"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/424 E., 2022/1991 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 18. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/584 E., 2021/172 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; davalının öfke kontrol probleminin bulunduğunu, müvekkilinin öldürmeye teşebbüs ettiğini, davalının ortak çocuğu kaçırdığını, onu müvekkiline göstermediğini, müvekkilinin fiziksel ve sözlü şiddet, darp, küfür ve hakaretler ettiğini, tehdit edildiğini, sadakatsiz olduğunu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 80.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminata, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini adli yardımlı olarak talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçekleri yansıtmadığını, davacının kıskanç olduğunu, müvekkilini hırsızlıkla suçladığını, hakaretler ve tehditler ettiğini, saldırıp gömleğini yırttığını, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacının kusurlu olduğunu bu nedenlerle tarafların boşanmalarına, karşı yanın maddî taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin kadına ve annesine şiddet uyguladığı, küfür ettiği, incelenen ceza dosyaları ve tüm bu kapsamdan evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin davacı anneye verilmesine, ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, davacı kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili; kusur belirlemesi, tazminatlar ve iştirak nafakasına yönelik olarak istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, davalı erkek vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili; kusur belirlemesinin hatalı olduğu, davacı kadının dilekçelerinde ceza davasına delil olarak dayanmadığı, bu sebeple kusur belirlemesinde esas alınmaması gerektiği, kadının da kusurları olduğu, tazminatların ve iştirak nafakasının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kusur belirlemesi, tazminatlar ve iştirak nafakası yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına tazminat verilmesi şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakasının miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 ... maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine ve özellikle, davalı erkeğin kusurlu davranışları yanında, davacı kadınında davalı erkeğe şiddet uyguladığı ve küfür ettiği, belirlenen bu kusur durumuna göre de davalı erkeğin yine de ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.