Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11503 E. 2024/4558 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında kusurun belirlenmesi, boşanma, maddi ve manevi tazminat, yoksulluk nafakası, ziynet alacağı ve yargılama giderleri hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları, hukuki ilişkinin niteliği, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile gerekçeler gözetilerek, usul ve yasaya uygun bulunan bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2185 E., 2022/3079 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Erbaa 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/344 E., 2022/161 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve birleşen ziynet alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olup; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 11.06.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf davacı-davalı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin sözlü açıklanması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin dilekçesinde iddia ettiği vakıalar nedeniyle kusurlu olduğunu belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakanın yıllık TEFE-TÜFE oranında arttırılmasına, yasal faiziyle birlikte 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı- karşı davalı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; 2 adet 20 şer gram bileziğin ve 1 adet urfa Frenk bağın (içi boş) iadesine ve teslimine, olmadığı takdirde şimdilik 5.000,00 TL bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların yersiz olduğunu, kusurunun bulunmadığını; dilekçesinde belirttiği vakıalar nedeniyle kadının kusurlu olduğunu belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinde sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, erkek lehine yasal faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, kadını eşyası olmayan boş evde ikamet etme konusunda zorladığı, terke dair bir sebebi olmadığı halde kadını hamile iken evi terk ettiği ve Kocaeli iline gittiği, kadının bu sebeple babasıyla birlikte yaşamak zorunda kaldığı, akabinde Erbaa'da bulunan ortak konuttan ayrılarak ailesinin yanına Suruç ilçesine döndüğü; kadının ise erkeği ailesiyle görüşme hususunda engellediği, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında meydana gelen olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine yasal faiziyle birlikte 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadına takılan ziynetlerin tamamının düğünden sonra erkeğin ailesine verildiği ve söz konusu ziynet eşyalarının kadına iade edilmediği gerekçesiyle kadının ziynet eşyası alacağı talebinin kabulü ile; 2 adet 20'şer gram 22 ayar altın bilezik ve 1 adet 80 gram 22 ayar altın Frenk bağı kolyenin mümkün olduğu takdirde aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde ziynet eşyaları bedeli olan 52.932‬,00 TL ziynet alacağı bedelinin ıslah tarihi olan 22.09.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine, erkeğin karşı boşanma davasının ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesince kadının az kusurlu olduğu kabul edilmesine rağmen erkeğin davasının reddine karar verilmiş ise de Mahkemece kadına yüklenen "kocasını, ailesiyle görüşme hususunda engellediğine" yönelik kusurun kadının istinaf yoluna başvurmayarak kesinleştiği, dosya kapsamı ve tanık beyanlarına göre kadının, erkeğin annesine hakaret ettiği, bu kusurlu davranışın da kadına yüklenmesi gerektiği fakat bu durumda dahi boşanmanın meydana gelmesindeki olaylarda kadını boş evde ikamet etme konusunda zorlayan, terke dair bir sebebi olmadığı halde hamile kadını terk eden erkeğin ağır, erkeği ailesiyle görüşme hususunda engelleyen, erkeğin annesine hakaret eden kadının az kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak hükmün kusura ilişkin gerekçesinin bu şekilde düzeltilmesine, erkeğin boşanma davasının da kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, kadın dava dilekçesinde ziynet alacağına faiz isteminde bulunmadığı ancak 22.09.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile faiz istediği, kabul edilen ziynetlerin bedelinin tümüne ıslah tarihinden faiz yürütülmesi gerekirken Mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle erkeğin bu yöne ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile ilgili hükümlerin kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle kadının ziynet eşyası alacağı talebinin kabulü ile; 2 adet 20'şer gram 22 ayar altın bilezik ve 1 adet 80 gram 22 ayar altın Frenk bağı kolyenin mümkün olduğu takdirde aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde ziynet eşyaları bedeli olan 52.932,00 TL ziynet alacağı bedelinin ıslah tarihi olan 22.09.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine, erkeğin sair istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası, erkeğin tazminat taleplerinin reddi, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; karşılıklı boşanma davasında kusurun kimden kaynaklandığı, kadının boşanma davasının kabulünün yerinde olup olmadığı, tazminatlar, yoksulluk nafakası, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.