cevap veremediklerini, engelin ortadan kalkmasını takiben süresi içinde eski hale getirme talebinde bulunduklarını belirtip taleplerinin kabulü ile süresinde sunamadıkları cevap dilekçesini ve delillerini sunmaları için taraflarına süre verilmesine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, murisin davaya konu 1 adet taşınmaz dışında kalan, başka mirasçılara verilen özellikle davacı tarafa verilen bir taşınmazının bulunmadığı, davacının yaşı, murisin taşınmazın satması için bir sebebinin dosyaya yansımamış olması değerlendirildiğinde; temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, ayrıca davacı tarafın tebligat yönünden ileri sürdüğü bir usulsüzlük bulunmadığından eski hale getirme isteminin kabul edilmemesinin yerinde olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesi ile; dosyaya mazeret bildirerek delil sunma ve cevap verme hakkı için taleplerinin bulunduğunu, ancak İlk Derece Mahkemesince taleplerinin reddedildiğini, engelin ortadan kalkmasını takiben süresi içerisinde eski hale getirme taleplerinin bulunduğunu, gerek davalının yurt dışında yaşadığının, gerekse konsolosluktan vekaletname çıkartıldığının dosyada açık bir şekilde görüldüğünü, davalının cevap verme ve delil sunma hakkının haksız bir şekilde elinden alındığını, tüm bunların yanında eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini, murisin borç içinde öldüğü, alkol düşkünü olduğu ve birçok borcunu davalının karşıladığına dair dinlenecek tanıklar ve sunulacak belgeler karşısında davanın ne denli haksızlık teşkil edeceğinin ortaya çıkacağını, mahallenin önde gelen yaşlılarından durumun tespit edilerek bilgilerinin sorulması gerekirken yetersiz ve sonuçsuz bir araştırmaya göre karar verilmiş olmasının kanuna açıkça aykırı olduğunu, murise son anlarında kimin baktığı, hasta olup olmadığı, sağlığında borcunun bulunup bulunmadığı hususlarında araştırma yapılmadığını, banka hesaplarının incelenmediğini, hakkaniyete aykırı karar verildiğini belirtip kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa bedel isteğine ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; muris ...'nın 07.04.2019 tarihinde öldüğü, geride mirasçıları olarak davanın tarafları çocukları ile 23.12.2020 tarihinde ölen kızı ...'nin kaldığı; murisin 234 ada 9 (eski 2009) parsel sayılı taşınmazını 24.11.1988 tarihinde davalıya satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 123.809,78 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.