Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11342 E. 2023/2128 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsıldıysa kusurun kimde olduğu ve erkeğin boşanma talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller ve toplanan kanıtlar değerlendirildiğinde, davacı erkeğin dava dışı ilişkisi ve aileye karşı sorumluluklarını yerine getirmemesi nedeniyle boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olduğu, davalı kadına ise kusur atfedilemeyeceği kanaatine varılarak, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/178 E., 2022/943 K.

DAVA TARİHİ : 27.05.2020

KARAR : Kabul, yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/120 E., 2021/710 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kadının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine, erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Silvan ilçesinde ikamet ediyor iken, davalı kadının isteği ile Diyarbakır iline yerleştiklerini, ekonomik olarak yaşadığı zorluk sebebiyle Silvan’a dönme isteğinin kadın tarafından olumlu karşılanmadığını, kadının ailesi vasıtasıyla tehdit edildiğini, tarafların arasıda evlilik birliğinin temeli olan karşılıklı sadakat, ..., sevgi ile saygı kalmadığını, eşler arasında oluşan şiddetli geçimsizlik nedeniyle kadının baskısıyla evi terk ettiğini, Silvan’a tek başına dönmek zorunda kaldığını, tarafların sekiz yıldır ayrı yaşadıklarını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın cevap dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, erkeğin evi terk ettiğini, kendilerine bakmadığını, başka bir kadınla gayriresmi birliktelik yaşadığını ve bu birlikteliğinden de çocuklarının olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin sadakatsiz olduğunu , başkaca kadından çocuk sahibi olduğunu belirterek aile kurumunda olması gereken saygı, sevgi, hoşgörü ve sadakat yükümlülüğünün ortadan kalktığı kanaatine varılarak davanın kabulüne ve tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflarca istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesine ve hükmedilen iştirak nafakasına yönelik kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı kadın istinaf başvuru dilekçesinde özetle, hükmün tamamı yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Toplanan delillerden, davacı kocanın dava dışı bir kadın ile gayri resmi birliktelik yaşadığı ve ailesine bakmadığı, boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğu, kadına ise atfı kabil bir kusurun varlığının ispat edilemediği belirtilerek kadının istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) ... alt bendi gereğince kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle; erkeğin davasının reddine ve çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 300,00 TL tedbir nafakasına, erkeğin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek tarafların yaklaşık olarak 15 yıldır ayrı yaşadıklarını, ayrılığın temel sebebinin davalı ve ailesinin olduğunu, dinlenen tanıklarla ispat edildiğini, kadının itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu belirterek hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 ..., 176 ncı, 182 nci, 327 nci, 328 ..., 330 uncu ve 336 ncı maddeleri; 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu, 370 ... ve 371 ... maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci, 51 ..., 52 nci ve 58 ... maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.