"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/396 E., 2022/1094 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2016/820 E., 2018/804 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak yeniden bu yönden hüküm kurulmasına, davalı erkeğin diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı erkek ile ... süredir ruhen ve fikren anlaşamadıklarını, aile içerisinde sürekli tartışmalar yaşadıklarını, davalı erkeğin kırıcı hâl ve hareketler sergilediğini, şiddet uyguladığını, 4 yıldır da ayrı yaşadıklarını, davalı erkeğin kötü muamelelerinden dolayı ... 9. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2014/607 Esas sayılı dosyasında erkeğin 1.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırıldığını ileri sürerek; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, ortak çocuklardan her biri yararına ayrı ayrı 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davacı kadının son zamanlarda huzursuzluk çıkardığını, sürekli anne ve babasının yanına köye gittiğini, erkeğin herhangi bir kötü alışkanlığı olmadığını ileri sürerek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin, eşine fiziksel şiddet uyguladığı, ailesinin yanına taşındığı, orada çiftçilik yaptığı bu yüzden de eşini ve çocuklarını ihmâl ettiği, ... sürelerce evine gelmediği, ... 9. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2014/607 Esas sayılı dosyasında eşe yönelik şiddet ve kötü muamele ile tehdit suçundan hakkında açılan kamu davasında cezalandırılmasına karar verildiği, böylelikle davalı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tam kusurlu olduğundan bahisle, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar ile babaları arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuklardan her biri yararına ayrı ayrı dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, davacı kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir nafakası, kararın kesinleşmesinden itibaren aynı miktar üzerinden yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi ve aleyhine hükmedilen nafakalar yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince belirlenen kusurlu davranışların gerçekleştiği, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesi ile velâyeti anneye verilen çocuklar yararına tedbir nafakası bağlanmasında isabetsizlik bulunmadığı, nafakaların miktarının hukuka uygun olduğu, ortak çocuklardan Ekin'in istinaf aşamasında 05.07.2021 tarihinde ergin olduğu ve ortak çocuklar yararına iştirak nafakasına hükmedilmişse de nafaka başlangıç tarihinin dava tarihi olarak belirlenmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, davalı erkeğin ortak çocuk Hazal'ın iştirak nafakası ile ortak çocuk Ekin'in tedbir ve iştirak nafakasına yönelik istinaf taleplerinin kısmen kabulüyle kararın bu yönlere ilişkin kısımlarının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulması suretiyle ortak çocuk Hazal yararına dava tarihinden hükmün kesinleşmesine kadar 300,00 TL tedbir nafakası ile hükmün kesinleşmesinden sonra 300,00 TL iştirak nafakasına, ortak çocuk Ekin lehine ergin olduğu 05.07.2021 tarihine kadar geçerli 300,00 TL tedbir nafakası ödenmesine, iştirak nafakası konusunda karar verilmesine yer olmadığına, davalı erkeğin diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; tarafların boşanmalarını gerektirecek bir kusurun dosya kapsamında ispatlanamadığını, davalı erkeğin ailesinin geçimini sağlamak amacıyla köye gittiğini, sonra hayvanları satarak İstanbul'a döndükten sonra dükkan açtığını, tanık beyanlarının İlk Derece Mahkemesince değerlendirilmediğini, aile terapistine sevk edilmediklerini, kusuru olmamasına rağmen boşanma kararı verilmesi ile aleyhine nafakaya hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek; kararın kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi ve aleyhine hükmedilen nafakalar yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü ile kadın ve ortak çocuklar yararına nafakaya hükmedilmesine ilişkin şartların gerçekleşip gerçekleşmediği ile nafakaların miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 175 ... maddesi, 182 nci maddesi, 327 ... maddesi, 328 ... maddesi, 330 uncu maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ... maddesi ile 371 ... maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.