Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10979 E. 2023/1372 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ziynet alacağı davasında, birleşen dosya ile birlikte değerlendirilmesi gereken toplam alacak miktarının ne kadar olduğu ve daha önce ödenen miktarın mahsup edilip edilmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uygun şekilde hüküm verdiği, bozma kapsamı dışında kalan ve kesinleşen hususları yeniden incelemesinin mümkün olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma, kadın tarafından ayrıca ziynet alacağı ile birleşen ziynet alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece ziynet alacağının kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin kız kardeşine ait binada kayınvalidesi ile altlı üstlü oturduklarını, bu nedenle davalının kız kardeşinin hayatına karıştığını, kardeşini yönlendirdiğini, bir buçuk yıldır yatağını ayırdığını ve tarafların karı koca ilişkisinin bulunmadığını eşinin başka kadınlarla ilişkisi olduğundan şüphe duyduğunu, evden ayrılırken davalı-davacının kız kardeşlerinin elinden 19 adet ( üç adet burma) 22 ayar bilezik, gerdanlık set takımı, ... set takımı, 1 adet kalın fantazi bilezik, inci set takımı, künye, bir adet altın yüzük, alyans ile birlikte müşterek çocuğa ait üç adet burgu bileziğin elinden alındığın ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, bu nedenle ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde bedelinin alınmasını, kadın yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00TL manevî tazminata, kadın yararına 1.500,00 TL yoksulluk nafakasına, çocuk yararına 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, ... isimli başka bir kişi ile uzun dönemden beri ilişkisi olduğunu, bu süre zarfında davacının yatakları ayırdığını, sadakatsız şekilde davrandığı ortaya çıkınca davacının müşterek konutu acele ile terk ettiğini, ziynet eşyalarını da yanında götürdüğünü, diğer taleplerinin reddine, velâyetin babaya verilmesine, çocuklar yararına aylık 500,00 TL iştirak, erkek yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 03.07.2015 tarih ve 2013/850 Esas, 2015/517 Karar sayılı kararı ile kadının eşini başka bir kişi ile aldattığı, boşanmaya neden olan olaylarda kadının ağır kusurlu olduğu, altınların kadının elinden alınmış olduğu kanaatine varıldığı, altınların bedeli olan ve bilirkişi tespit raporunda talebin üstünde değer belirlendiğinden taleple bağlı kalındığı gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince kadının davasının reddine, erkeğin davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına,velâyetin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 200,00 TL tedbir ve 400,00 TL iştirak nafakasına, erkek yararına 10.000,00 TL maddî 5.000,00TL manevî, kadının nafaka ve tazminat taleplerinin reddine, kadının ziynet alacağı talebinin kabulü ile taleple bağlı kalınarak 30.930,00 TL nin tahsiline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. İlk Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, ziynet eşyası alacağı, velâyet, kişisel ilişki düzenlenmemesi ve reddedilen dava nedeniyle vekâlet ücreti verilmemesi yönünden; davacı-davalı kadın vekili ise her iki boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 25.04.2016 tarih 2015/21114 Esas 2016/8340 Karar sayılı kararı ile kadının tamamen kusurlu bulunduğunun anlaşıldığı; kadının davasının reddine karar verildiği halde erkek yararına vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığı; ortak çocuk ile davacı baba arasında kişisel ilişki düzenlenmemesi usul ve yasaya aykırı olduğu; kadının ziynet talebinin dava dilekçesinde 20.000,00 TL ve bunun üzerinden harç yatırıldığı, talebinin aynen iadeyi de kapsadığı dikkate alınarak bilirkişi tarafından hesaplanan 30.930,00 TL üzerinden 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun (492 sayılı Kanun ) 30 uncu ve 32 nci maddeleri gereğince eksik olan nispi peşin harç tamamlattırılmadan karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile kararın belirtilen yönlerden bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İlk Karar

