"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; tarafların 25.03.2019 tarihinde evlendiğini, tarafların bu evliliklerinden ortak çocuklarının olmadığını, erkeğin, birlik görevlerini ihmâl ettiğini, kadına fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, kadını tehdit ettiğini, kadına ve kadının ailesine hakaret ettiğini, alkol ve uyuşturucu madde bağımlısı olduğunu, tedavi olmaktan kaçındığını, kadının bilgisi olmadan ortak konuta ses dinleme cihazı yerleştirdiğini, sadakat yükümlülüğünü ihlâl ettiğini, kadının ailesine kötü davrandığını iddia ederek davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde özetle; davacı kadın vekili tarafından sunulan dava dilekçesini kabul etmediklerini, davacı kadının ailesinin evliliklerine izin vermediğini ve kadına sürekli olarak psikolojik şiddet uyguladıklarını, kadının, erkeğe hakaret ettiğini ve kadının ailesinin ortak konuta izinsiz girerek eşya aldıklarını savunarak davanını reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, alkol ve uyuşturucu madde kullandığı, bu sebeple hakkında soruşturma dosyası olduğu, güven sarsıcı davranışta bulunduğu, kadını dinlemek için ses kaydı aldığı, kadının ise erkeğe son yaşanan olayda fiziksel şiddet uyguladığı, bu durumun tanık beyanları ile ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğu ve evlilik birliğinin sarsıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 Sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereği boşanmalarına, kadının nafaka ve tazminat talepleri olmadığından bu konularda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili; taraflar arasındaki boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda; İlk Derece Mahkemesince yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğu, davacı kadının ailesinin baskısı nedeniyle evlilik birliğinin sona ermesini istediği, erkeğin, alkol ve uyuşturucu madde bağımlısı olmadığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin karar ve gerekçesinin usul ve kanuna uygun olduğu, davalı erkek vekilinin istinaf itirazının yerinde olmadığı gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili; Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın hatalı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen boşanma davasında, taraflar arasında evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet verecek nitelikte geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 Sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ve 371 inci maddesi, 4721 Sayılı Kanunu'nun 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.