Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11196 E. 2023/1965 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Çocuğun velayetinin annede olduğu durumda, annenin talebiyle çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilip değiştirilemeyeceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun üstün yararı ve velayet hakkı tevdi edilen annenin bu yetkisini kullanması gözetilerek, çocuğun soyadının annenin soyadıyla değiştirilmesi talebinin kabulüne dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1188 E., 2022/1556 K.

DAVA TARİHİ : 09.05.2018

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Anadolu 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/130 E., 2020/273 K.

Taraflar arasındaki çocuğun annenin soyadını kullanmasına izin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı asıl dava dilekçesinde ve davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; 21.06.2015 doğumlu ... ... ...'ın velâyetinin resmiyette kendisinde olduğunu, nikahsız eş baba ...'ın çocuğu sadece nüfusta tanıdığını, kişisel ilişki belirlenmiş olmasına rağmen oğlu ile iletişim kurmadığını, ...'ın kendisinden önce nikahsız eşinden 3 çocuğu bulunduğunu, bu çocukların annelerinin vefat ettiğini, ...'ın yabancı bir kadınla yine nikahsız bir şekilde yaşayıp çocuklarına baktırdığını, geçen yıl görüşmek için geldiğinde oğlunun babasını tanımadığını, kendi ailesiyle yaşadığı dayısına baba dediğini, oğlunun küçük olması ve babası olan insanın evladını hiç bir şekilde umursamaması ve ilgisizliğini göz önüne alarak oğlunun ilerleyen yaşlarında psikolojik problemlerle baş edemeyeceğini düşündüğünden oğlunu kendi nüfusuna geçirmek istediğini, ortak çocuğun henüz 3 yaşında olduğunu, gelecekte kreş ve okul ortamında annesi ile soyadının farklı olmasından dolayı zorluklar yaşayabileceğini, babanın saldırgan bir tavrı olduğunu, çocukla maddî manevî ilgilenmediğini belirterek, çocuğun soyadının annenin soyadı olan "..." olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ortak çocukları olan ... ... ...'ın annesi olan davacıyla birlikte yaşadığını, taraflar ayrı yaşamaya başladıktan sonra müvekkilinin düzenli aralıklarla gidip oğlunu gördüğünü ve onunla ilgilendiğini, bu süreçte müvekkilinin başka kadınlarla gönül ilişkisi kurmasını hazmedemeyen davacının müvekkilini telefonla arayarak ve mesajlar yazarak sürekli tahrik etmeye çalıştığını ve çocuğunu göstermemeye başladığını, bu tahrikler sonucunda müvekkili ile aralarında karşılıklı küfürleşme ve hakaretler olduğu zaman, davacının müvekkili hakkında şikayette bulunduğunu, bu durumun defalarca kez yaşandığını, davacının müvekkili hakkında şikayette bulunması sonucunda hakkında uzaklaştırma kararı verildiğini bu karar ile müvekkilinin davacıya yaklaşması ve müşterek çocukla kişisel ilişki kurmasının engellendiğini, söz konusu karardan sonra müvekkilinin çocuğunu görmeye gidemediğini ve çocuğuyla ilgilenmesinin mahkeme kararıyla kısıtlandığını, müvekkilinin ne zaman çocuğunu görmek istese, davacının bunu engelleyip kavga çıkardığını ve ardından karakola giderek müvekkilinden şikayetçi olduğunu, bununla ilgili ceza dosyası bulunduğunu, belirterek davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenen tanıklar dosyada mevcut uzman raporu, çocuğun menfaati doğrultusunda müşterek çocuğun velâyetinin annede bulunduğu uzman raporunda da belirtildiği üzere çocuğun anne ile yaşadığı, resmi işlemlerin anne tarafından yürütüldüğü, bu hususun davacının ve çocuğun yaşamını zorlaştırdığı, çocuğun soyadının değiştirilmesinin çocuğun menfaatine olduğu gerekçesi ile davacının davasının kabulüne, velâyeti davacı annede bulunan ortak çocuk ... ... ...'ın, "..." soyadının, "..." soyismi ile DEĞİŞTİRİLMESİNE karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın babalık haklarına engel olur mahiyette olduğu, davacı kadının şahsi kin ve nefreti ile hareket ettiği aralarında ceza davasına konu olayların olduğu bu dosyalar getirtilmeden eksik inceleme ile karar verildiği, annenin çocukla baba arasındaki bağları koparmaya çalıştığını belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince Asliye Ceza Mahkemesi dosyası celp edilmeden karar verilmiş ise de, dosyanın celp edilmemesinin esasa etkili olmadığı, çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesi halinde çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ispat edilemediği gibi, çocuğun soyadının annenin soyadı olarak değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği, velâyet hakkı tevdi edilen annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velâyet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğu, Anayasa Mahkemesinin benzer olaylarda verdiği hak ihlaline ilişkin kararları da gözetilerek, davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın babalık haklarına engellediği, davacının müvekkilinin başka kadınlarla ilişkisini hazmedemediğinden hakaretler edip kendisini kışkırttığını, ortak çocuğu göstermek istemediğini, aralarında bu olaylara konu ceza dosyalarının olduğunu, mahkemece bu durumun ve ceza dosyalarının değerlendirilmediğini, eksik inceleme ile karar verildiğini, koruma kararları sebebi ile çocuğunu göremediğini, keyfi olarak ilgilenmemesinin söz konusu olmadığını, davacı kadının mevcut soyadının zorluklara neden olduğunu ispatlayamadığını davanın reddi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tarafından açılan çocuğun annenin soyadını kullanmasına izin davasında, haklı sebebin varlığı ve küçüğün üstün yararının gerçekleşip gerçekleşmediği, davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 10 uncu, 20 nci maddesi, 41 inci maddesi ile 90 ıncı maddesi. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, 11 Nolu Protokol ile Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 Nolu Protokol 5 inci maddesi. Anayasa Mahkemesi'nin 8.12.2011 tarihli ve 2010/119 esas, 2011/165 karar sayılı iptal kararı. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 3 üncü ve 12 nci maddeleri, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.