"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2496 E., 2022/2168 K.
DAVACI-DAVALI : ... vekili Av. ...
DAVALI-DAVACI : ... vekili Av. ...
DAVA TARİHİ : 21.10.2019 - 06.12.2019
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Serik Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/100 E., 2021/131 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; tarafların erkeğin ailesinin evinin üst katında yaşadıklarını, sürekli onların yanına gittiklerini, erkeğin ailesinin müdahalelerine sessiz kaldığını, onların etkisiyle eşine kötü davrandığını, baskı uyguladığını, dışarı izinsiz çıkarmadığını, arkadaşlarıyla görüştürmediğini, ailesi ile görüşmesine kısıtlama getirdiğini, ilgilenmediğini, çalışmasına izin vermediğini, az harçlık verdiğini, hakaret ettiğini, her kavgada kovduğunu, kaloriferleri yaktırmadığını, fiziksel şiddet uyguladığını, en son 21.05.2019 tarihinde yaşanan olayda kadının yeni doğum yapan ablasının yanına gitmek istemesi üzerine tartıştıklarını ve erkeğin eşine fiziksel şiddet uygulayarak kapıya attığını ve evin kilidini değiştirildiğini iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, kadın lehine 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminat ile aylık 1000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve düğünde takılan ziynet eşyalarının iadesine hükmedilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının öğlen kalkıp annesinin evine gitmeyi alışkanlık edindiğini, eve geç geldiğini, gelirken annesinin evinden yemek getirdiğini, ev işi yapmadığını, fiziksel şiddet eğilimi olduğunu, aileye saygısız olduğunu, evliliğin başlarında ailenin yanında erkeğin vücudunu tırmalayıp burnunu ısırdığını, sürekli ailesi ve arkadaşları ile gezdiğini, eşini sevmediğini, sevgisiz ve ilgisiz davrandığını, en son olayda erkeği ailesinin evine gitmeye zorladığını ve fiziksel şiddet uyguladığını, erkeğin halasının cenazesine gelmeyip arkadaşları ile buluştuğunu ve bir keresinde erkek kuzeni ile balık avlamaya gideceği zaman ağır hakaretler ettiğini ileri sürerek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve erkek lehine 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanmaya sebebiyet veren ve gerçekleşen olaylarda evin kilidini değiştiren, eşine fiziksel şiddet uygulayan ve doğalgazın kullanılmasına izin vermeyen erkeğin ağır, ev işlerini yapmayan ve eşine fiziksel şiddet uygulayan kadının az kusurlu olduğu, kadın lehine tazminatlar ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin yasal koşullarının bulunduğu gerekçesiyle; her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, aylık 300,00 TL tedbir ve 400,00 TL yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine, erkeğin tazminat taleplerinin reddine ve kadının ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararda erkek tanıklarının beyanına neden itibar edilmediğinin belirtilmediğini, duyuma dayalı tanık beyanları ile erkeğe kusur yüklendiğini, kadının telefon kayıtlarının getirilmediğini, ziynet alacağı davasının kabulünün doğru olmadığını ileri sürerek; kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminatlar, reddedilen tazminat talepleri, yoksulluk nafakası ve kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadın tarafından istinafa başvurulmadığından İlk Derece Mahkemesince kadına yüklenen kusurlu davranışların kesinleştiği, tanık beyanlarında kadın tarafından erkeğe söylendiği ifade edilen len, salak gibi sözlere erkek tarafından dilekçelerinde dayanılmamış olması nedeniyle bu sözler nedeniyle kadına kusur yüklenemeyeceği, erkeğin evin kilidini değiştirdiğine dair beyanların kadından duyuma dayalı olması nedeniyle bu vakıa nedeniyle erkeğe kusur yüklenmesinin yerinde olmadığı, böylelikle eşine fiziksel şiddet uygulayan ve birlik görevlerini yerine getirmeyen kadın ile eşine fiziksel şiddet uygulayan ve doğalgaz kullanımına kısıtlama getiren erkeğin eşit kusurlu olduğu ve kadın lehine tazminatlara hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşmadığı, erkeğin boşanma davasına yönelik sair itirazlarının yerinde olmadığı gerekçesi ile; erkeğin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kusur gerekçesinin tarafların eşit kusurlu oldukları şeklinde düzeltilmesine, İlk Derece Mahkemesi kararının kadın lehine hükmedilen tazminatlara ilişkin bölümünün kaldırılmasına, kadının tazminat taleplerinin reddine, erkeğin boşanma davasına yönelik sair istinaf itirazlarının reddine ve ziynet alacağı davasının tefrik edilmesine karar verilmiştir .
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin kusurlarının kanıtlandığını, tarafların eşit kusurlu olduklarının kabul edilerek kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek; kusur belirlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin doğalgaz kullanımını kısıtladığına dair beyanların duyuma dayalı olduğunu, erkeğin fiziksel şiddet uygulamadığını, uygulamış olsa dahi şiddetin kadın tarafından affedilmiş olduğunu ileri sürerek; kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, boşanmaya sebebiyet veren ve gerçekleşen olaylarda hangi tarafın kusurlu olduğu, kadının istinafa başvurulmamak suretiyle kesinleşen kusurlarına eklenebilecek ve erkekten çıkarılabilecek bir kusur bulunup bulunmadığı, Bölge Adliye Mahkemesinin erkeğin kusura yönelik başvurusunu kabul etmesinin doğru olup olmadığı, kusur durumuna bağlı olarak kadının davasının kabul edilmesinin, tarafların tazminat taleplerinin reddedilmesinin ve kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin yasal koşullarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü ve 175 inci maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.