"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/238 E., 2022/1937 K.
KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden kısmen esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 12. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/402 E., 2020/544 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüyle kararın kaldırılarak yetki itirazının incelenerek sonuca bağlanmak üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın feragat nedeniyle reddine, karşı dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüyle kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İkinci gönderme kararı sonrasında İlk Derece Mahkemesince mahkemenin yetkisizliğine, yetkili mahkemece yapılan yargılama sonunda ise asıl davanın feragat nedeniyle reddine, karşı davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine karar verilmiştir.
Kararın davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüyle kararın kaldırılarak kısmen yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının evliliklerinin ilk günlerinden itibaren davalının aşırı kıskanç tavırları nedeniyle sorun yaşamaya başladıklarını, 2008 yılında erkeğin çalıştığı işyeri kapanınca, daha az geliri olan bir işe girmek zorunda kaldığını, ekonomik sıkıntılar nedeni ile tarafların tartışmaya başladıklarını, güvensizlik sorunu yaşadıklarını, kadın da çalıştığı halde parasını paylaşmadığını, 2014 yılının Mart ayında evde çıkan tartışma sonrası kadının erkeğin üzerine yürümesi üzerine erkeğin kadını iterek, daha sonra konuşalım dediğini, ancak kadının şikayeti üzerine 3 ... evden uzaklaştırma aldığını, bu olaydan sonra tarafların bir daha görüşmediklerini, erkeğin ailesinin yanına yerleştiğini, evliliğin fiilen bittiğini ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarunca tarafların boşanmalarına, erkek lehine 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap, karşı dava ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; erkeğin kadına ve ortak çocuklara şiddet uyguladığını, evliliğin başından beri agresif yapıda olduğunu, verdiği sözleri tutmadığını, uzaklaştırma kararından sonra dinginleşeceği yere daha da öfkelendiğini ileri sürerek öncelikle mahkemenin yetkisiz olması nedeniyle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili Bursa Aile Mahkemesine gönderilmesine, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Sinem' in velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 11.10.2016 tarih ve 2014/263 Esas, 2016/583 Karar sayılı kararı ile; mahkemenin yetkili olması nedeniyle kadının yetki itirazının ön inceleme duruşmasında reddine karar verilerek taraflar arasında evliliğin ilk günlerinden itibaren sorunlar yaşandığı, erkeğin kadına tehdit ve hakarette bulunduğu, şiddet uyguladığı, başka kadınlarla eşini aldattığı, evlilik birliğinin gerektirdiği sorumluluk duygusunu taşımadığı, ailesine bakmadığı yönünde yapılan belirleme ile davacı-karşı davalı erkeğin boşanmaya neden olaylarda tam kusurlu olduğundan bahisle erkeğin 15.10.2014 tarihli dilekçesi ile davadan feragat etmesi nedeniyle asıl davanın feragat nedeniyle reddine, karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Sinem karar tarihi itibariyle ergin olduğundan velâyeti hususunda karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuk sinem yararına 250,00 TL tedbir ve 500,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesine, kadın lehine 25.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin birinci Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili erkeğin reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminat ve nafakalar yönünden, davalı-karşı davacı kadın vekili ise yetki itirazının reddi, tazminatlar ve nafakaların miktarı ile ergin çocuk Gizem lehine nafakaya hükmedilmemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 10.03.2017 tarih ve 2017/275 Esas, 2017/299 Karar sayılı kararı ile; İlk Derece Mahkemesince davalı-karşı davacı kadının yetki itirazının ön sorun olarak incelenmeden, davacı-karşı davalı erkeğin ikametgah adresinin Akdağmadeni olması nedeniyle kadının yetki itirazının reddine karar verilmiş olmasının hatalı olduğundan bahisle davalı-karşı davacı kadının istinaf itirazının kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, taraflara yetki konusundaki delillerini göstermeye imkan tanınarak delillerin değerlendirilmesinden sonra sonucuna göre bir karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin İkinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 11.09.2018 tarihli ve 2017/229 esas, 2018/467 Karar sayılı kararıyla; erkeğin davasından feragat ettiği, kadının davasının ise konusunun kalmadığından bahisle asıl davanın feragat nedeniyle reddine, karşı dava hakkında ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin İkinci Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili, yetki itirazı hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi, boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 08.07.2019 tarih ve 2018/3154 Esas, 2019/1231 Karar sayılı kararı ile; İlk Derece Mahkemesince davalı-karşı davacı kadının yetki itirazına ilişkin deliller toplandığı halde bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması ile kadının boşanma davasında işin esasına girilmeden davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, davalı-karşı davalı kadın vekilinin istinaf talebinin kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının tamamının kaldırılmasına, açıklanan hususlara riayet edilmesi suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Üçüncü Kararı
İlk Derece Mahkemesinin (Akdağmadeni Asliye Hukuk Mahkemesi) 23.06.2020 tarihli ve 2019/191 Esas, 2020/62 Karar sayılı kararıyla; toplanan delillerden ve dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden davacı-karşı davalı erkeğin Bursa'da ikamet ettiği, zaman zaman kısa süreliğine olacak şekilde Akdağmadeni'ne geldiği böylelikle Bursa'da ikamet ettiğinin sabit olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine, talep halinde dosyanın Bursa Nöbetçi Aile Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş, dosya talep ile Bursa Nöbetçi Aile Mahkemesine gönderilmekle, Bursa 12. Aile Mahkemesi'nin 2020/402 Esas numarasına kaydedilmiştir. Bursa 12. Aile Mahkemesi'nin 24.11.2020 tarihli ve 2020/402 Esas, 2020/544 Karar sayılı kararıyla; asıl davanın feragat nedeniyle reddine, davacı-karşı davalı erkeğin kadına sürekli şiddet uyguladığı, müşterek çocuklara da şiddet uyguladığı, kadını ve müşterek çocukları ölümle tehdit ettiği, ortak çocuklardan Gizem'in aile içi yaşanan bu olaylardan dolayı intihara teşebbüs ettiği, erkeğin evin maddî ve manevî geçimiyle de ilgilenmediği, eşine karşı ... sarsıcı hareketlerinin bulunduğu ve tüm bunların kadın için artık çekilmez hale geldiği kanaati ile evlilik birliğin,n temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğundan bahisle karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Sinem ergin olduğundan velâyeti ve iştirak nafakası konusunda karar verilmesine yer olmadığına, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Sinem için hükmedilen aylık 250,00 TL tedbir nafakasının çocuğun ergin olduğu tarihe kadar devamına, ergin olduğu tarih itibariyle tedbir nafakasının kaldırılmasına, kadın yararına 25.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının düşük olduğunu belirterek kararın tazminat miktarları yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 17.10.2022 tarihli ve 2021/238 Esas, 2022/1937 Karar sayılı kararıyla; tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen kişilik hakları ile mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı ve hakkaniyet ilkesi gereğince kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarının az olduğu gerekçesiyle kadının tazminatların miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüyle İlk derece Mahkemesi kararının bu yönlere ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulması suretiyle kadın lehine 50.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; evliliğin 20 yılı ... sürdüğü, erkeğin boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecesi de göz önüne alındığında kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğunu ileri sürerek kararın maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davası neticesinde kusuru bulunmayan davalı-karşı davacı kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının hakkaniyet ilkesine uygun olacak şekilde belirlenip belirlenmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ... maddesi ile 371 ... maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 ... maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- karşı davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.