Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11415 E. 2023/2510 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasının ölümle sona ermesi üzerine açılan davada, sağ kalan eşin kusurunun tespiti, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin mirasçılara yükletilip yükletilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespit edilmesi ve bu çerçevede ölen eşin mirasçıları aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/935 E., 2022/1584 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü - yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara ... 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/31 E., 2021/159 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davacı-karşı davalı erkek vekili ve davalı-karşı davacı kadın mirasçıları kayyımı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 ... maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı-karşı davacı kadın mirasçıları kayyımı tarafından adli yardım talepli olarak temyiz edildiği, bu sebeple de temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin yatırılmadığı belirlenmiştir.

Adli yardım, temyiz yoluna başvuru sırasında talep edilmekle; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, adli yardım talebini inceleme görevi Yargıtaya aittir.

Adli yardım, 6100 sayılı Kanun’un 334 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan maddelere göre gerçek kişiler ile kamuya yararlı dernek ve vakıfların yararlanabileceği adli yardımın şartları, ödeme gücünden yoksun olma ve talebin açıkça dayanaktan yoksun olmamasıdır. Adli yardım talebinde bulunan gerçek kişi veya tüzel kişinin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri de mahkemeye ibraz etmesi gerekir. Adli yardım talebinde bulunanın ödeme gücünden yoksun olup olmadığı, bu belgeler incelenerek belirlenecektir.

Bu açıklamalar ışığında adli yardım talebinde bulunan tarafın, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken temyiz yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşıldığından, adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek vekili ve davalı-karşı davacı kadın mirasçıları kayyımı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında son 6-7 yıldır kötü ve ... kırıcı davranışların yaşandığını, davalı kadının aldığı maaşın tamamını kredi kullanarak araç ve gayrimenkul aldığını, müvekkiline karşı sürekli manevî baskı, şiddet uyguladığını, davalı kadının kasten yaralama suçu nedeniyle ceza aldığını, 2013 yılında Sincan 1. Aile Mahkemesinin 2013/629 Esas sayılı dosyasında müvekkilinin boşanma davası açtığını, daha sonra ailelerin araya girmesiyle feragat ettiğini, davalı kadının müvekkiline son zamanlarda başka kadınlar ile beraber olduğuna ilişkin iftira attığını, hakaret ettiğini, son olarak iki ... önce davalı kadının müvekkilini 02.30'da uyandırarak tartışmaya başladığını, tartışma neticesinde müvekkilin yüzünü çizmek suretiyle yaraladığını, müvekkilin bu olaydan sonra evden ayrıldığını ve tarafların bir araya gelmediğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili süresinde verdiği cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı erkeğin evliliklerinin ilk yıllarında işsiz olduğunu bu nedenle evin ihtiyaçlarını müvekkilin üstlenmek durumunda kaldığını, davacı erkeğin sürekli ortak konutu terk ettiğini, müvekkilini darp ettiğini, 2009 yılında ilk kez evi terk edip ve 3-4 ... boyunca eve gelmediğini, daha sonra bir şey olmamış gibi eve geldiğini, 2010 yılında davacı erkeğin ev satın aldığını ve bu evi annesinin üzerine yaptığını, 2015 yılında davacı erkek ile anne ve babası müvekkilini evden kovduğunu, 2015 yılı Haziran ayında hakaret ve baskılara daha fazla dayanamayan müvekkilinin kendi bütçesine göre ev almaya karar verdiğini, davacı erkeğin "benim kredi çekme durumum yok, tüm krediyi sen çek" diyerek tüm krediyi müvekkiline çektirdiğini, müvekkilini 400.000,00 TL borcun altına soktuğunu savunarak ve iddia ederek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı-karşı davacı kadının 11.09.2018 tarihinde vefat ettiği, evlilik birliği ölüm ile sona erdiğinden karşılıklı boşanma davalarının konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına; davalı-karşı davacı kadının mirasçılarına atanan kayyımın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 181 ... maddesi uyarınca kusur yönünden davaya devam edilmesine dair beyanı sonrasında tarafların delillerinin kusur belirlemesi bakımından toplandığı; kadının eşini darp ettiği; erkeğin ise evi sık sık terk ettiği, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, evin maddî geçimiyle ilgilenmediği; tarafların boşanmaya yol açan olaylarda eşit kusurlu oldukları anlaşılmakla eşit kusurlu olduklarının tespitine; asıl davada alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcından davacı-karşı davalı erkek tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 23,40 TL harcın davalı-karşı davacı kadın mirasçılardan alınarak hazineye irat kaydına; davacı-karşı davalı erkek tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç ile 35,90 TL başvuru harcından ibaret toplam 71,80 TL harcın mirasçılardan alınarak davacı-karşı davalı erkeğe verilmesine; davacı-karşı davalı erkek tarafından yapılan 765,00 TL yargılama giderinin mirasçılardan alınarak davacı-karşı davalı erkeğe verilmesine; davacı-karşı davalı erkek kendisini vekil marifeti ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte olan ...Ü.T. gereğince 4.080,00 TL velâlet ücretinin mirasçılardan alınarak davalı-karşı davacı erkeğe verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili ve davalı-karşı davacı kadın mirasçıları kayyımı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, kadın eşin kusurlu olduğunu, müvekkilinin kusursuz olduğunu belirterek; kusur belirlemesi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-karşı davacı kadın mirasçıları kayyımı istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, erkek eşin ağır kusurlu olduğunu, mirasçılar ... olduğu için taraflarına borç yüklenemeyeceğini, küçüklere yüklenen yargılama gideri ve velâlet ücretinin kaldırılması gerektiğini belirterek; kusur belirlemesi, yargılama giderleri ve velâlet ücreti yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince ölen eş ve sağ kalan eşe yüklenen ve gerçekleşen kusurlu davranışların yanı sıra, erkeğin ayrıca eşine "şizo, sizofren" demek sureti ile hakaret ettiği ve boşanmayı sağlayacak ölçüde kusurunun bulunduğu; 4721 sayılı Kanun'un 181 ... maddesinde açıkça belirtildiği üzere; sadece sağ kalan eşin evlilik birliğinin sarsılmasına yol açacak kusurunun bulunup bulunmadığının tespiti ile yetinilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek, hükümde ölen eşin kusurunun da belirtilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kayyımın kusur belirlemesine yönelik istinaf isteminin kısmen kabulüne, kusurun düzeltilmesine, sağ kalan eşin kusuruna ilişkin olarak yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca evlilik birliğinin sarsılmasına yol açan olaylarda, sağ kalan davacı-karşı davalı erkeğin de kusurunun bulunduğunun tespitine karar verilmiş; davacı-karşı davalı erkeğin istinaf talepleri ile kayyımın sair istinaf talepleri esastan reddedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili ve davalı-karşı davacı kadın mirasçıları kayyımı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilinin istinaf başvurusunun esastan reddinin hatalı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi yönünden bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın mirasçıları kayyımı temyiz dilekçesinde özetle; mirasçıların istinaf başvurusunun kısmen esastan reddinin hatalı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, yargılama giderleri ve velâlet ücreti yönünden bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kusur belirlemesi, davalı-karşı davacı kadın eşin mirasçıları yönünden yargılama giderleri ve velâlet ücreti hükümlerinde aykırılık bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 181 ... maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ... maddesi, 371 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine ve özellikle Bölge Adliye Mahkemesince sağ kalan erkek eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine karar verildiğinin ve bu çerçevede davalı-karşı davacı kadın eşin mirasçıları aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin yerinde olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek vekilince ve davalı-karşı davacı kadın mirasçılarının kayyımı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Nuray'a yükletilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Bülent'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.