"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1454 E., 2022/1859 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kars Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/43 E., 2020/23 K.
Taraflar arasındaki aile konutu şerhi konulması ve ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın ipoteğin kaldırılması talebi yönünden kabulüne, aile konutu şerhi konulması talebi yönünden ise usulden reddine karar verilmiştir. Kararın davalı banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile, hükmün kaldırılarak yeniden karar verilmek üzere dosyanın gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın ipoteğin kaldırılması talebi yönünden kabulüne, aile konutu şerhi konulması talebi yönünden ise usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı banka vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; Kars ili ... Mahallesi ... Yolu 476 ada 665 parselde kayıtlı taşınmazın davalı eşi ... adına kayıtlı olduğunu, davacı ve ailesinin bu gayrimenkulü aile konutu olarak kullandığını, uzun yıllardan beridir bu gayrimenkulde yaşadığını, Kars Tapu Sicil Müdürlüğünün 18.02.2015 tarih 1218 yevmiye numaralı işlemi ile davalı banka lehine bu gayrimenkul üzerine ... ... isimli bir şahsın borçlarına teminat olarak 300.000,00 TL tutarında ipotek tesis edildiğinin davacı tarafından öğrenildiğini, bu nedenlerle mülkiyeti davalı eşe ait olan gayrimenkul üzerinde davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını talep etme zorunluluğunun doğduğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesi gereğince davasının kabulüne öncelikle dava konusu gayrimenkul ile ilgili başlatılabilecek her türlü icra işleminin tedbiren durdurulması ile ipoteğin kaldırılarak aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı banka vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; ipotek tesis tarihi itibariyle davaya konu gayrimenkul üzerinde aile konutu şerhi bulunmadığını, dava dışı ... ... isimli şahsın davacının akrabası olduğunu, davacının kendi akrabasının kredi bullanabilmesi amacıyla içinde oturduğu ve eşine ait olan taşınmazın ipotek verilmesine yazılı olarak ... gösterdiğini, borçlunun ödeme acziyetine düşmesi kredi borcunun ödenmemesi ve kredi borcunun teminatı olan taşınmaz hakkında icra takibi başlatılacağını anlaması üzerine taşınmazın ipotek olarak verildiğini hiç bilmiyormuş gibi iş davayı açması hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi kötü niyet göstergesi olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 15.12.2017 tarih 2016/52 Esas, 2017/395 Karar sayılı kararı ile davacının dava konusu ... Mahallesi ... yolu 476 ada 665 parsel üzerinde bulunan D blok 3 nolu bağımsız bölümün aile konutu olduğu, kadının rızası dışında ipotek tesis edildiği gerekçesi ile aile konutu şerhi konulması davasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 115 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince usulden reddine, 4721 sayılı Kanun’un 194 üncü maddesi gereğince davanın kabulüne, davacının ipoteğin kaldırılması davasının kabulü ile dava konusu ... Mahallesi ... yolu 476 ada 665 parsel üzerinde bulunan D blok 3 nolu bağımsız bölümün aile konutu olduğu anlaşıldığından ... T.A.Ş adına 18.02.2015 tarihinde tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka vekili kararın tümü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nin 26.12.2018 tarih ve 2018/322 Esas, 2018/942 Karar sayılı kararı ile Mahkemece öncelikle dava konusu taşınmazda adres değişikliği yapılıp yapılmadığının ilgili belediyeden sorulması, sonucuna göre gerekirse keşif yapılarak davacı tanıkları da keşif mahallinde dinlenmesi ile ipotek resmi senedinde davacının eşi davalı ...'nın beyan ettiği adres de değerlendirilmek suretiyle dava konusu taşınmazın ipotek tesis tarihinde aile konutu olarak kullanılıp kullanılmadığını tespit edilmesi gerektiği gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, eksikliklerin giderilerek karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taşınmaz