Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11213 E. 2023/2110 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında, boşanmaya sebep olan kusurun kimde olduğu, nafakaya ve tazminata hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarlarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları dikkate alınarak, yerel mahkemenin boşanmaya, nafaka ve tazminata ilişkin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1523 E., 2022/2383 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Korkuteli 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2019/1629 E., 2021/241 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının ikinci çocukları 10 günlük iken adam öldürme suçundan cezaevine girdiğini 2012 yılına kadar 20 yıl cezaevinde kaldığını, davalının cezaevinde kaldığı süre boyunca ve ceza evinden çıktıktan sonra birlik görevlerini yerine getirmediğini, davalının eşine şiddet uygulamaya başladığını, daha sonra davalının kendisine yeni bir hayat kuracağını beyan ederek evden ayrıldığını, çocuklarını arayıp sormadığını, onlarla iletişime geçmediğini belirterek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, davacı lehine 300.000,00 TL maddî tazminat, 300.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini, Korkuteli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/231 Esas, 2019/235 Karar sayılı dosyasında belirlenen 400,00 TL tedbir nafakasının 1.000,00 TL'ye çıkarılarak kesin hükümle yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ceza evinde kaldığı süre içerisinde boncuktan el ürünleri yaparak sattığını, satıştan elde ettiği geliri eşine verdiğini, davacının müvekkilini evden kovduğunu, müvekkilinin hiçbir kusuru olmadığını davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının 20 yıl cezaevinde kaldığı ve 2012 yılında tahliye olduğu, tahliye olduktan sonra davacı ile bir süre birarada yaşamalarına rağmen bilahare davalının iş bulmak için evden ayrıldığı ve yaklaşık 7 yıldır tarafların ayrı yaşadığı, davacının 20 yıl cezaevinde kalan davalıyı beklediği, davalının ise cezaevinden çıktıktan bir süre sonra evi terk ettiği ve eşi ve çocukları ile ilgilenmediği, tarafların ... süredir ayrı yaşadıkları da nazara alındığında evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, davalı erkeğin evi, eşi ve çocukları ile ilgilenmeyerek kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, davacı kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddî ve 9.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı kadın yararın hükmedilen nafaka ve tazminatların miktarına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur.

2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesine, kadın yararına hükmedilen nafaka ve tazminatlara yönelik istinaf talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin boşanmaya neden olan kusuru kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı, bu bakımdan, olayda davacı kadın yararına manevî tazminata hükmedilmesini gerektiren bir sebep bulunmadığı, o halde, davacı kadının manevî tazminat talebinin reddi gerektiği, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî tazminat miktarı ile yoksulluk nafakasının miktarı az olduğu gerekçesi ile davacı kadın vekilinin; kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî tazminatın miktarına yönelik davalı erkeğin kadın yararına hükmolunan manevî tazminata yönelik istinaf talebinin kabulü ile; ilgili bentlerin kaldırılmasına davacı kadının yararına aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası, 50.000,00 TL maddî tazminat ödenmesine, kadının manevî tazminat talebinin reddine, taraf vekillerinin sair istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkil yararına hükmedilen maddî tazminatın miktarının yetersiz olduğunu ve manevî tazminatın reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın maddî tazminatın miktarı ile manevî tazminatın reddi yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; mahkemece belirlenen kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, maddî tazminat miktarının fahiş olduğunu ve usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kusur belirlemesi ve maddî tazminat miktarı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın tanıklarının beyanlarına itibar edilip edilmeyeceği, kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminata hükmedilmesi yasal koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, vekâlet ücretinin karar tarihi itibariyle miktar yönünden ... hesaplanıp hesaplanmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 ... maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekilleri tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.