"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/160 E., 2022/28 K.
DAVACI-DAVALI : ... vekili Av. ...
DAVALI-DAVACI : ... (...) vekili Av. ...
DAVA TARİHİ : 10.04.2014
KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacı-karşı davalı
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Davacı-karşı davalı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı-karşı davalı vekili dosyada özetle; davalı-karşı davacı kadının fotoğraflarını başka erkekler ile paylaştığını, annesinin hastalığını koz olarak kullananak sık sık Türkiye'ye geldiğini ve gelişlerinde kendisi ve reşit olmayan kızı için otelde bir oda tuttuğunu, sevgilisi için de başka bir oda tuttuğunu, kızına uyuturucu vererek ve uyumasını sağlayarak sevgilisiyle gayri meşru hatayına devam ettiğini, bu gayri meşru eylemlerin bir çok kez başka kişiler ile tekrarladığını iddia ederek; tarafların zina, pek kötü ve onur kırıcı davranış ve haysiyetsiz hayat sürme özel boşanma nedenleri ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, yararına 40.000,00TL manevî tazminata karar verilmesini, ... olmayan ... ve ...'nun velâyetlerinin kendisine verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı-karşı davalı vekili 10.03.2015 tarihli duruşmada manevî tazminat talebinden feragat ettiklerini beyan etmiştir.
3.Davacı-karşı davalı vekili karşı davaya 07.12.2020 tarihli beyan dilekçesi ile karşı davacının davasında 250.000,00 TL tazminat talep ettiklerini açıklamıştır.
II. CEVAP
Davalı karşı davacı vekili dosyada özetle; davacı-karşı davalının ileri sürülen iddiaların gerçeği yansıtmadığını, annesinin hastalığı nedeniyle davacı-karşı davalı eş tarafından Türkiye'ye gönderildiğini, kendisinin de bir hafta sonra Türkiye'ye gelip Fransa'ya geri dönmesini engellemek için çantasından gizlice pasaportunu, kimliğini ve parasını aldığını, müşterek çocuğu babannesine götürmek bahanesiyle alıp Fransa'ya döndüğünü, müvekkilinin ... Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu, davacı-karşı davalının hayatında başka bir kadın olduğunu öğrendiğini, sık sık şiddete maruz kaldığını, boşanma davasından sonra müşterek çocuklarla irtibat kurmaması için müvekkilini ölümle tehdit ettiğini bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz iddialarla açılan davanın reddini, karşı davanın kabülünü, yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, davalı kadına usulüne uygun tebligatlar yapılmasına rağmen kadının davaya cevap vermediği ve duruşmalara da katılmadığı, kadının birçok erkekle ilişkisi olduğu, gayri ahlaki bir yaşam sürdüğünün sabit görüldüğü gerekçesi ile davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(4721 sayılı Kanun) 161 inci,162 nci, 163 üncü maddeleri delaleti ile 166 ncı maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, davacı erkeğin manevî tazminat talebinden feragat etmesi nedeniyle reddine, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine anne ile kişisel ilişki kurulmasına şimdilik yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı kadın temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 01.10.2019 tarihli ve 2019/5008, Esas, 2019/9428 Karar sayılı kararıyla, davalıya usulüne uygun şekilde dava dilekçesinin ve ön inceleme duruşma gününün tebliğ edilmediği anlaşılmakla tebligatların usule uygun yapılması sağlanarak tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların tespiti, usulüne uygun şekilde delil gösterildiği takdirde tahkikat aşamasına geçilerek gösterilen delillerin toplanıp sonucu uyarınca karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmuş sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1.Bozmaya uyan Mahkemece, davalı-karşı davacı kadının ispat edilen eylemlerinin zina olarak kabulünün mümkün olmadığı, eylemin sadakatsizlik boyutunda olduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kadının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları gereğince boşanmalarına, tarafların müşterek çocukları reşit olduğundan velâyete ilişkin karar verilmesine yer olmadığına, davacı-karşı davalının manevî tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine, davalı-karşı davacının maddî ve manevî tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı, süresi içinde davacı-karşı davalı erkek tarafından, kadının davasının kabulü ve reddedilen manevî tazminat talebi yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 22.09.2021 tarihli ve 2021/4925 Esas, 2021/6408 Karar sayılı kararıyla, kadının tüm erkeğin sair temyiz itirazlarının yersiz olduğu belirtilerek, erkeğin boşanma ilamının kesinleştirilmesi üzerine yeniden evlenmesinin erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, kadının tam kusurlu olduğu belirlendiğine göre kadının boşanma davasının reddi gerekirken, kanun hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek kadının boşanma davasının da kabulüne karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacı-karşı davalının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-karşı davacının davasının reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından kadının davasında verilmeyen vekâlet ücreti, yargılama gideri ve manevî tazminat yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 22.06.2022 tarihli 2022/5461 Esas ve 2022/6163 Karar sayılı kararıyla, erkeğin boşanma davasında verilen boşanma hükmü kesinleşmiş olup yeniden bu yöne ilişkin hüküm kurulmasının sonuca etkili olmadığının ve bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının yeniden incelenmesinin mümkün bulunmadığınını anlaşılmasına göre davacı-karşı davalı erkeğin sair temyiz itirazlarının yersiz olduğu, yapılan yargılaması sonucunda kadının davasının reddine karar verildiğine göre bu davada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı-karşı davalı erkek lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekâlet ücreti takdir edilmemesinin usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesi ile bozulmuştur.
V. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı erkek vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacı-karşı davalı erkek vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle; boşanma davasında manevî tazminatın her aşamada talep edilebileceği, Mahkemenin ilk kararında manevî tazminat talebimiz hakkında olumlu olumsuz hüküm kurmadığı, temyiz incelemesinde de bu hususun atlandığı gerekçesi ile kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, İlk Derece Mahkemesinin Dairece verilen son bozma ilamına uyup uymadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 174 üncü maddesi hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, temyiz ilamında bildirilen gerektirici sebeplere, göre karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Karar düzeltme talebinin REDDİNE,
1086 sayılı Kanun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 660,00 TL para ceza ile 375,10 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,
22.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.