"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Aile Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi kararının kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatların az olduğu gerekçesi ile bozulmasına sair temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, kadın lehine 75.000,00 TL maddî ve 75.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili karşı dava dilekçesinde; asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların tarafların 4721 sayılı Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, 150.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 08.11.2017 tarihli kararı ile erkeğin sinirli bir yapıya sahip olup çabuk sinirlendiği, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, salak, sen bilmezsin, sığır çobanı gibi sözler söylemek suretiyle psikolojik şiddet uyguladığı, zaman zaman müşterek çocuklarına da şiddet uyguladığı, evine bakmadığı , maddî destekte bulunmadığı ve son olarak evden ayrılarak aynı binada farklı bir daireye yerleştiği böylelikle birlikte yaşama yükümlülüğüne de aykırı davrandığından bahisle erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğu belirtilerek kadının davasının kabulü ile erkeğin davasının reddine, tarafların 4721 sayılı Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına ve babayla kişisel ilişki kurulmasına, kadın lehine 12.000,00 TL maddî ve 6.000,00 TL manevî tazminat
ödenmesine karar verilmiştir
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
1. İlk Derece Mahkemesinin 08.11.2017 tarihli kararına karşı; davacı-karşı davalı erkek vekili, esas davanın reddi, karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı- karşı davacı kadın vekili ise maddî ve manevî tazminat miktarları kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 25.10.2021 tarihli kararı ile erkeğin İlk Derece Mahkemesince belirlenen ve gerçekleşen kusurları yanında kadının da erkeğe hitaben köpek şeklinde hakaret ve beddua ettiği, hastayken eşiyle ilgilenmediği kusurunun bulunduğu ve buna göre evlilik birliğinin sona ermesine neden olan olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğu belirtilerek erkeğin davasının reddine ilişkin istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle erkeğin davasının kabulüne; erkek yararına maktu vekâlet ücretine, kadının tazminatların miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile buna yönelik hükmün kaldırılarak kadın yararına 30.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminata, tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin 25.10.2021 tarihli kararına karşı davacı-karşı davalı erkek, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden; davalı-karşı davacı kadın ise kusur belirlemesi, tazminatların miktarı ve vekâlet ücreti yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemiz 29.03.2022 tarihli ilamı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin onanmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadın lehine 75.000,00 TL maddî ve 75.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, bozma ilamı gereğince zorunlu açılan ve alt derece hüküm mahkemesi sıfatıyla yapılan duruşma nedeniyle kadın yararına vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın vekili, tazminatların miktarı ve vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarı, bozma sonrası bölge adliye mahkemelerince zorunlu açılan duruşma nedeniyle vekâlet ücreti gerekip gerekmediği, boşanmanın fer'î niteliğindeki taleplerinin kabulü veya reddinin ayrı bir vekâlet ücreti gerektirip gerektirmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 323 üncü, 326 ncı, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı-karşı davacı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.