Logo

1. Hukuk Dairesi2025/737 E. 2025/1308 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı adına kayıtlı taşınmazın davacıya devrine dair Devir Kurulu kararı bulunmasına rağmen, davacının tapu iptali ve tescil talebinin hangi oranda kabul edileceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın ifrazının mümkün olmadığına dair bilirkişi raporu ve Devir Kurulu kararının kapsamı değerlendirilerek, taşınmazın tamamının değil, mevcut yapıdaki lojmanın kapladığı alana tekabül eden pay oranında davacı adına tapu iptali ve tesciline karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2016 E., 2024/3119 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/155 E., 2022/729 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; dava konusu 283 ada 13 parsel sayılı taşınmazın 2705 sayılı Kanun’un geçici 1. maddesi ile TEK Kanunu’nun 3. maddesine eklenen "i" bendinde belirtilen kurum ve kuruluşların mal varlıklarından elektrik hizmetlerine ilişkin hak ve borçların 01.01.1982 tarihi itibarıyla TEK'e bağlanacağı ve devredileceği hükmünün getirildiğini, 1994 yılında TEAŞ ve TEDAŞ'ın tüzel kişiliğe kavuştuğunu, elektrik dağıtımı ile ilgili hizmetlerin müvekkili Şirkete verildiğini, 2705 sayılı Kanun uyarınca çıkarılan devir yönetmeliğinin 4. maddesi uyarınca kurulan 34-31-1 nolu Devir Kurulu Başkanlığının 23.05.1984 tarihli kararı ile bu karar ekinde yer alan dava konusu taşınmazın müvekkile devrine karar verildiğini, davalının hizmet binasını devretmediğini, taşınmazda hizmet binası ve trafo merkezi olduğunu ileri sürerek taşınmazda bulunan trafo merkezinin bitişiğindeki lojmanın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacının 2705 sayılı Kanun’un 2. maddesi uyarınca 3 yıl içinde tescil talebinde bulunmadığını, devir kurullarının 1985 yılından sonra işlem yapma ve karar alma yetkilerinin kalmadığını, davacı kurumun taşınmaz için devir yönünde iradesini bildirmediğini, 31.08.2013 tarihi itibarıyla TEDAŞ'ın özelleştirildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 07.03.2018 tarihli 2015/203 Esas, 2018/67 Karar sayılı davanın kabulüne ilişkin kararının davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince dava konusu alanın ifrazının mümkün olup olmadığının belirlenmesi, dava konusu bölümün yüz ölçümüne oranlama yapılması için bilirkişiden ek rapor alınması, dava değerinin yalnız lojman binasının bulunduğu 55,30 m2'lik kısmın değeri olduğunun da gözetilmesi gerektiği belirtilerek kaldırılmış, Mahkemenin 12.03.2019 tarihli 2018/492 Esas, 2019/83 Karar sayılı davanın kısmen kabulüne ilişkin kararının taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, bilirkişi heyetinden oranlama yapılmasına ilişkin ek rapor alınması gerektiği belirtilerek karar kaldırılmış, Mahkemenin 13.12.2022 tarihli 2021/155 Esas, 2022/729 Karar sayılı kararı ile, taşınmazın ifrazının mümkün olmadığına dair alınan bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile 5530/15202 payın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; alınan bilirkişi raporuna göre dava konusu alanın ifrazının mümkün olmadığı, mevcut duruma göre tarafların paydaş kılınmak suretiyle davanın kabulüne dair verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 353/(1)-b/1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; ifraza ilişkin anlaşmanın söz konusu olmadığını, devir sözleşmesinde davalıya bırakılan kısım olmadığını, devir kurulu kararının kesinleştiğini, taşınmazda trafo merkezi ve hizmet evi dışında başka bir yapı bulunmadığını, tamamının adına tescili gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; devir kurulu kararının mülkiyet hakkını ortadan kaldırıcı mutlak bir hak vermediğini, kanuni üç yıllık sürenin hak düşürücü süre olduğu nazara alındığında davacının yayım tarihinden itibaren üç yıl içerisinde herhangi bir tescil başvurusunda bulunmadığının sabit olduğunu, aradan geçen 34 yıl içerisinde elektrik hizmetlerinin özelleştirildiğini, davacının elektrik dağıtım faaliyeti yürütmediğini, davacının bir üst kurumdan ibaret bulunduğunu, 2705 sayılı Kanun ve devir sürecinin o dönem elektrik dağıtım hizmeti veren davacının faaliyetini devam ettirebilmesi üzerine kurulu olduğunu ve devredilecek taşınmazlar belirlenirken elektrik hizmetiyle doğrudan ilişkilerinin esas alındığını, kararı kabul etmemekle birlikte 2705 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesinin malvarlıklarının yalnızca elektrik hizmetleriyle ilgili bölümlerinin devredileceğinden bahsettiğini, tapu iptali ve tesciline karar verilen taşınmazın 152,02 m2 arsa üzerinde 112 m2 oturumlu 2,5 katlı bir bina ve tam arkasında 39,95 m2 kullanım alanlı bir trafo binasından ibaret olduğunu, söz konusu taşınmazın yalnızca 39,93 m2'lik trafo binasının elektrik hizmetleriyle ilgili olduğunu, bu kısmın ifrazen ayrılmasının mümkün olduğunu, ifraz mümkün olmaması halinde irtifak hakkı sağlanması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Dosya içeriğinden; dava konusu 283 ada 13 parsel sayılı 152,02 m2 miktarlı kargir lojman ve muhavvile merkezi nitelikli taşınmazın davalı adına 1963 yılında tescil edildiği, 34-31-1 nolu Devir Kurulu Başkanlığının 23.05.1984 tarih 74 nolu kararına göre ek-2 listede belirtilen 90 adet hizmet evinin TEK’e devrine karar verildiği, dava konusu taşınmazın listede yer aldığı anlaşılmaktadır.

Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 54.039,39 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına; 11.322,92 TL fazla alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.