Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10847 E. 2023/1713 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, ortak hayatı temelinden sarsacak derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı ve kusurun kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararlarında, erkeğin kadına şiddet uyguladığı, aldattığı ve sorumluluklarını yerine getirmediği gibi evlilik birliğini temelinden sarsan davranışlarda bulunduğunun sabit olduğu, diğer yandan kadına yüklenebilecek bir kusur tespit edilemediği gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 7. Aile Mahkemesi

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın dava dilekçesinde; davalı ile on yıldır anlaşamadıklarını, davalının şiddet uyguladığını, sürekli kavga ve tartışma ortamı oluşturduğunu, tehdit, hakaret ve küfür ettiğini, sevgi ve saygı duymadığını, sorumsuz ve düzensiz yaşadığını, kendisini aldattığını, devamlı alkol kullandığını ve eve bakmadığı gibi kendisiyle ve müşterek çocuklarla ilgilenmediğini, kendisini aldattığını iddia ederek iftira attığını, evlilik birliğini temelinden sarsıldığını beyanla, davalı ile boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin kendisine verilmesine, çocuklar için aylık 1.200,00 TL iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin, kadına şiddet uyguladığı, başka kadınlar ile görüştüğü ve ilişkisinin olduğu, sadakat yükümlülüğüne aykırı tutum ve davranışlar sergilediği, kadının tüm bu yaşananlar nedeniyle çocuklarıyla birlikte evden ayrıldığı, davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, kadına yönelik bir kusur tespit edilmediği, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve ortak hayatın sürdürülmesi kadından beklenemeyecek derecede sarsıldığının anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuklarının velâyetlerinin davacı anneye bırakılmasına, küçükler ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocukların için ayrı ayrı 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, nafakanın her ay davalı erkekten tahsili ile davacı kadına ödenmesine, davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek, dinlenen tanık beyanlarının gerçek olmadığını, davanın ispatlanamadığını, kararın hukuka aykırı olduğunu beyanla; davanın kabulü, boşanma, kusur belirlemesi yönlerinden mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince erkeğe kusur olarak yüklenen vakıaların sabit olduğu, kusur belirlemesinde ve davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ortak çocukların kurulu düzenleri, sosyal inceleme raporu dikkate alındığında küçüklerin velâyetlerinin anneye verilmesinin küçüklerin yararına olduğu ve düzenlenen kişisel ilişkinin uygun olduğu, velâyeti anneye verilen küçüklerin yaşı, ihtiyaçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alındığında nafakaya hükmedilmesi ve belirlenen nafaka miktarının hakkaniyete uygun olduğu gerekçesi ile davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek, boşanmaya neden olacak bir kusurunun bulunmadığını, davanın ispatlanamadığını beyanla, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; davanın kabulü, boşanma, kusur belirlemesi yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasındaki boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü ile boşanmaya karar verilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı, noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 üncü ve 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.