Mahkemenin 22.12.2016 tarih ve 2016/462 Esas, 2016/939 Karar sayılı kararı ile çocuk ile baba arasında şahsi ilişkinin sehven düzenlenmediği, kadının ziynet eşyaları ile ilgili olarak ıslah dilekçesi dikkate alınmak sureti ile talep üzerinden karar verilmesi gerektiği, Yargıtay bozma ilamında belirtildiği gibi talep edilen miktar üzerinden eksik olan harç tamamlattırıldığı, davacı ve karşı davalı kadının boşanma davasının reddedilmesi nedeniyle de davalı ve karşı davacı yararına vekâlet ücretine karar verilmesi gerektiği, altınların davacı ve karşı davalının elinden zorla alınmış olduğu ve bu nedenle davacı ve karşı davalının bunu yanında götüremediği anlaşıldığı gerekçesi kadının boşanma davasının reddi yönünde verilen karar ile davalı ve karşı davacının boşanma davasının kabulü yönünde verilen karar Yargıtayca onanmış olduğundan yeniden karar verilmesine yer olmadığına, çocuk ile baba arasında “... her ayın 1. ve 3. haftası cumartesi günü saat:10:00 ile pazar günü 17:00 arası dini bayramların 2. günü saat 10:00 ile 3. Günü 17:00 arası sömestr tatillerinde tatilin ilk haftası Cumartesi günü saat 10:00 ile takip eden hafta cuma günü saat 18.00 arası yaz tatillerinde 1 Temmuz saat 10:00 ile 30 Temmuz saat 10:00 arası...” kişisel ilişki kurulmasına, her biri 10 gram olan 17 adet 22 ayar bilezik toplam 13.940,00 TL her biri 20 gramdan 3 adet 22 ayar bilezik 4.920,00 TL, gerdanlık set takımı 30 gram 1500 TL, ... set takımı 8.200,00 TL, 1 adet 50 gram fantazi bilezik 4.100,00 TL, 1 adet 40 gram altın harfli künye 2.000 TL, 1 adet 5 gramlık altın taşlı yüzük 220 TL, 1 adet 5 gramlık alyans 250 TL, 21 gram çocuk bileziği 1.722 TL, inci set takımı altın 150 TL'nin aynen iadesine olmadığı takdirde karşı tarafa 30.930,00 TL'nin iadesine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda (B) paragrafında belirtilen kararına karşı süresi içinde erkek vekili, ziynet alacağı, mal tasfiyesine yönelik hüküm ile ihtiyati tedbir kararı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 16.01.2018 tarih ve 2017/1270 Esas, 2018/658 Karar sayılı kararı ile kadının ziynet talebinin 20.000,00 TL olduğu, bilirkişi raporundan sonra da ıslah dilekçesi sunmadığı, hakimin taleple bağlı olduğu gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.

3. Kadın vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuş, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemenin 24.10.2019 tarih ve 2019/285 Esas, 2019/745 Karar sayılı kararı ile bozmaya uyularak talep konusu ziynet alacağının 20.000,00 TL olup bilirkişi raporunda 30.930,00 TL olarak belirlenmiş olan ziynet eşyalarının taleple bağlı kalınarak 20.000,00 TL olarak davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine,fazla olarak tahsil edilen 10.930,00 TL ile ilgili davalı karşı davacı tarafın icra edilen hükümle ilgili olarak dava açma hakkının saklı tutulmasına karar verilmiştir.

E. Üçüncü Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda (D) paragrafında belirtilen kararına karşı süresi içinde kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 17.12.2020 tarih ve 2020/5656 Esas, 2020/6579 Karar sayılı kararı ile Dairemizin yukarıda (C-2) paragrafında belirtilen kararı ile kadının talep etmediği ziynet alacağı yönünden ... 12. Aile Mahkemesinde dava açmış ve ... 12. Aile Mahkemesi de birleştirme kararı vererek dosyanın ... 7. Aile Mahkemesine gönderildiği, bu birleştirilen dosya hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilmeden esas hakkında karar verilmesi hatalı olup kararın bu yönden bozulmasına karar verilmiştir.

F.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

Mahkemenin 08.07.2021 tarih ve 2021/75 Esas, 2021/435 Karar sayılı kararı ile mahkemece davacının birleştirilen dosyada talep ettiği ziynet eşyalarının bedelinden 20.000,00 TL yönünden karar verildiği, tahsil edilen ancak hüküm altına alınmamış olan 10.930,00 TL miktarın olduğu ve tahsil edilmeyen miktarın ise 4.556,50 TL olduğu anlaşıldığından tahsil edilen 10.930,00 TL yönünden alacağın tespitine ve bakiye miktara karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile bakiye 10.930,00 TL'nin icra yoluyla tahsil edilmesi nedeniyle davacı bu yöndeki alacağının tespitine ve bu yönlerden ayrıca karar verilmesine yer olmadığına, ayrıca davalı taraftan alınarak davacıya verilmesi yönünde karar verilmesine yer olmadığına, tahsil edilemeyen bakiye 4.556,50 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

G. Dördüncü Bozma Kararı

1. Yukarıda (F) paragrafında tarih ve sayısı belirtilen karara karşı kadın vekili tarafından ziynet alacağı davasında vekâlet ücreti yönünden; erkek vekili tarafından ise ziynet alacağı yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

