"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/197 E., 2022/493 K.
DAVA TARİHİ : 09.03.2015
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı kadın vekili vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olup; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 27.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davacı ... Uzun geldi. Karşı taraf davalı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; düğünde takılan altınların davalı erkek tarafından alınıp kadına iade edilmediğini belirterek 1 takı seti, 19 adana burma bilezik, 7 bilezik, 1 adet tam, 11 adet yarım ve 16 çeyrek altından oluşan takıları ve düğünde takılan 2.000,00 TL takıların bedeli olarak şimdilik 10.000,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı kadın vekili 13.12.2021 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; talep miktarını 56.016,00 TL'ye artırarak ziynet alacağının aynen iadesine bu mümkün olmadığı takdirde ziynet eşyalarının dava tarihindeki değeri olan 56.016,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işeyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; düğünde takılan altınların davacı kadında olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 11.11.2015 tarihli ve 2014/788 Esas, 2015/966 Karar sayılı kararıyla; tanık Savaş'ın beyanından tarafların birlikte kuyumcuya giderek bahse konu ziynet eşyalarını bozdurdukları, bu duruma davacı kadının onay vermediğine dair dosyada herhangi bir delil bulunmadığından ispatlanamadığı gerekçesiyle ziynet alacağı talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairemizin 04.03.2019 tarihli ve 2018/3222 Esas, 2019/2070 Karar Sayılı kararı ile; düğünde takılan ziynet eşyalarının bozdurularak erkek adına bankada hesaba yatırıldığı, düğünde takılan ziynetlerin kadına ait olduğu, kadının ziynet eşyalarını geri istememek üzere erkeğe verdiğinin erkek tarafından ispatlanamadığı, ziynet alacağına ilişkin dava yönünden bilirkişi raporu alınıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle ziynet alacağının reddine karar verilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
3.Mahkemenin 12.03.2020 tarihli kararıyla ziynet alacağı davasının boşanma davasından tefriki ile ayrı bir esasa kaydına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; düğünde takılan ziynet eşyalarının bozdurularak erkek adına bankada hesaba yatırıldığı, düğünde takılan ziynetlerin kadına ait olduğu, kadının ziynet eşyalarını geri istememek üzere erkeğe verdiğinin erkek tarafından ispatlanamadığı, kadının ziynetleri rızası ile vermesinin erkeği iade yükümlülüğünden kurtarmayacağı, ziynetlerin geri almamak koşulu ile verildiğinin ispat yükünün davalı erkekte olduğu, davalı erkek tarafından bozdurulan ziynetlerin kadın tarafından geri almamak üzere verildiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle kadının ziynet alacağı talebinin kabulü ile 25 adet her biri 20 gram olan bilezik, 1 adet 45 gram set takımı, 1 adet 7 gram tam altın, 2 adet her biri 3,5 gram altın, 14 adet her biri 1,75 gram çeyrek altının davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde, toplam değeri olan 56.016,00 TL' nin 10.000.00 TL yönünden dava tarihinden, 46.016,00 TL yönünden ıslah tarihi olan 13.12.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili; bilirkişi raporunda 583,50 gram altının dava tarihinde değerinin 56,016,00 TL, güncel rapor tarihli ziynet değerinin 379,275,00 TL olduğunu, Mahkemenin dava tarihindeki altın kuru üzerinden davanın kabulüne karar vermesinin karar tarihinde ve güncel altın kuru arasındaki fahiş fark nedeniyle davacı kadını mağdur ettiğini, hüküm altına alınan parasal değer ile kadının altınlarının ancak onda birine tekabül ettiğini ileri sürerek kararın davacı kadın lehine bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; ziynet alacağı davasında ziynetlerin aynen iadesi yanında dava tarihindeki bedelinde talep edilmiş olduğu görülmekle; kabul edilen ziynet bedelinin dosya kapsamına uygun olarak belirlenip belirlenmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun’un 1 inci, 2 nci, 6 ncı, 220 inci, 222 nci, 226 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 6100 sayılı Kanun'un 176 ncı, 179 uncu ve 190 ıncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu ve özellikle davacı kadının gerek dava dilekçesinde, gerekse ıslah dilekçesinde aynen olmadığı takdirde dava tarihindeki bedelin talep edilmiş olduğu anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
27.02.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.