Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10741 E. 2023/2179 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı ve kadın yararına hükmedilen manevi tazminat miktarında isabetsizlik olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararının usul ve hukuka uygun olduğu, davalı erkeğin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, temyiz edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/167 E., 2022/1774 K.

DAVA TARİHİ : 18.05.2018

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 8. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/475 E., 2020/1383 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadın tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin evlilik birliğinin üzerine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, eviyle, eşiyle ve ortak çocuklarla ilgilenmediğini, sürekli arkadaşlarıyla vakit geçirdiğini, kahveye ve halı sahaya gittiğini, geç saatlerde geldiğini, müvekkiline fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ve küfür ettiğini, tehditlerde bulunduğunu, evdeki eşyalara zarar verdiğini, bu nedenlerle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakası ile müvekkili yararına 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki tüm iddiaların gerçek dışı olduğunu, arkadaşlarıyla vakit geçirdiğinde her yere davacı kadın ile birlikte gittiklerini, kadına karşı kesinlikle şiddet uygulamadığını, kendisine iftirada bulunduğunu belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı erkeğin, babasının kalp hastası olduğu, onlara bir şey olursa kadını ve kız kardeşini öldüreceğini söyleyerek kadını ve ailesini tehdit ettiği, davalı erkeğin aile fertleri içinde kadının kredi kartını istemesi üzerine kartını fırlatarak attığı ve bu haliyle ... kırıcı davranışla kadını ... düşürdüğü, davalı erkeğin birliktelik sürecinde kadını yalnız bırakarak halı saha maçına, maç izlemeye gittiği, bu zamanlarda yalnız kalmaması için davacı kadının kız kardeşini evlerine çağırdığı, evlerine misafir geldiği zaman bile bu şekilde evden ayrıldığı ve buna göre birlik görevlerini ihmal ettiği, tarafların ayrılmasına neden olan tartışmada davalı erkeğin ortak çocuğu kucağına alarak kendisini odaya kilitlediği, çocuğun bu nedenle ağladığı, bu esnada ancak arada bulunanların telkiniyle sakinleşebildiği, çocuğu böyle bir ortama sokmaktan çekinmediği, aynı olayda ev eşyalarına zarar verdiği, bu olay öncesinde kadının ailesini arayarak ısrarlı bir şekilde "gelin kızınızı hemen alın" dediği anlaşıldığından gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğin tamamen kusurlu olduğu, kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, baba ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 400,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 20.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında şiddet eyleminin yaşanmadığını, tanık beyanlarının duyuma dayandığını, kusur belirlemesinin hatalı yapıldığı gerekçesi ile hükmün tamamına yönelik olarak istinaf talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı erkeğin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; taraflar arasında şiddet eyleminin yaşanmadığını, tanık beyanlarının duyuma dayandığını, kusur belirlemesinin hatalı yapıldığını, manevî tazminat koşullarının oluşmadığını ve miktarının fahiş olduğunu ileri sürerek hükmün tamamına yönelik olarak temyiz talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına manevî tazminata hükmedilmesinde ve tazminatın miktarında isabetsizlik olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 ... maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.