"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1714 E., 2022/1549 K.
DAVACI-DAVALI : ... vekili Av. ...
DAVALI-DAVACI : ... vekili Av. ...
DAVA TARİHİ : 18.09.2018 - 09.10.2018
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 6. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/911 E., 2021/907 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadın tarafından açılan davanın kabulüne,erkek tarafından açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin evliliğinin ilk yıllarından itibaren davalının fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddetine her geçen gün artacak şekilde maruz kaldığını, davalının en ufak bir olayda küfürler ettiğini, arkadaşlarıyla görüşmesini engellediğini, en basit durumda dahi öfke patlaması yaşadığını, müvekkili ve çocuklarda psikolojik hasarlar oluşmasına neden olduğunu, çocukların sürekli olarak babalarının ağır hakaret ve küfürlerini duymaları nedeniyle içine kapanık olduklarını, travma yaşadıklarını, davalının, müvekkilini ve çocuklarını evden kovmakla tehdit ettiğini, zaman zaman da kovduğunu, sürekli kendisine ve ailesine küfür ve hakaret ettiğini, tartaklama gibi olumsuzluklar yaşadığını, arkadaşları ile karşılıklı ev ziyaretleri yapmasına engel olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesine, müvekkili için aylık 5.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası, ortak çocukların her biri için aylık 1.000,00'er TL tedbir-iştirak nafakası olmak üzere toplam 8.000,00 TL'nin yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak gelecek yıllarda ÜFE oranında artışının yapılmasına, müvekkili için 500.000,00 TL maddî, 1.000.000,00 TL manevî tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; eşinin müvekkiline hakaretlerde bulunduğunu şiddet gösterdiğini, müvekkiline sürekli olarak psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, çocuklarını baba sevgisinden ve korumasından mahrum bıraktığını, davacı-davalının ne çocukları ne de ailesi için hiçbir fedakarlıkta bulunmadığını, eve geldiğinde ya dizi izlediğini, ya da sürekli telefonla konuştuğunu, hiçbir zaman yemek, temizlik, ütü vb. ev işlerini yapmadığını,asıl davanın reddine, karşı davalarının kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarını, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesini, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminatın hüküm altına alınmasını talep ve karşı dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı-karşı davacı erkeğin kadına hakaret ettiği ve fiziksel şiddet uyguladığı, birliğin sarsılmasında tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davacı-karşı davalı kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile şahsi ilişki tesisine, ortak çocuk ... için aylık 600,00 TL tedbir- iştirak nafakası, ortak çocuk ... için aylık 500,00 tedbir-iştirak nafakası,ortak çocuk ... için aylık 500,00 tedbir-iştirak nafakası ile davacı-karşı davalı kadın lehine 50.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata hükmedildiği, davacı-karşı davalı kadının tedbir- yoksulluk nafakası talebinin reddine, erkek tarafından açılan karşı boşanma davasının ve taleplerinin reddine karar verildiği görülmüştür.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1-Davalı-karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının, müvekkiline hakaret ettiğini,birlik görevlerini ihmal ettiğini karşı davalarının kabulüne, kadının davasının reddine karar verilmesi, ortak çocuklarının velâyetlerinin müvekkiline verilmesi, iştirak nafakası takdiri ve miktarı, kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi ile müvekkilinin maddî ve manevî tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi, gerektiği belirtilerek her iki dava ve fer'îleri yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2-Davacı-karşı davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;müvekkilinin,erkek tarafından şiddete ve hakarete uğradığını belirterek kusur belirlemesi, iştirak nafakalarının az olması, müvekkili lehine tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmemesi, maddî ve manevî tazminatın az olması yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1-Davalı-karşı davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının, müvekkiline hakaret ettiğini,birlik görevlerini ihmal ettiğini karşı davalarının kabulüne, kadının davasının reddine karar verilmesi, ortak çocuklarının velâyetlerinin müvekkiline verilmesi, iştirak nafakası takdiri ve miktarı, kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi ile müvekkilinin maddî ve manevî tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi, gerektiği belirtilerek her iki dava ve fer'îleri yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
2-Davacı-karşı davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilinin, erkek tarafından şiddete ve hakarete uğradığını belirterek kusur belirlemesi, iştirak nafakalarının az olması, müvekkili lehine tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmemesi, maddî ve manevî tazminatın az olması yönlerinden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının kabulü, erkeğin davasının reddi şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, tazminatlar, nafakalar, velâyet düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı ve 166 ıncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 182 nci, 327, nci, 328 inci, 330 uncu maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 inci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.