"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/291 E., 2023/617 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gölköy Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/6 E., 2022/798 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine temsilcisi; kadastro çalışmaları sonucu Ordu ili, Gölköy ilçesi, ... Mahallesi 191 ada 1, 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, kadastro tespitine süresinde itiraz edilemediğinden mahkemeye başvurmak zaruretinin hasıl olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile davacı Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiş; yargılama sırasında çekişmeli taşınmazların metruk yerlerden olup kanunlar gereği Hazineye kalan yerlerden olduğunu belirterek tapu kaydına dayanmıştır.
II. CEVAP
Davalılar; dava konusu yerleri satın aldıklarını, davacının sunduğu tapu kaydının dava konusu yerlerle ilgili olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince davanın reddine dair verilen karar istinaf yolu incelemesi neticesinde Bölge Adliye Mahkemesinin 07.12.2018 tarihli ve 2018/1594 Esas, 2018/1698 Karar sayılı kararıyla; eksik inceleme ve araştırma yapıldığı, mahalli bilirkişilerin detaylıca beyanlarının alınmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın yeniden görülmek üzere dosyanın Yerel Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu 191 ada 1, 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların evvelinde davalıların murisi ...'in olduğu, muristen oğlu ...'e kaldığı, ...'in buraları 1993 yılında düzenlediği senetle davalı ...'e sattığı ve zilyetliklerini devrettiği, bu satışa ilişkin senedin dosyada mevcut olduğu, senedin dava konusu taşınmazları kapsadığı, davalı ...'in bu satıştan hemen sonra dava konusu 191 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazları kardeşleri diğer davalılara sattığı, zilyetliklerini devrettiği, hâlen de dava konusu yerlerin nizasız olarak davalılar tarafından fındıkları toplamak suretiyle kullanıldığı, davacı Hazinenin dayandığı tapunun ise dava konusu yerleri kapsamadığı, tarafsız mahalli bilirkişilerin beyanlarından da dava konusu yerlerin Hazine ile bir ilgisinin bulunmadığının, davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu krokinin ise evvelinde dönemin muhtarının davalıların murisi ile arasında yaşadığı husumet nedeniyle görevli kişileri çağırarak düzenlettiğinin anlaşıldığı, davacının davasının sübut bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine temsilcisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla
; çekişmeli taşınmazların mütegaip Ermeni şahıslardan kaldığına ilişkin bir belirlemenin bulunmadığı, taşınmazların batısında bulanan parsellerin tespit maliklerinin aslında 1902-1974 tarihleri arasında yaşamış kök muris ... oğlu ... olduğu, kök muris ...'ten, mirasçıları olan ... ve diğer mirasçılara kaldığı, dolayısıyla dayanak tapuda geçen ... hududunun bahsi geçen ... olup olmadığının belirlenemediği, yine taşınmazın güneyinde ...'e ait taşınmazlar bulunmadığı, ... ismindeki şahsın taşınmazın çekişmeli taşınmaza çok uzak olan 197 ada 22 parsel olduğu, dolayısıyla dayanak tapunun hudutlarının çekişmeli taşınmazları kapsadığından söz edilemeyeceği, çekişmeli taşınmazların eskiden beri davalılar ve kök murisinin zilyetliğinde olduğu anlaşılmakla çekişmeli taşınmazların davacının dayandığı tapu kaydı kapsamında kaldığının ve çekişmeli taşınmazların mütegaip Ermeni şahıslardan kaldığının ispatlanamamasına göre Mahkemece davanın reddine karar verilmesinde, bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı Hazine temsilcisinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine temsilcisi; eksik inceleme dayalı olarak içtihatlara aykırı uygulama ile hüküm kurulduğunu, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
15.09.2011 tarihinde kesinleşen kadastro çalışmaları neticesinde Ordu ili, Gölköy ilçesi, ... Mahallesi 191 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 2185,71 m2 yüz ölçümü ile davalı ... adına, 191 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 805,58 m2 yüz ölçümü ile davalı ... adına, 191 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ise 569,12 m2 yüz ölçümü ile davalı ... adına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve hibe nedenleriyle tespit ve tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13. maddesinin “j” bendi gereğince temyiz eden davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.