"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1827 E., 2022/1180 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Küçükçekmece 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/559 E., 2021/1071 K.
Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı banka ve davalı petrol şirketi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı banka ve davalı petrol şirketi vekili tarafından temyiz edilmiş olup incelemenin duruşmalı olarak yapılması davalı petrol şirketi vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 22.05.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davalı .... Vekili Avukat .. ile karşı taraf davacı ... vekili Avukat ... geldiler. Başka gelen olmadı. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 112 ada, 9 parselde kayıtlı, 1 nolu bağımsız bölümü davalılardan müvekkilinin eşi ...'in satın aldığı 02.05.2008 tarihinden beri taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığını, davalılardan ...'in müvekkilinin rızası dışında taşınmaz kaydına öncelikle davalılardan ... lehine 05.02.2016 tarihinde, daha sonra davalılardan Akbank T.A.Ş lehine 14.11.2016 tarihinde ipotek tesis ettirdiğini, ipotek tesisi sırasında müvekkilden muvafakatname alınmadığını, her iki şirketin de tacir olup basiretli bir tacir gibi davranmadığını, ipotek tesis belgelerinde davalılardan ...'in adresinin yazıldığını, davalılardan Akbank T.A.Ş tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatılan taşınmazın Küçükçekmece 2. İcra Müdürlüğünün 2017/2990 talimat sayılı dosyası ile satışına karar verildiğini belirterek teminatsız olarak satışın durdurulmasına, her iki şirket lehine tesis edilen ipoteklerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı banka vekili cevap dilekçesinde; banka ile kredili müşterilerinden ... San. Ve Tic. A.Ş. Arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını, dava dışı ... San.ve Tic.A.Ş'nin kullandığı Genel Kredi Sözleşmesinde, dava dışı ... San. Tic. A.Ş.ve ... ve davalılardan ...'ün "müşterek borçlu, müteselsil kefil" sıfatıyla imzası bulunduğunu, dava konusu taşınmaza farklı tarihlerde üç farklı aile konutu şerhi işlendiğini, bu kayıtlardan ikisinin pasif olup 23.11.2017 tarihli son kaydın da devam ettiğini, davacının taşınmazın ipotek verilmesine muvafakati bulunduğunu, bir önceki aile konutu şerhinin kredi kullanımından sadece üç gün öncesinde kaldırıldığını belirterek satışın durdurulmasına yönelik tedbir talebi ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın harçsız görülemeyeceğini, müvekkil şirketin taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığını bilmesinin mümkün olmadığını, taşınmazın tapu kaydında aile konutu olduğuna dair herhangi bir şerh bulunmadığını, ipotek resmi senedinde davacı ...' nin adresi ipotekli taşınmaz adresinden farklı olarak "... Mah. ... Bulvarı No:91 .../İstanbul" şeklinde gösterildiğini, şirket bakımından ipotek tesisi için ekspertiz incelemesi yapılması gibi bir zorunluluk bulunmadığını, uzun süreli ikamet edildiğine dair delil sunulmadığını, taşınmaz teslim belgesinde, .... isimli kişi "Gayrimenkulu ...'e sattığı için taşınmazı tahliye edeceğini" bildirdiğini, dava konusu taşınmazı davalı ...'in ....'den devraldığını belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı ... adına kayıtlı taşınmaz üzerine, davalı ... lehine 05.02.2016 tarihinde 875.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiği, sonrasında ise 3.kişi BP petrolleri yararına bankadan çekilen kredinin teminatı olarak, 14.11.2016 tarihinde 1. dereceden 2.500.000,00 TL miktarlı ipotek tesis edildiği, kredi borcunun ödenmemesi üzerine borçlulara hesap kat ihtarnamesi gönderildiği, verilen sürede ödeme yapılmaması üzerine, banka tarafından Küçükçekmece 2. İcra Müdürlügü'nün 2017/2990 E. sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığı, ipotek tesis tarihinde dava konusu taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunmasa bile, bu şerh açıklayıcı nitelikte bir şerh olup, şerhin bulunmaması, konutun, aile konutu olma niteliğini değiştirmeyeceği, taşınmazın 02.05.2008 yılında davalı ... tarafından satın alınarak o tarihten beri aile konutu olarak ikamet edilen bir taşınmaz olduğu, davacının ve davalı ...'