Logo

2. Hukuk Dairesi2022/5940 E. 2023/4226 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasının, işlemden kaldırma kararları sonrasında açılmamış sayılmasına ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın işlemden kaldırılmasına dair kararların usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin mazeretlerinin kabul edilmemesinde ve davanın açılmamış sayılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

: ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1115 E., 2022/1087 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kadirli 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2014/379 E., 2021/732 K.

Taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; dava dilekçesinde belirtilen malvarlıkları yönünden mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL alacağın faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 21.12.2021 tarihli (25) nolu celsede davacının mazeretini belgelendirmediği, davalı vekilinin de davayı takip etmediğini bildirdiği, daha önce 16.09.2015 tarihli (3) nolu celsede dosyanın ilk kez işlemden kaldırıldığı, 22.06.2020 tarihli (19) nolu celsede dosyanın ikinci kez işlemden kaldırıldığı ve 21.12.2021 tarihli (25) nolu celsede davacı vekilinin mazeretinin reddedilmesi ve davalı vekilinin de davayı takip etmedikleri şeklindeki beyanı ile üçüncü kez takipsiz bırakıldığı gerekçesiyle; davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (61000 sayılı Kanun) 150 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 21.12.2021 tarihinden itibaren davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, İlk Derece Mahkemesince ilk olarak 16.09.2015 tarihinde boşanma davası beklenmesine rağmen mazeretin reddine karar verilerek dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiğini ancak İlk Derece Mahkemesince mazeret dilekçesinde belirtilen doktor kontrolüne gidilip gidilmediği hususunun araştırılmadığını, İlk Derece Mahkemesince ikinci kez 22.06.2020 tarihli duruşmada dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verdiğini, bundan önceki duruşma tarihi olan 19.02.2020 tarihli duruşmada 08.05.2020 tarihinde keşif yapılmasına dair ara karar kurduğunu ancak İlk Derece Mahkemesince Covid-19 salgını nedeniyle keşfin ertelenmesine karar verdiğini, keşfin ertelenmesinden sonraki duruşma olan 22.06.2020 tarihli duruşmada Covid-19 salgını mesleki faaliyetleri ve kesin süreli işleri nedeniyle duruşmaya katılamayacaklarını belirtmelerine rağmen dosyanın işlemden kaldırıldığını, mazeret dilekçesinde yargılamayı geciktirecek herhangi bir taleplerinin olmadığını, aksine yapılamayan keşfin yeniden yapılmasına ilişkin talepte bulunduklarını, İlk Derece Mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilen 21.12.2021 tarihli duruşmadan önceki 15.11.2021 tarihli celsede yetkili avukat marifetiyle duruşmaya girildiğini, dosyaya gelen bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarını tekrar ederek ek rapor talebinde bulunduklarını, İlk Derece Mahkemesince sadece "dosyanın incelemeye alınmasına" şeklinde ara karar kurduğunu, 21.12.2021 tarihli celsede ise mesleki mazeretleri nedeniyle duruşmaya katılamayacaklarının belirtildiğini ancak o gün Osmaniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/2 Esas sayılı dava dosyasında duruşma saatiyle aynı saat olan bir keşiflerinin bulunduğunu, mazereti araştırılmadan reddine karar verildiğini, yine aynı gün Osmaniye İş Mahkemesinin 2017/727 Esas sayılı dava dosyasında kesin süreli işlerinin olduğunu, mazeretleri araştırılmadan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yine 21.12.2021 tarihinde İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamanın usulüne uygun şekilde yapılmadığını, duruşmanın kalemde yapıldığını, dosyadaki yetkili avukatların duruşmaya çağrılmadığını, yine mazeretlerinin reddi gerekçesi olarak davanın başından beri farklı avukatların yetkilendirilmesinin gösterildiğini, duruşma zabıtları incelendiğinde farklı tarihlerde İlk Derece Mahkemesince