Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11559 E. 2023/1136 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının yetersizliği nedeniyle yapılan temyiz üzerine, bozma kararı sonrası yerel mahkemece belirlenen yeni tazminat miktarının da hakkaniyete uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile maddi ve manevi tazminatın amacı gözetilerek, yerel mahkemece hükmedilen tazminat miktarının Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ve Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51. maddeleri uyarınca yetersiz bulunması nedeniyle bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi

Taraflar arasında Mahkemece görülen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, kararın davalı kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarı yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davalı kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarı artırılarak karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların fiili ayrılık nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddine karar verilmesini, boşanmaya hükmedilmesi halinde de kadın lehine aylık 1500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 200.000,00 TL maddî, 300.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 30.03.2015 tarihli ve 2013/103 Esas, 2015/248 Karar sayılı kararıyla; taraflar arasında daha önceden görülen ve reddedilen boşanma davasında verilen karara göre erkeğin tam kusurlu olduğu ve davanın reddinin kesinleşmesinden sonra üç yıldan fazla zaman geçmesine rağmen ortak yaşamın kurulmadığı, kadının boşanmakla yoksulluğa düşmediği ve kadın lehine tazminatlara hükmedilmesinin yasal koşullarının bulunduğu gerekçesiyle; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadının nafaka talebinin reddine, 5.000,00 TL maddî, 7.500,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili tamamı yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Dairenin 26.04.2016 tarihli ve 2015/21516 Esas, 2016/8397 Karar sayılı bozma ilâmında; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu gerekçesiyle; hükmün tazminatların miktarı yönünden bozulmasına ve temyize konu diğer hükümlerin onanmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, bozma ilâmına uyulmasına ve 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı erkek vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, kadın lehine tazminatlara hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşmadığını ve kısa karar ile hüküm sonucunun çelişkili olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarının az olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, boşanma ve diğer fer'îler bozmanın kapsamı dışında kalıp kesinleşmekle, Mahkemece bozma ilâmının amacına uygun olarak karar verilip verilmediği, kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarının hakkaniyete ve tarafların sosyal ve ekonomik durumuna uygun olup olmadığı, kesinleşen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ve kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin hukuken mümkün bulunmadığı ve kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm sonucu bölümündeki taraf sıfatlarının yanlış yazılmasının maddi hata niteliğinde olduğu anlaşılmakla; davacı erkek vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Davalı kadın vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat az olup, bozma ilâmının amacına uygun bulunmamıştır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davacı erkek vekilinin tazminatların miktarına yönelik temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Temyiz olunan Mahkeme kararının davalı kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarı yönünden kadın yararına BOZULMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Peşin yatırılan harcın yatıran davalıya iadesine,

kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

16.03.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.