Logo

2. Hukuk Dairesi2022/5274 E. 2023/2646 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, velayet, maddi ve manevi tazminat ile nafaka miktarlarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları dikkate alınarak, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1493 E., 2022/1012 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/561 E., 2020/334 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-karşı davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak yeniden bu yönden hüküm kurulmasına, davalı-karşı davacı kadın vekilinin diğer yönlere, davacı-karşı davalı erkek vekilinin ise tüm istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmiş olup incelemenin duruşmalı olarak yapılması davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 24.05.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. Osman Musab ... geldi. Karşı taraf temyiz eden davalı-karşı davacı ... Gündoğdu ile vekili gelmedi. Davalı-karşı davacı ... Gündoğdu vekili Av. ...'ın mazeretine ilişkin dilekçe verdiği görüldü. Mazereti yerinde görülmedi. Gelenin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesi ile süresinde verdiği cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının, erkeğe karşı evlilik boyunca devamlı olarak psikolojik şiddet ve baskı uyguladığını, hakaret edip aşağıladığını, tehditlerde bulunduğunu, erkek ve çocuklarıyla ilgilenmeyip ihtiyaçlarını karşılamadığını, aldığı maaşı dahi tek başına harcayarak eve hiçbir katkıda bulunmadığını, aile kurumunun üzerine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, erkeğin cinsel ilişki talebine dahi olumsuz cevap verdiğini, eline geçen eşyaları erkeğe fırlattığını belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi gereğince ağır derecede ... kırıcı davranış sebebiyle ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, ortak çocuklar için ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, erkek lehine aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili süresinde verdiği cevap ve karşı dava dilekçesi ile ikinci cevap ve karşı davada cevaba cevap dilekçesinde özetle; evliliğinin son 5 yılında erkeğin sebepsiz bir şekilde kadına şiddet uyguladığını, hakaretler ve küfürler ettiğini, tehditlerde bulunduğunu, ortak konuttan attığını, kadını aldattığını, kadının iki yıl önce erkeğin bir başka kadınla ilişki yaşadığını tespit ettiğini, erkeğin bir çok kez günlerce eve gelmeyip evin hiçbir ihtiyacını karşılamadığını, kazandığı paraları başka kadınlarla yediğini, her tartışmalarında kadını ölümle tehdit ettiğini, kadının cinsel isteklerine de karşılık vermediğini savunarak ve iddia ederek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk için aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının erkeğe karşı ağır derecede ... kırıcı davranış olarak nitelendirilebilecek eylem veya davranışı bulunmadığı gerekçesiyle erkeğin 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesine göre açılan davasının reddine, erkeğin başka bir kadın ile ilişkisinin olduğu, eşine fiziksel şiddet uyguladığı, genellikle geç saatlerde eve geldiği, çıkan tartışmalarda eşine hakaret ettiği; kadının ise çıkan tartışmalarda eşine hakaret ettiği, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesiyle tarafların karşılıklı boşanma davalarının kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Miray...'nın fiili ayrılıktan bu yana annesiyle yaşıyor olması, yaşı, boşanma gerekçesi ve uzmanlardan alınan raporlar dikkate alınarak velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakası ile 600,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına işten ayrıldığı 13.11.2018 tarihinden itibaren aylık 500,00 TL tedbir nafakası ile kadının ev hanımı olduğu, düzenli ve devamlı gelirinin olmadığı, boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle kadın yararına aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasına, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile erkeğin kusur durumu ve yoksulluğa düşme şartlarının oluşmaması sebebiyle erkeğin tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, erkeğin ağır kusurlu bulunması sebebiyle tazminat taleplerinin reddine, kadın yararına 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, kadının tanıklarının beyanlarının çelişkili olduğunu, dosya kapsamımdaki delillerle kadının kusurlarının ispatlandığını, erkeğin kusursuz olduğunu, delillerinin