yetkilendirilen avukatların dava ve duruşmalara vekil olarak kabulüne karar verildiğini, buna rağmen bu hususun mazeretin reddi ve davanın açılmamış sayılmasına dair gerekçe yapılmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, bu kararın adil yargılanma hakkını da ihlal ettiğini, müvekkilinin uzun bir süre boşanma davasının kesinleşmesini bekledikten sonra haksız bir şekilde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi nedeniyle daha da mağdur duruma düştüğünü belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, açılan davada davanın ilk olarak 19.06.2015 tarihinde, ikinci olarak ise 22.06.2020 tarihinde işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekilinin son olarak gönderdiği 21.11.2021 tarihli mazeret dilekçesinin İlk Derece Mahkemesi tarafından kabul edilmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle; başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, İlk Derece Mahkemesince ilk olarak 16.09.2015 tarihinde boşanma davası beklenmesine rağmen mazeretin reddine karar verilerek dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiğini ancak İlk Derece Mahkemesince mazeret dilekçesinde belirtilen doktor kontrolüne gidilip gidilmediği hususunun araştırılmadığını, İlk Derece Mahkemesince ikinci kez 22.06.2020 tarihli duruşmada dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verdiğini, bundan önceki duruşma tarihi olan 19.02.2020 tarihli duruşmada 08.05.2020 tarihinde keşif yapılmasına dair ara karar kurduğunu ancak İlk Derece Mahkemesince Covid-19 salgını nedeniyle keşfin ertelenmesine karar verdiğini, keşfin ertelenmesinden sonraki duruşma olan 22.06.2020 tarihli duruşmada Covid-19 salgını mesleki faaliyetleri ve kesin süreli işleri nedeniyle duruşmaya katılamayacaklarını belirtmelerine rağmen dosyanın işlemden kaldırıldığını, mazeret dilekçesinde yargılamayı geciktirecek herhangi bir taleplerinin olmadığını, aksine yapılamayan keşfin yeniden yapılmasına ilişkin talepte bulunduklarını, İlk Derece Mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilen 21.12.2021 tarihli duruşmadan önceki 15.11.2021 tarihli celsede yetkili avukat marifetiyle duruşmaya girildiğini, dosyaya gelen bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarını tekrar ederek ek rapor talebinde bulunduklarını, İlk Derece Mahkemesince sadece "dosyanın incelemeye alınmasına" şeklinde ara karar kurduğunu, 21.12.2021 tarihli celsede ise mesleki mazeretleri nedeniyle duruşmaya katılamayacaklarının belirtildiğini ancak o gün Osmaniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/2 Esas sayılı dava dosyasında duruşma saatiyle aynı saat olan bir keşiflerinin bulunduğunu, mazereti araştırılmadan reddine karar verildiğini, yine aynı gün Osmaniye İş Mahkemesinin 2017/727 Esas sayılı dava dosyasında kesin süreli işlerinin olduğunu, mazeretleri araştırılmadan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yine 21.12.2021 tarihinde İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamanın usulüne uygun şekilde yapılmadığını, duruşmanın kalemde yapıldığını, dosyadaki yetkili avukatların duruşmaya çağrılmadığını, yine mazeretlerinin reddi gerekçesi olarak davanın başından beri farklı avukatların yetkilendirilmesinin gösterildiğini, duruşma zabıtları incelendiğinde farklı tarihlerde İlk Derece Mahkemesince yetkilendirilen avukatların dava ve duruşmalara vekil olarak kabulüne karar verildiğini, buna rağmen bu hususun mazeretin reddi ve davanın açılmamış sayılmasına dair gerekçe yapılmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, bu kararın adil yargılanma hakkını da ihlal ettiğini, müvekkilinin uzun bir süre boşanma davasının kesinleşmesini bekledikten sonra haksız bir şekilde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi nedeniyle daha da mağdur duruma düştüğünü belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, işlemden kaldırma kararlarının usulüne uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 150 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.