"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; kadının eşine iyi davranmadığını, onu eve almadığını, evlilik birliğinin sürmesi için çaba göstermediğini, daha önce açılan boşanma davasının reddedildiğini, taraflar arasında ilk davanın reddinden itibaren 3 yıldan fazla zaman geçmesine rağmen ortak yaşamın kurulmadığını iddia ederek tarafların fiili ayrılık nedenine dayalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı asıl cevap dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddiaların doğru olmadığını, eşinin kendisi ve çocuklarını terk ettiğini, arayıp sormadığını, maddî ve manevî destek olmadığını, başka kadınla yaşadığını, rahatsızlıklarından dolayı kendisini hor gördüğünü iddia ederek lehine 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminat ile aylık 1000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A.İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk derece mahkemesinin 02.12.2019 tarihli ve 2017/717E., 2019/900K. sayılı kararı ile, fiili ayrılık sebebiyle boşanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
B.Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı asıl tarafından, tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 31.05.2021 tarih ve 2020/740 E, 2021/1414 K. sayılı kararıyla davalının fer'î talepleri hakkında hüküm kurulmadığı gerekçesiyle hükmün kaldırılmasına İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, reddedilen ilk boşanma davasından sonra 3 yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen ortak yaşamın kurulmadığı, reddedilen boşanma davasını açarak fiili ayrılığa sebebiyet veren erkeğin tam kusurlu olduğu, erkeğin kusurunun kadın lehine maddî tazminata hükmedilmesini gerektirdiği, erkeğin kusurunun kadının kişilik haklarına saldırı teşkil etmemesi nedeniyle kadın lehine manevî tazminata hükmedilmesi koşullarının oluşmadığı ve davalı asılın yoksulluk nafakası talebinden feragat etmesi nedeniyle talebin reddinin gerektiği gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca boşanmalarına, aylık 300,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine, kadının yoksulluk nafakası talebinin feragat nedeniyle reddine, kadının manevî tazminat talebinin reddine, 25.000,00 TL maddî tazminatın erkekten alınarak kadına ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davalının tam kusurlu olduğunu belirterek, kusur belirlemesi, maddî tazminat ve tedbir nafakası yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek, kararın kusur belirlemesi, maddî tazminat ve tedbir nafakası yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık boşanmaya sebebiyet veren ve gerçekleşen olaylarda kusurun kimden kaynaklandığı, kadın lehine tedbir nafakası ve maddî tazminata hükmedilmesi koşullarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası, 169 uncu maddesi ve 174 üncü maddesinin birinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.