2. Dairenin 27.10.2021 tarih ve 2021/7477 Esas, 2021/7872 Karar sayılı kararı ile Mahkemece tarafların istemleri hakkında karar verilirken istenilen eşyaların her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve infazda tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağına yönelik 30.10.2013 tarihli aynen iade veya 20.000,00 TL bedel talep ettiği, ilk davası ve 25.07.2019 tarihli dava değeri 15.846,50 TL olan birleşen ziynet alacağı davasının birlikte değerlendirilmek suretiyle, her iki dava hakkında kabul edilen talepler hakkında ayrı ayrı karar verilmek suretiyle, kabul edilen ve hüküm altına alınan ziynet eşyalarının adet, cins, nitelik, miktar ve değerleri ayrı ayrı gösterilmediği, hükmün infazında dikkate alınacak ödemelerin hükmedilen miktardan mahsubu yapılmak suretiyle, infazda karışıklığa ve tereddüte yol açacak şekilde hüküm kurulduğu gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.

H. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozulan son kararda 30.930 TL üzerinden değerlendirme yapıldığı, bu konu itiraza uğradığı, ilk kararın verilmesinden sonra da her ne kadar talep edilen 20.000,00 TL nin üzerinde olmak üzere toplam miktar üzerinden karar verildiği, kararın verilmesinden sonra toplam miktar üzerinden davacı taraf icra takibi yapıldığı, talep konusu tüm alacak tahsil edildiği, mahkememizce verilen ilk karar ve birleşen dosya ile ilgili ek dava niteliğindeki talep üzerine verilen kararın icra tarafından tahsil edilen miktarın mahsubuna ve toplam değer üzerinden karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile davacının ana davasının kabulü ve birleşen dosyanın kısmen kabulü ile 1 adet 22 ayar 10 gram bilezik adedi 790,00 TL, 17 adedi 13.430,00 TL, 1 adet 22 ayar 20 gram bilezik adedi 1.580,00 TL olan 3 adet toplam 4.740,00 TL, 1 adet 14 ayar 40 gram gerdanlık seti 2.560,00 TL, 1 adet 22 ayar 105 gram 9.240,00 TL, 1 adet 14 ayar 5 gram yüzük 330,00 TL, 1 adet bayan taşlı yüzük 14 ayar 5 gram 330,00 TL,1 adet altın kilitli inci kolye 14 ayar 300,00 TL, toplam 30.930,00 TL olan takıların aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 30.930,00 TL’nin davalı-davacıdan alınarak davacı-davalıya verilmesine, ana davada verilen karar gereğince Yargıtay içtihatlarına uygun olarak 20.000,00 TL üzerinden karara bağlanmış ve birleşen dosyada da davacı-davalı taraf tüm talepleri yönünden karar verilmiş olması nedeniyle davacı-davalının davası ve birleşen dosyasının birlikte değerlendirilerek ıslah edilmiş şekilde kabul edilmiş ve bakiye 10.930,00 TL de dahil edilmek üzere her iki dava yönünden davalıdan toplamda 30.930,00 TL tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içerisinde taraf vekilleri tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı- davalı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda tespit edilen toplam 35.486,00 TL ziynet eşyası bedelinin daha önce açılan anada davada 20.000,00 TL talep kısmı dışında kalan 15.486,50 TL için birleşen dava açıldığı, anada davada ki 20.000,00 TL taleple yeni açılan dosyadaki 15.846,50 TL talebimiz toplam 35.846,50 TL yapmakta olup bilirkişi raporunda tespit edilen bedele denk geldiği, mahkemece bilirkişi raporu dikkate alınarak 20.000,00 TL ana davadan 15.846,50 TL birleşen davadan olmak üzere toplam 35.846,50 TL olarak karar verilmesi gerekirken usul, yasa ve hukuka aykırı olarak birleşen dosyada davanın kısmen kabulüne karar verilerek 10.930,00 TL olarak değerlendirilerek toplam 30.930,00 TL bedele hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davacı erkek vekili katılma yoluyla temyiz başvuru dilekçesinde özetle; boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra kadın tarafından ilamlı takip başlatıldığı, borcun tamamının ödendiği, bu ödemelerin mahkeme kararında dikkate alınmadığı, konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği ile yargılama gideri ile vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Mahkemece bozmaya uygun hüküm verilip verilmediği, Mahkeme tarafından verilen kararın kazanılmış hak kuralını ihlal edip etmediği, kadının davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olup olmadığı, alacak miktarı konusunda mahkeme kararının doğru olup olmadığı, yargılama giderleri ile vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun’un 220 nci, 222 nci ve 226 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ilgili hükümleri.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ve bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin hukuken mümkün bulunmadığı anlaşılmakla; taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

İşbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

28.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.