Logo

2. Hukuk Dairesi2022/5091 E. 2023/3904 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmazın satış bedelinin kaynağının kişisel mal olup olmadığı ve bunun sonucunda davacı kadının katılma alacağına hakkı bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, taşınmazın satış bedelinin kişisel malı olduğunu ispatlayamaması ve taşınmazın evlilik birliği içerisinde edinilmiş mal statüsünde olması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/374 E., 2022/427 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Giresun Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/452 E., 2022/53 K.

Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; davalıya ait edinilmiş menkul ve gayrimenkul mallarının tespitini, taraflar arasında mal rejiminin tasfiyesi ile müvekkilinin katılma alacağının tespitiyle, belirsiz alacak niteliğindeki katılma alacağının Mahkeme tarafından tespit edildiğinde artırma hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL 'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; davacı kadın vekili 21.12.2021 tarihli dilekçesiyle, talep miktarını yükselterek toplam 225.129,05 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında devam eden boşanma davasının bekletici mesele yapılmasını gerektiğini, söz konusu taşınmazın evlilik birliği içerisinde alınmış olsa da müvekkilin bu taşınmazı davacı ile evlenmeden önce aldığı taşınmazı satarak elde ettiğini, davacının daha öncesinde Anadolu 14. Aile Mahkemesinin 2012/621 Esas sayılı dava dosyasında açılan tapu iptali ve tescil davasından feragat ettiğini, müvekkilinin evlenmeden önce edindiği taşınmazı o dönemde borçlu olduğundan korumak için önce... Ö.'ye devrettiğini ve sonrasında evlilik birliği devam ederken taşınmazı geri devraldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, 1220 ada 511 parsel 2 nolu bağımsız bölümün edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 26.07.2016 tarihinde satın aldığı ve davacının katılma alacağını azaltmak maksadıyla 10.02.2018 tarihinde açılan boşanma davasından çok kısa bir zaman önce, 22.01.2018 tarihinde dava dışı ...S.'ya devrettiği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 229 uncu maddesine göre diğer eşin katılma alacağını azaltmak maksadıyla yapılan devirlere konu malvarlıklarının edinilmiş mal olarak değerlendirilip tasfiyeye dahil edileceği; davalının kişisel malı olduğunu ileri sürdüğü dava dışı 802 ada 9 parsel sayılı taşınmazdaki hissesinin satışından elde ettiği parayla satın aldığını savunduğu, tapu kayıtlarına göre davalının söz konusu taşınmazı ilk olarak 08.07.1987 tarihinde satın aldığı, 17.02.2009 tarihinde... Ö.'ye sattığı, daha sonra edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 31.12.2014 tarihinde... Ö.'den satın aldığı, 14.07.2016 tarihinde ise Meral B.'ye sattığı, davalının ikinci cevap dilekçesinde dava dışı taşınmazı 17.02.2009 tarihinde borçlarından dolayı inançlı işlem ile... Ö.'ye devrettiğini ve borçları bittikten sonra taşınmazı 31.12.2014 tarihinde... Ö.'den geri devraldığını ileri sürmüş ise de, delil olarak dayanılan ... 14. Aile Mahkemesinin 2012/621 Esas sayılı dava dosyasında gerek davalı gerekse dava dışı... Ö. tarafından sunulan cevap dilekçelerinde 17.02.2009 tarihli satışın gerçek olduğunun ve bedelinin peşin ödendiğinin savunulduğu, davalının işbu savunmasına rağmen eldeki davada söz konusu satışın inançlı işlem olduğunu ileri sürmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu, davalının bu yöndeki savunmalarına ve tanık olarak dinlenilen... Ö.'nin aynı minvaldeki beyanlarına itibar edilmediği; sonuç olarak her ne kadar tasfiye konusu taşınmazın dava dışı taşınmazın satışından elde edilen parayla kısa bir zaman sonra satın alındığı anlaşılmış ise de, bu taşınmazın da evlilik birliği içerisinde 31.12.2014 tarihinde satın alındığından Mahkemece edinilmiş mal olarak kabul edildiği, davacının tasfiye konusu taşınmaz üzerinde katılma alacağı talep etmekte haklı olduğu, taşınmazın güncel sürüm değeri olan 450.258,10 TL nin 1/2'si olan 225.129,05 TL katılma alacağı talep edebileceği gerekçesiyle; davanın kabulüyle, 225.129,05 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; davacının açtığı davanın hakkın kötüye kullanılması kapsamında olduğunu, davacının söz konusu taşınmaz için katılma alacağı talebinde bulunduğunu, söz konusu taşınmazın evlilik birliği içerisinde satın alınmış olmasına rağmen müvekkilinin işbu taşınmazı davacı ile evlenmeden önce aldığı taşınmazını satarak elde ettiğini para ile satın aldığını, davacının dava konusu taşınmaz üzerinde hiçbir hakkının bulunmadığını, davanın açılmasının hukuka aykırı olduğunu, davacının başından beri müvekkilinin kişisel malını... Ö.'ye inançlı işlemle devrettiğini bildiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile,dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, İlk Derece Mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, davalının inançlı işlem savunmasını usulüne uygun delilerle kanıtlayamadığı, tasfiye konusu taşınmazın edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu evlilik birliği içerisinde alındığı, davacının dava konusu taşınmazda katılma alacağının mevcut olduğu, Mahkemece bu yönde karar verildiği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; inançlı işlemin dinlenen tanık beyanı ile ispat edildiğini, davacının ... 14. Aile Mahkemesinde satışın muvazaalı olduğu iddiası ile dava açtığı, davacının açtığı davanın hakkın kötüye kullanılması kapsamında olduğunu, davacının söz konusu taşınmaz için katılma alacağı talebinde bulunduğunu, söz konusu taşınmazın evlilik birliği içerisinde satın alınmış olmasına rağmen müvekkilinin işbu taşınmazı davacı ile evlenmeden önce aldığı taşınmazını satarak elde ettiğini para ile satın aldığını, davacının dava konusu taşınmaz üzerinde hiçbir hakkının bulunmadığını, davanın açılmasının hukuka aykırı olduğunu, ... 14. Aile Mahkemesinde sadece müvekkilinin beyanlarının dikkate alınmasının eşitlik ilkesine aykırı olduğunu, davacının başından beri müvekkilinin kişisel malını... Ö.'ye inançlı işlemle devrettiğini bildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tasfiye konusu taşınmazında edinilmesinde satış parası kullanılan dava dışı taşınmazın kişisel mal olup olmadığı ve ispatı noktasında toplanmaktadır. Dava, katılma alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.