Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10386 E. 2024/2109 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan karşılıklı boşanma davalarında boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, velayet, nafaka miktarı ve zina iddiasının ispatı hususlarında yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, hükme esas teşkil edecek tüm delillerin toplandığı ve kanunun olaya uygulanmasında hata yapılmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2146 E., 2022/2988 K.

DAVA TARİHİ : 28.07.2021-06.08.2021

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bafra Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/521 E., 2022/304 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına ve fer'îleri ile zina hukuki sebebine dayalı karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-karşı davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 26.03.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen 26.03.2024 gününde duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Avukat ... ile karşı taraf davacı-karşı davalı ... vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava, cevaba cevap (karşı davada cevap) dilekçesinde özetle; tarafların 2008 yılında evlendiğini, bu evlilikten ortak çocuklarının olduğunu, erkeğin, bağımsız konut temin etmediğini, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığını, birlik görevini ihmal ettiğini, kadına ve kadının ailesine hakaret ettiğini, psikolojik şiddet uyguladığını, kadını babasının evine bıraktığını, iftira attığını, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, karşı dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar Hira ve Azra yararına ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir nafakası, 750,00 TL iştirak nafakası, ortak çocuk Alara yararına aylık 900,00 TL tedbir nafakası, 900,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına aylık 1.400,00 TL tedbir nafakası, 1.400,00 TL yoksulluk nafakası, 100.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap, karşı dava, ikinci cevap (karşı davada cevaba cevap) dilekçelerinde özetle; davanın yetkili mahkemede açılmadığını, işbu dava ile ilgili yargılama yapmakla yetkili mahkemenin Çorum Aile Mahkemesi olduğunu ve yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, taraflar arasında daha önceden boşanma davası açıldığını ancak aile birliğini devam ettirmek adına ilgili davadan feragat edildiğini, dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, kadının, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, birlik görevlerini ihmal ettiğini, ortak konutu sık sık terk ettiğini, hakaret ettiğini, ortak konutun eşyalarına zarar verdiğini, fiziksel ve cinsel şiddet uyguladığını, erkeğin ailesine kötü davrandığını, ortak çocuklara fiziksel şiddet uyguladığını ve hakaret ettiğini, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığını, müsrif olduğunu, alkol kullandığını iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların öncelikli zina hukuki sebebiyle boşanmalarına, bu talebin kabul edilmemesi durumunda ise tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, asıl davanın reddine, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, ortak çocuklar yararına toplamda aylık 300,00 TL tedbir nafakası, 300,00 TL iştirak nafakası, hükmedilen nafakanın her yıl ocak ayının başından itibaren TEFE veya TÜFE oranında arttırılmasına, erkek yararına faizi ile birlikte 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, kadına incitici ve hakaret vari sözler söylediği, kadına harçlık vermediği, fiili ayrılık süresince ortak çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığı, ortak çocukları ve kadını, kadının ailesinin yanına bıraktığı ve almadığı, kadının ise erkeğin ailesine saygılı davranmadığı, erkeğe küçük düşürücü sözler söylediği, bu hususların tüm dosya kapsamı ile ispatlandığı, erkek vekili tarafından kadına ait ses kaydının dava dosyası arasına delil olarak sunulduğu, bu kayıtların 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 27 inci maddesi hükmü uyarınca duruşmada kadına dinlettirildiği, ancak kadının sesinin kayda alındığından haberdar olmadığı ve kendisinin izni olmadan kayda alındığını beyan ettiği, erkeğin bu durumu organize ettiği, tasarladığı ve 6100 sayılı Kanun'un 189 uncu maddesi hükmü gereği bu delilin hukuka aykırı olduğu ve hükme esas alınamayacağı, bu kapsamda zina olgusunun ispatlanamadığı, her ne kadar erkeğin tanık olarak dinlenen babasının beyanında kadının güven sarsıcı davranışta bulunduğu anlaşılmakta ise de erkeğin bu olaydan sonra kadınla aynı evde yaşamaya devam ettiği, aynı yatağı paylaştığı, isnat edilen vakıanın affedildiği, en azından hoşgörü ile karşılandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, erkeğin zina hukuki sebebine dayalı davasının reddine, sosyal inceleme raporu içeriği dikkate alınarak ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklarla baba arasında her ayın birinci ve üçüncü hafta cumartesi günü sabah saat 09.00’dan Pazar günü akşam saat 20.00'ye kadar, her yıl sömestr tatillerinin ilk haftası cumartesi günü sabah saat 10.00’dan takip eden cuma günü akşam saat 17.00’ye kadar, her sene dini bayramların ikinci günleri saat 09.00 ile ertesi günü saat 17.00 arasında her yıl 1 Temmuz sabahı saat 09.00’dan 31 Temmuz akşamı saat 18.00 saatleri arasında, babalar gününde ortak çocukların sabah saat 10.00'dan akşam saat 18.00'e kadar ve tek haneli yıllarda çocukların doğum gününde sabah saat 10.00 dan akşam saat 18.00'e kadar anne yanından ortak çocukların alınıp süre sonunda bizzat baba tarafından anneye çocukların teslim edilmesi sureti ile ve masrafların baba tarafından karşılanması suretiyle baba ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocukların ihtiyaçları ve babanın bakım sorumluluğunun devam ettiği dikkate alınarak ortak çocuk Alara yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakası, 400,00 TL iştirak nafakası, ortak çocuk Hira yararına aylık 200,00 TL tedbir nafakası, 350,00 TL iştirak nafakası, ortak çocuk Azra yararına aylık 200,00 TL tedbir nafakası, 350,00 TL iştirak nafakası, kadının düzenli ve sürekli gelirinin olmadığı, boşanmakla yoksulluğa düşeceği dikkate alınarak kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakası, 500,00 TL yoksulluk nafakası, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olmaları sebebiyle tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu, erkeğe yüklenecek kusurlu bir davranışın bulunmadığı ve kadının davasının reddine karar verilmesi gerektiği, erkeğin zina hukuki sebebine dayalı olarak açtığı davanın ispatlandığı, reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, ses kayıtlarının hükme esas alınması gerektiği, hukuka aykırı delil olmadığı, kadının kusurlu davranışının affedilmediği, velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesinin hatalı yapıldığı, hükmedilen nafakaların usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek; asıl davanın kabulü, zina hukuki sebebine dayalı davanın reddi, kusur belirlemesi, nafakalar, velâyet ve kişisel ilişki yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi tarafından hükme esas teşkil edecek tüm delillerin toplandığı, İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir durumun bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği belirtilerek; davalı-karşı davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile asıl davanın kabulü, zina hukuki sebebine dayalı davanın reddi, kusur belirlemesi, nafakalar, velâyet ve kişisel ilişki yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davalarında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü için gerekli şartların mevcut olup olmadığı, erkeğin zina hukuki sebebine dayalı davasının kabulü için gerekli şartların mevcut olup olmadığı, kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, ortak çocuk yararına hükmedilen nafakaların miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesinin ortak çocukların üstün yararına uygun olup olmadığı, af olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği, ses kayıtlarının hukuka aykırı delil olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanunu'nun 189 uncu maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ıncı maddesi, 161 inci maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 169 uncu maddesi, 175 inci maddesi, 182 inci maddesi, 327 inci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 335 inci maddesi, 336 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri; Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 12 nci maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL vekâlet ücretinin Abdullah'tan alınarak Melek'e verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.