Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10642 E. 2023/1024 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında Yargıtay tarafından onanan tazminat miktarının yüksekliği nedeniyle karar düzeltme isteminin yapılması.

Gerekçe ve Sonuç: Karar düzeltme talebinin, 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine dayanmaması ve Yargıtay'ın daha önce verdiği onama kararının yasal ve hukuki dayanaklara uygun olması gözetilerek karar düzeltme talebi reddedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davacı kadın lehine yeniden maddî ve manevî tazminata karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davalı erkek vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları sonucu temelinden sarsıldığını belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 161 inci maddesi, 163 üncü maddesi ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.500,000 TL yoksulluk nafakasına, 40.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaların doğru olmadığını, kadının kusurlu olduğunu belirterek kadının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, kadının erkeğe hakaret ettiği, bardak fırlatıp silahla tehdit ettiği, erkeğin ise sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, tarafların eşit kusurlu davranışları sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı belirtilerek kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 13.12.2016 tarihli ve 2016/6272 Esas, 2016/15892 Karar sayılı kararıyla, davacı kadının zina (4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi), haysiyetsiz hayat sürme (4721 sayılı Kanun'un 163 üncü maddesi) ve evlilik birliğinin sarsılması (4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası) hukuki sebeplerine dayanarak boşanmalarına karar verilmesini talep ettiği halde zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebeplerine dayalı boşanma davaları konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmediği gerekçesiyle hükmün münhasıran bu sebeple bozulmasına karar verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan Mahkemece, dosya kapsamında zina olgusunun ispatı yönünden tanık Hayrettin beyanında geçen ... isimli bayanı eve aldığı hadiseden sonra aynı tanığın ifadesinde geçen bu olay sonrasında ancak davacı ve davalının birlikte yaşamaya devam ettikleri şeklendeki ifade nazara alındığında affedilen bu olgunun zina nedeniyle boşanmaya delil olamayacağı ifadede bahsedilen diğer hususların soyut yer zaman mefhumu olmaksızın beyan edildiği ayrıca dava dışı Şadiye isimli bayanın hamile olduğuna ilişkin dosyada bir delil olmadığı gibi dosya kapsamına göre de davacının süreklilik arzeden bu şekilde yaşam sürdüğünün de ispatlanamadığı anlaşılmakla haysiyetsiz hayat sürme olgusunun da oluşmadığı, davacı tarafından zina olgusuna ilişkin olarak dosyaya fotoğraf sunulmuşsa da, bu kanıt zina iddiasını kanıtlamak için yeterli görülmediği, ne var ki davacının sadakatsizlik davranışları zina ve haysiyetsiz hayat sürme boyutuna ulaşmadığı, kadının erkeğe hakaret ettiği, bardak fırlatıp silahla tehdit ettiği, erkeğin ise sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, tarafların eşit kusurlu davranışları sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını belirtilerek kadının zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebeplerine dayalı açtığı boşanma davalarının reddine, kadının davasının 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 18.12.2018 tarihli ve 2017/4602 Esas, 2018/14854 Karar sayılı kararıyla, Mahkemece davacı kadının zina sebebiyle açılan davasının reddine karar verilmiş ise de yapılan yargılama ve toplanan delillerden, gerek tanık olarak dinlenen ortak çocuk Burak'ın gerekse diğer tanık ...'in anlatımları ile davacı tarafından dosyaya sunulan, davalı ile bir başka kadının farklı farklı mekanlarda ve zamanlarda çektirdiği anlaşılan ve davalının olağanın dışındaki samimi pozlarını içeren fotoğraflar hep birlikte değerlendirildiğinde, davacı kadın tarafından davalı erkeğin zinasının ispatlandığının kabulü gerektiği, o halde davacı kadının zinaya dayalı boşanma talebinin de kabul edilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına, davacı kadının 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesine dayalı boşanma talebi yönünden yeniden hüküm kurulması zorunlu hale gelmekle kadının diğer, erkeğin ise tüm temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalan davacı kadının 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesine dayalı boşanma talebine yönelik temyiz itirazlarının ise reddiyle buna ilişkin hükmün onanmasına, taraf vekilleri lehine duruşma için vekâlet ücretine karar verilmiştir. Tarafların karar düzeltme talebi ile ilgili Yargıtay İlamının sonuç kısmında yer alan 1.630,00 TL vekâlet ücretinin Hanife'den alınarak ...'e verilmesine sözcüklerinin maddî hata olduğu gerekçesiyle ilamdan çıkarılarak, Daire ilamının bu şekilde düzeltilmesine, davalının tüm, davacının ise maddî hatanın düzeltilmesi istemi dışında kalan karar düzeltme isteklerinin reddine karar verilmiştir.

C. Üçüncü Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan Mahkemece, erkeğin zinasının ispatlandığı, kadının erkeğe hakaret ettiği, bardak fırlatıp silahla tehdit ettiği, kadının az kusurlu, erkeğin fazla kurulu olduğu gerekçesiyle kadının 161 inci maddeye ve 166 ncı maddeye dayalı davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın lehine yasal faiziyle 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir. Karara karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 19.04.2021 tarihli 2021/1907 Esas, 2021/3237 Karar sayılı kararıyla, mahkemece kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarının az olduğu gerekçesiyle hükmün tazminatlar yönünden bozulmasına, sair yönlerden tarafların temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. Davalı erkeğin karar düzeltme talebide reddedilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, kesinleşen boşanma ve yoksulluk nafakası yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davacı kadın lehine 40.000,00 TL maddî ve taleple bağlı kalınarak 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 27.09.2022 tarihli 2022/7162 Esas, 2022/7470 Karar sayılı kararıyla, kararın onanmasına karar verilmiştir.

V. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davalı erkek vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle; davacı kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarının oldukça yüksek olduğunu, ekonomik anlamda mahvına sebep olacağını, kadın yararına yoksulluk nafakası takdir edilmesinin hatalı olduğunu, müvekkili lehine de vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek tazminatlar, yoksulluk nafakası ve vekâlet ücreti yönünden kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Dairenin 27.09.2022 tarihli ve 2022/7162 Esas, 2022/7470 sayılı Karar sayılı kararında düzeltilmesi gereken bir yanlışlığın bulunup bulunmadığı ve kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri.

3. Değerlendirme

1.Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle onanmış olup, karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Karar düzeltme talebinin REDDİNE,

1086 sayılı Kanun 442 nci maddesinin son fıkrası ve 4421 sayılı Kanunun 2 nci ve 4 üncü maddesinin (b) bendinin (1) inci alt bendi delaletiyle takdiren 660,00 TL para ceza ile 375,10 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,

15.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.