"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/815 E., 2023/1163 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Divriği Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/113 E., 2021/92 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine temsilcisi dava dilekçesinde; Sivas ili, Divriği ilçesi, ... köyü sınırları içerisinde bulunan 127 ada 133 parsel, 138 ada 35, 36, 37 parsel, 118 ada 2, 7, 12 parsel, 126 ada 18 parsel, 145 ada 99 parsel, 117 ada 10 parsel,128 ada 30 parsel sayılı taşınmazların kadastro sırasında davalılar adına tespit edildiğini ve kadastro tespitinin itirazsız kesinleştiğini, dava konusu taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan olduğunu, davalıların taşınmazlar üzerinde hiçbir zaman zilyetliği ve tasarrufu bulunmadığını, kaldı ki bu yerler kamu orta malı vasfında olduğundan zilyetlikle iktisap edilmelerinin mümkün olmadığını beyanla çekişmeli taşınmazların tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II.CEVAP
Davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...‘ın cevap dilekçelerinde açılan davayı kabul ettikleri anlaşılmıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince; dava konusu taşınmazların malikleri veya icara verilen kişiler tarafından eskiden beri ekilip biçilmek suretiyle kullanıldığı, bu durumun jeodezi bilirkişi raporuyla sabit olduğu, bu nedenle dava konusu taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altında yerlerden olmadığı; ne var ki bir kısım davalılar davayı kabul ettiklerinden dava konusu taşınmazlar bakımından kabul beyanı veren davalıların paylarının iptali ile bu kısımların davacı Hazine adına tescilinin gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile,
1.Dava konusu 138 ada 36 parsel sayılı taşınmazın ... mirasçıları olan davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
2- Dava konusu 118 ada 7 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
3- Dava konusu 138 ada 37 parsel sayılı taşınmazın davalı ... ve ... adına olan hisselerinin iptali ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
4- Dava konusu 127 ada 133 parsel sayılı taşınmazın davalılar ... ve ...’e ait hisselerin tamamının ve muris ... mirasçıları olan davalı ... ve ...’e ait hisselerin iptali ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
5- Dava konusu 138 ada 35 parsel, 118 ada 2 ve 12 parsel, 126 ada 18 parsel, 145 ada 99 parsel, 117 ada 110 parsel ve 128 ada 30 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise açılan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı davacı Hazine temsilcisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Mahkemece yapılan araştırma, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları, alınan zirai bilirkişi raporu, incelenen hava fotoğrafları ve tüm dosya kapsamına göre dava konusu taşınmazların önceden beri davalılar ve murislerinin kullanımında olduğu, taşınmazların tarım arazisi niteliğinde bulunduğu, 1973 ve 2004 yıllarına ait hava fotoğraflarında taşınmazların tarım arazisi olarak görüldüğü, hal böyle olunca davayı kabul eden davalılar dışındaki davalılar yönünden davanın reddine hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde; Mahkeme kararının, davanın reddine hükmedilen taşınmazlar yönüyle usul ve esas bakımından yasaya aykırı olduğunu, çekişmeli taşınmazların kamu malı niteliğinde olduğu ve özel mülkiyete konu edilemeyeceğini, Mahkeme tarafından yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporları ile mahalli bilirkişi beyanları ve diğer delillerin hüküm kurmaya yeterli olmadığını, eksik ve yetersiz inceleme yapılarak karar verildiğini, hava fotoğrafları, eski memleket haritası ve diğer deliller celp edilmeden ve rapor alınmadan karar verildiğini beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro sırasında öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Kadastro sonucunda, tapu kaydı, taksim, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Sivas ili, Divriği ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 127 ada 133 parsel, 138 ada 35, 36, 37 parsel, 118 ada 2, 7, 12 parsel, 126 ada 18 parsel, 145 ada 99 parsel, 117 ada 10 parsel, 128 ada 30 parsel sayılı taşınmazlar davalılar adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine çekişmeli taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, davalıların dava konusu taşınmazlarda zilyetlik ve tasarrufunun bulunmadığını, taşınmazların kamu orta malı vasfında olduğundan zilyetlikle kazanılmasının da mümkün olmadığını beyanla tapu kayıtlarının iptali ile dava konusu taşınmazların keşifte gösterilecek kısımlarının Hazine adına tescilini talep etmiştir.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Temyiz eden davacı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.04.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.