ün başka taşınmazı bulunmadığı, davalıların, basiretli tacir gibi davranmadığı, ipotek konulması için davacının muvafakatinin alınmadığı, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka ve davalı petrol şirketi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı banka vekili istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu taşınmaza 14.11.2016 tarihine ipotek tesis edildiğini, aile konutu şerhinin ise 11.11.2016 tarihinde ipotekten üç gün önce kaldırıldığını, 23.11.2017 tarihinde yeniden aile konutu şerhi koydurulmasının iyi niyet göstergesi sayılamayacağını, davanın reddi gerektiğini ileri sürerek davanın kabulü yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı petrol şirketi vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararda kendileri yönünden gerekçe bulunmadığını, şirketin taşınmazın aile konutu olup olmadığına dair araştırma zorunluluğunun bulunmadığını, tapuda da buna dair şerh olmadığını, diğer davalı banka gibi değer tespiti yapmalarının gerekli olmadığından iyi niyet ve tapuya güven ilkesi gereği davanın reddi gerektiğini, ayrıca Petrol şirketi adına 875.000,00 TL'lik ipotek nedeniyle ücreti vekâletin de bu değer üzerinden hesaplanması gerektiğini ileri sürerek davanın kabulü ve vekâlet ücreti yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; somut olayda, davacı kadının aile konutu ile ilgili ipotek tesis edilirken açık muvafakatinin olmadığı, davalı banka ve petrol şirketi vekillerinin basiretli tüccar gibi davranıp bu konuda gerekli araştırmaları yapmadıklarından kanunun emredici hükmü gereği ipoteğin sonuç doğurmayacağı anlaşılmakla, Mahkeme kararının maddî gerçeğe, usul ve kanuna uygun olduğu, davalı banka ve petrol şirketinin lehlerine aile konutu niteliğindeki taşınmaz üzerine ipotek tesisi nedeniyle durumları ortak olduğundan kararın da ortak gerekçelendirildiğinden petrol şirketi yönünden hükümde gerekçe olmadığına dair itirazın yerinde olmadığına, banka ve petrol şirketi arasında zorunlu dava arkadaşlığı da olmadığı gerekçesiyle petrol şirketi vekilinin vekâlet ücreti yönünden istinaf talebinin kabulüne, tarafların vekâlet ücretlerinden sorumluluğu lehlerine tesis edilen ipoteğin miktarı ile orantılı olacağı, petrol şirketi lehine tesis edilen 875.000,00 TL'lik ipotek bedeli ile banka lehine tesis edilen 2.500.000,00 TL'lik ipotek bedeli dikkate alınarak banka vekâlet ücreti açısından istinaf kanun yoluna başvurmamış ise de şirket ve banka aleyhine İlk Derece Mahkemesince müştereken ve müteselsilen vekâlet ücretine hükmedilmesi yerinde görülmeyip ipotek bedelleri anılan davalılar açısından belirlenebilir olduğundan vekâlet ücretine yönelik hüküm tümden kaldırılarak bu hususta yeniden hüküm tesis edilmesine, davacı vekil ile temsil olunduğundan 875.000,00 TL ipotek bedeli yönünden AAÜT uyarınca 60.800,00 TL vekâlet ücretinin davalı Petrol şirketinden alınarak davacıya verilmesine, davacı vekil ile temsil olunduğundan İlk Derece Mahkemesince müştereken ve müteselsilen hükmedilen vekâlet ücretine ilişkin hükmün kaldırılması neticesinde banka açısından 2.500.000,00 TL ipotek bedeli yönünden AAÜT uyarınca 108.825,00 TL vekâlet ücretinin davalı bankadan alınarak davacıya verilmesine, davalı banka ve petrol şirketinin esasa yönelik istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka ve davalı petrol şirketi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı banka vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı petrol şirketi vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ipoteğin kaldırılması davasına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
Davalı petrol şirketi vekili temyiz dilekçesinde; davaya konu taşınmazın ipotek şerhiyle yükümlü olarak 13.09.2021 tarihinde cebri icra yoluyla üçüncü kişiye satıldığını belirtmiş ve dilekçe ekinde icra işlemlerine ilişkin belgeler sunmuştur. O halde, Mahkemece, dosyaya sunulan belgeler incelenerek, gerekirse ilgili dosyalar da getirtilerek ve bu şekilde toplanan tüm deliller dikkate alınmak suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamış ve hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,
Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL'lik vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı ....'ye verilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,22.05.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.