Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11449 E. 2023/2879 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı-davacı kadının zina nedeniyle açtığı birleşen boşanma davasının, mahkemece evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle karara bağlanmasının doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davalı-davacı kadının zina iddiasını karar gerekçesinde hiç değerlendirmeden, birleşen boşanma davasını evlilik birliğinin temelinden sarsılması gerekçesiyle kabul etmesi, Anayasa'nın 141. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 297. maddesindeki gerekçeli karar verme ilkesine ve hukuki dinlenilme hakkına aykırı olduğundan karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1339 E., 2022/1395 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gümüşhane Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/56 E., 2022/347 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davaları ve davalı-davacı kadın vekili tarafından açılan birleşen boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek dava dilekçesinde; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına ve erkek lehine boşanmanın fer'îlerine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-davacı kadın cevap ve karşı dava dilekçesinde; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, kadın lehine boşanmanın fer'îlerine ve talep edilen ziynet alacağının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın tarafından açılan ziynet alacağı davası 17.05.2022 tarihli duruşmada tefrik edilmiştir.

3.Davalı-davacı kadın birleşen dava dilekçesinde; tarafların zina hukuki nedeniyle boşanmalarına ve kadın lehine boşanmanın fer'îlerine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatın devamı taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı ve boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşine ağır hakaretler eden kadın ile güven sarsıcı davranan ve ailesinin müdahalelerine sessiz kalan erkeğin eşit kusurlu olduğu, taraflar lehine tazminatlara hükmedilebilmesinin yasal koşullarının bulunmadığı ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile; erkeğin davasının, kadının karşı davasının ve kadının birleşen davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca boşanmalarına, kadının maddî ve manevî tazminat talebi ile erkeğin manevî tazminat talebinin reddine ve kadın için aylık 300,00 TL tedbir nafakası ile 500,00 TL yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davalı-davacı kadın vekili süresi içinde sunduğu 13.07.2022 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin zina yaptığını, birleşen davanın kabulünün ve erkeğin davasının reddinin gerektiğini, kusur belirlemesinin yanlış yapıldığını, kadının tazminat taleplerinin kabul edilmemesinin doğru olmadığını ve nafakaların miktarının az olduğunu belirterek; erkeğin boşanma davasının kabulü, kadının birleşen boşanma davasındaki hüküm, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar ve nafakalar yönünden istinafa başvurmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili 22.07.2022 tarihli beyan dilekçesinde özetle; tarafların talepleri doğrultusunda boşanmalarına karar verilmesi doğru olmuşsa da kusur belirlemesinin hatalı olduğunu ve kadının tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı-davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı-davacı kadın vekili süresi içinde sunduğu 16.11.2022 tarihli temyiz dilekçesinde özetle; tarafların talepleri doğrultusunda boşanmalarına karar verilmesi doğru olmuşsa da kusur belirlemesinin hatalı olduğunu ve kadının tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek; kusur belirlemesi ve reddedilen tazminatlar yönünden temyize başvurmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili 22.11.2022 tarihli temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin zina yaptığını, birleşen davanın kabulünün ve erkeğin davasının reddinin gerektiğini, kusur belirlemesinin yanlış yapıldığını, kadının tazminat taleplerinin kabul edilmemesinin doğru olmadığını ve nafakaların miktarının az olduğunu belirterek; erkeğin boşanma davasının kabulü, kadının birleşen boşanma davasındaki hüküm, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar ve nafakalar yönünden temyize başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı-davacı kadının birleşen boşanma davası zina hukuki nedenine dayanmakla, mahkemece birleşen boşanma davasının evlilik birliğinin temelinden sarsılması davası olarak ele alınıp bu sebeple boşanma hükmünün kurulmasının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

Anayasa'nın 141 inci maddesinin üçüncü fıkrası. 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 Sayılı Kanun) 26 ncı maddesinin birinci fıkrası, 27 nci maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendi, 297 nci maddesinin ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Somut uyuşmazlıkta, davalı-davacı kadının birleşen boşanma davası zina hukuksal sebebine dayanmaktadır. İlk Derece Mahkemesi kararının başlık bölümünde birleşen davanın "zina" hukuksal sebebine dayandığı belirtilmiş, kararın gerekçesinde zinaya dayalı boşanma sebebi hakkında değerlendirme yapılmamış ve kararın hüküm sonucu bölümünde, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı davalarının ve kadının birleşen davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiştir. Hükme karşı davalı-davacı kadın vekili tarafından, diğer sebeplerin yanında, birleşen dava yönünden de istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Hüküm davalı-davacı kadın vekili tarafından erkeğin boşanma davasının kabulü, kadının birleşen boşanma davasındaki hüküm, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmiştir.

2.Anayasa'nın 141 inci maddesinin üçüncü fıkrası; "Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır." hükmünü amirdir. 6100 sayılı Kanun'un 297 nci maddesinde de mahkeme kararlarının kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde düzenlenmiş olup, maddenin birinci fıkrasının (c) bendine göre mahkeme kararlarında iki tarafın iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma nedenleri, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur. Kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesi hukuki dinlenilme hakkının da bir gereğidir. Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde "zina" hukuki sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmesini talep etmiş ancak mahkeme kararının gerekçesinde davalı-davacı kadının zina sebebine dayalı davasındaki iddiaları tartışılmadan birleşen davanın 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinden kabulüne karar verilerek çelişkiye sebebiyet verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bozulmasını gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadının birleşen davasındaki hüküm yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının kadının birleşen davasındaki hüküm yönünden BOZULMASINA,

3.Bozma sebebine göre yeniden hüküm kurulması zaruri hale gelen boşanma davalarına yönelik davalı-davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğin Bölge Adliye mahkemesine gönderilmesine,

01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.