"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/533 E., 2024/1400 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/14 E., 2024/6 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; davalı ile 2019 yılında tanıştıklarını, uzun süre birlikte yaşadıklarını ve evlilik planları yaptıklarını, bu süre içinde davalının tüm ihtiyaçlarının kendisi tarafından karşılandığını, davalının çekişme konusu 2200 parsel sayılı taşınmazın kendisine devredilmesi şartıyla evlenebileceğini söylemesi üzerine maliki olduğu 2200 parsel sayılı taşınmazı 07.04.2022 tarihinde bağış suretiyle davalıya devrettiğini, ancak davalının kendisi ile evlenmediği gibi, hakkında uzaklaştırma kararı aldığını, bunun üzerine aldatıldığını anladığını, temlikin hile ile yapıldığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı; davacı ile 2019 yılı Kasım ayında tanışarak ilişki yaşamaya başladıklarını, bu dönemde kendisinin çalıştığını, ancak davacının kendisini iş adamı olarak tanıtarak kendisinin çalışmasına izin vermediğini, bu nedenle davacının baskıları ile işini bıraktığını, ancak bir süre sonra davacının iş adamı olmadığını, loto talihlisi olduğunu, kendisini kandırdığını öğrendiğini, bu durumu davacıya söyleyince davacının kendisine şiddet uyguladığını, bunun üzerine davacıdan ayrıldığını, ancak davacının peşini bırakmadığını, bir müddet sonra davacı ile barıştıklarını ancak davacının tekrar kendisine şiddet uyguladığını, bunun üzerine şikayetçi olduğunu Bodrum 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2022/129 Esas, sayılı dosyası ile dava açıldığını, davacıyı affetmesi, ceza davasından vazgeçmesi ve barışma karşılığı olarak dava konusu taşınmazı davacının kayıtsız şartsız olarak kendisine bağışladığını, devir işleminden sonra bir müddet ilişkilerinin devam ettiğini, ancak yine davacının kendisine psikolojik ve fiziksel şiddet uygulamaya ve eski eşi ile de görüşmeye başladığını, bunun üzerine de davacıdan ayrılmak zorunda kaldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 18.01.2024 tarihli ve 2023/14 Esas, 2024/6 Karar sayılı kararı ile; dava konusu taşınmazın davalıya devrinin davalının hileli ... ve söylemiyle yapıldığının davacı tarafça kanıtlanamadığı, taşınmazın davalıya kayıtsız ve şartsız bağışlandığı, bağıştan rücu şartlarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesinin 01.10.2024 tarihli ve 2024/533 Esas, 2024/1400 Karar sayılı kararıyla; toplanan delillere göre davacının, davalı tarafından evlilik vaadiyle kandırıldığına ve taşınmazın bu sebeple davalıya devredildiğine dair iddiasını mevcut delillere göre kanıtlayamadığı, dava dilekçesinde iddiasının ispatı hususunda açıkça yemin deliline de dayanmadığı, taşınmazı kendi iradesiyle davalıya devrettiği, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun, HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, tanık beyanları ile de davacının, dava konusu taşınmazı evlenmek vaadi nedeniyle davalıya devrettiğinin açık olduğunu, davalının tapu devri yapılıncaya kadar davacıya iyi davrandığını, temlik işleminden sonra ise davacıdan uzaklaşmaya başladığını, davalının evlilik şartı olarak dava konusu taşınmazın devrini istediğini, ancak davalının niyetinin en başından beri evlilik olmadığını, davacının davalı ile evleneceği inancıyla söz konusu temliki yaptığını, davalı tarafından kandırıldığını, temlikin hile ile yapıldığını, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, hile (aldatma) hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 36. maddesi,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 190. maddesi,
Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6. maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacının, maliki olduğu 2200 parsel sayılı taşınmazı 07.04.2022 tarihinde kayıtsız, şartsız ve bedelsiz olarak davalıya bağış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK'nın 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 187,80 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.