Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11201 E. 2023/2449 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin sarsılmasında davalı erkeğin kusurlu olup olmadığı, boşanma davasının kabulü ve davacı kadın lehine yoksulluk nafakası takdiri.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamına göre, evlilik birliğinin sarsılmasında tarafların eşit kusurlu olduğunun tespit edilmesi ve davacı kadının boşanma sonucunda yoksulluğa düşeceğinin belirlenmesi karşısında, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/950 E., 2022/1782 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Marmaris 3. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/161 E., 2020/313 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların arasında evlendikleri günden itibaren sorunlar yaşandığını, davalının her olayı tartışma ve kavga konusu haline getirdiğini, hakaret ettiğini, müvekkilinin doğum öncesi ve sonrası gerekli hiçbir ihtiyacını karşılamadığını, müvekkilini darp ettiğini, parası olmadığını beyan eden davalının barlarda eğlenerek kendi yaşam şartlarını bozmadığını ancak bu esnada müşterek çocuğun ihtiyaçlarını umursamadığını, davalının müşterek konutun ... kilidini değiştirdiğini, bu sebeple müvekkilinin beş aya yakın bir süre eve girmesini engellediğini, kişisel eşyalarını dahi almasına engel olduğunu belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faiziyle birlikte 10.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini, davacının yemek yapma, ev temizleme ve diğer kadınlık görevlerini yapma konusunda büyük problemleri bulunduğunu, davacının kendi iradesi ile müşterek konutu terkederek annesinin yanına gittiğini, kusurlu olanın davacı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 20.09.2018 tarih ve 2017/381 Esas, 2018/621 Karar sayılı kararı ile davalının kusuru ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından davasının reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 09.06.2020 tarih ve 2019/506 Esas, 2020/553 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının istinaf denetimine elverişli şekilde gerekçe içermediği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun sair yönleri incelenmeksizin kabulü ile kararın kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların birbirlerine karşılıklı olarak hakaret ettikleri, davacının müşterek evi terk ettiği, davalının da eş ve çocuğunun ihtiyaçlarını karşılamadığı, evlilik birliğinin sarsılmasında tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk için dava tarihinden itibaren aylık 250,00 TL tedbir nafakasına bu nafakanın karar tarihinden itbaren aylık 500,00 TL'ye yükseltilmesine ve kararın kesinleşmesinden sonra iştirak nafakası olarak devamına, kadın lehine aylık 500,00 TL tedbir nafakasına ve taraflar eşit kusurlu olup boşanmakla kadının yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, davacının maddî ve manevî tazminat taleplerinin yasal koşulları oluşmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; davacı kadının tamamen kusurlu olduğunu, davasının reddinin gerektiğini, kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesi şartlarının oluşmadığını belirterek davanın kabulü, kusur belirlemesi ve yoksulluk nafakası yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde de ileri sürdüğü sebeplerle davanın kabulü, kusur belirlemesi ve yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlilik birliğinin sarsılmasında davalı erkeğin kusurlu olup olmadığı, kadının davasının kabulü ve kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve yoksulluk nafakasını miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 ... maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.