için 18.02.2015 tarihinde davalı koca ... tarafından Davalı Vakıfbank T.A.O lehine ipotek tesis edildiği, dinlenen davacı tanıklarının 2015 yılı içerisinde tarafların geçici olarak binadaki tadilat nedeniyle evden ayrılmak durumunda kaldıklarını ancak eşyalarını bu evde bıraktıklarını ve yaklaşık 12-13 yıldır dava konusu evin İjlay, ... ve çocukları tarafından aile konutu olarak kullanıldığının beyan edildiği, Vakıflar Bankasının tacir olduğu ve kanun gereğince ticaretine ve ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etme yükümlülüğü altında olduğu, davalı şirketin ipotek tesisi sırasında davalı ...'in nüfus cüzdanını görerek evli olduğu açıkça belli olan davalının eşinin rızasını almaksızın ve yapımından itibaren aile konutu olarak ... ile ... tarafından kullanılan taşınmaz hakkında gerekli araştırmaları yapmaksızın ipotek tesis ettiği, böylece basiretli iş adamı gibi hareket etme yükümlülüğünü yerine getirmediği, bu yükümlülüğü alacağına teminat olarak gösterilen taşınmazın hukuki ve fiili durumunu bilmeyi de gerektirdiği, durumun gereklerine göre davalı bankanın kendisinden beklenen özeni göstermediği, bu nedenle iyiniyet iddiasında bulunamayacağı, dava konusu bağımsız bölümün aile konutu olduğu, kadının rızası dışında ipotek tesis edildiği gerekçesi ile ... Mahallesi ... yolu 476 ada 665 parsel üzerinde bulunan D blok 3 nolu gerekçesi ile aile konutu şerhi konulması davasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 115 inci maddesinin 2 fıkrası gereğince usulden reddine; 4721 sayılı Kanun’un 194 üncü maddesi gereğince davanın kabulüne,davacının ipoteğin kaldırılması davasının kabulü ile dava konusu ... Mahallesi ... yolu 476 ada 665 parsel üzerinde bulunan D blok 3 nolu bağımsız bölümün aile konutu olduğu anlaşıldığından ... T.A.O. adına 18.02.2015 tarihinde tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı banka vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B.İstinaf Sebepleri
Davalı banka vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından davacı vekilinin bankadan vekâlet ücreti talebinin yasal dayanağı olmadığı hususundaki itirazlarının göz ardı edildiğini, dava konusu gayrimenkulün aile konutu olarak kullanılmadığı hususu dikkate alınmadan aleyhe hüküm kurulduğunu, davalı ...'in duruşmalar aşamasında yerel mahkemeye çelişkili beyanlar sunduğunu, davacı ile müşterek ikamet ettikleri konutun üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına çabaladıklarını, yerel mahkeme tarafından ipotek tesis tarihi itibariyle davaya konu gayrimenkul üzerinde aile konutu şerhi bulunmadığının tespit edilmesine rağmen banka aleyhine hüküm tesis edildiğini, dava dışı kredi borçlusu ... ...'ın davacının akrabası olduğu hususundaki itirazlarının göz ardı edilerek müvekkil banka aleyhine hüküm kurulduğunu, yerel mahkeme tarafından dava konusu gayrimenkulün aile konutu olarak kullanılmadığı hususundaki itirazlarının göz ardı edildiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle ilk derece mahkemesince kaldırma kararı uyarınca işlem yapılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı banka vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; banka aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, dava konusu gayrimenkulün aile konutu olarak kullanılmadığını, evden ayrılıp yeniden döndükleri tanık beyanları ile sabit olduğunu, davalı ...'in duruşmalar aşamasında yerel mahkemeye çelişkili beyanlar sunduğunu, ipotek işlemi sırasında davaya konu gayrimenkul üzerinde aile konutu şerhi bulunmadığının tespit edilmesine rağmen banka aleyhine hüküm tesis edilmesinin hatalı olduğunu, dava dışı kredi borçlusu ... ...'ın davacının akrabası olduğunu, ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tarafından açılan aile konutu şerhi konulması ve ipoteğin kaldırılması davasında; 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi gereği ipoteğin kaldırılması şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı banka vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.