dikkate alınmadığını, kadının şüpheli telefon görüşmeleri yaptığını, fotoğrafa konu olaydan sonra tarafların konuşup konuyu kapattıklarını, kadının çalıştığını, erkeğin işsiz olduğunu ve iş buldukça çalıştığını, tapu kayıtların kabul etmediklerini, erkeğin sadece bir evi olduğunu, kadının ekonomik ve sosyal duruma ilişkin iddialarının asılsız olduğunu, kadının tazminat ve nafaka taleplerinin reddi gerektiğini, erkeğin tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğunu, kadının hal ve hareketleriyle ortak çocuğa bakabilecek durumda olmadığını, tedbir nafakalarının kaldırılması gerektiğini, tedbir nafakalarının miktarlarının fazla olduğunu, velâyetin erkeğe verilmesi gerektiğini, kadının haksız davasında kadın lehine vekâlet ücretine hükmolunmasının ve bu konudaki yargılama giderlerinin erkek üzerinde bırakılmasının haksız olduğunu ileri sürerek kusur belirlemesi, tazminat ve nafakalar, kendisinin reddedilen tazminat talepleri, velâyet, kadının davasındaki vekâlet ücreti ve yargılama giderleri yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin ve erkeğin davasının kabulünün hatalı olduğunu, kadının kusursuz olduğunu, erkeğin kabul edilen kusurları yanında kadını tehdit ettiğini ve evden attığını, birlik görevlerini ihmal ettiğini, tazminat ve nafaka miktarlarının az olduğunu, erkeğin davasında erkek lehine vekâlet ücretine ve yargılama giderlerine hükmolunmasının hatalı olduğunu ileri sürerek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka miktarları, erkeğin davasındaki yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların İlk Derece Mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında erkeğin, kadını evden kovduğu, bu konuda kadına başkalarının yanında "Seni kovuyorum, gitmiyorsun; hakaret ediyorum, gitmiyorsun" şeklinde söylemlerde bulunduğu, bazen eve gelmediği, kadını ona şiddet uygulamakla yahut para vermemekle tehdit ettiği, aşamalarda bu vakalara kadın tarafından dayanıldığı ve ispatlandığı, bu vakaların da erkeğe kusur olarak yüklenmesi gerektiği, ortak çocuk Miray... yararına hükmolunan iştirak nafakası ile kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası miktarı ve tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesiyle davalı-karşı davacı kadın vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kabul edilen yönlerden kaldırılmasına ve bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, boşanmaya yol açan olaylarda gerekçede belirtildiği şekilde erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğunun tespitine, ortak çocuk Miray... yararına aylık 850,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.250,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 45.000,00 TL manevî tazminata, davalı-karşı davacı kadın vekilinin diğer yönlere, davacı-karşı davalı erkek vekilinin ise tüm istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğunu, kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulünün ... olmadığını, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğe yeni kusurlar yüklenerek yapılan kusur belirlemesinin ... olmadığını, delillerinin dikkate alınmadığını, erkeğin kusursuz olduğunu, kadının kusurlu olduğunu, tazminat ve nafaka miktarlarının Bölge Adliye Mahkemesince artırılmasının hatalı olduğunu belirterek; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, kendisinin reddedilen tazminat talepleri, velâyet, kadının davasındaki vekâlet ücreti ve yargılama giderleri yönünden bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının istinaf başvurusunun kısmen esastan reddi kararının hatalı olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince hükmolunan nafaka miktarlarının da az olduğunu belirterek; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka miktarları, erkeğin davasındaki yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü ile boşanmaya hükmedilmesinin yerinde olup olmadığı, maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, tazminat ve nafaka miktarları, velâyetin eşlerden hangisine verilmesi gerektiği, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 ... maddesi, 182 nci maddesi, 327 ... maddesi, 328 ... maddesi, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 323 üncü maddesi, 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ... maddesi, 371 nci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 ... maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.