"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/955 E., 2022/950 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sivas 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/408 E., 2022/136 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olup; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 24.05.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davalı ... ve vekili ile karşı taraf davacı ... ve vekilleri gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, müvekkiline psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, aşağıladığını, hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, iftirada bulunduğunu, bıçak çektiğini, ailesi ile görüştürmediğini, sinirli, kıskanç bir yapısının olduğunu belirterek evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Bekir ...'nın velâyetinin müvekkiline verilmesine, ortak çocuk için aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 25.000,00 TL maddî ve 35.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacının, müvekkiline hakaretler ettiğini, davacının kardeşlerinin müvekkiline şiddet uyguladığını, asıl kusurun davacıda olduğunu, müvekkilini aşağıladığını, küçümsediğini, tehdit ettiğini, hakaret ettiğini, saygı göstermediğini, iftira ettiğini, müvekkilini adam yerine koymadığını, yatağını ayırdığını, baskı altına almaya çalıştığını, aşırı ve gereksiz harcamalar yaptığını, saygısız davrandığını, evliliğin devamında ailevi ve sosyal bir faydanın kalmadığını belirterek boşanmayı kabul ettiğini ancak davacının maddî taleplerinin reddine, ortak çocuk Bekir ...'nın velâyetinin müvekkiline verilmesine, müvekkili lehine 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin, kadına hakaret ettiği, kadına ve ortak çocuklara şiddet uyguladığı, kıskanç olduğu, davacıyı aşağıladığı, davacıya "Başka biri mi var? Zaten oğlanın benden olduğu belli değil." dediği, tartışma esnasında bıçağı eline alıp "Yeter be yeter." diye bağırdığı, kadının ise erkeğe hakaret ettiği, erkeği evden kovduğu, aşağıladığı, boşanmaya neden olan olaylarda kadının az kusurlu, erkeğin ise ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun ergin olması nedeniyle velâyeti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuk lehine hükmedilen aylık 250,00 TL tedbir nafakasının ergin olduğu 22.12.2020 tarihine kadar devamına, kadın lehine aylık 350,00 TL tedbir nafakasına, kadının az kusurlu olması ve boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına, 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası koşulları kadın lehine oluştuğundan kadın lehine 20.000,00 TL maddî ve 18.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar, erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle tarafların tüm istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı kadının ağır kusurlu olduğunu, davacının tanıklarının beyanına itibar edilmesinin ve müvekkilinin tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğunu, bir kısım tanıklarının dinlenmemesi nedeniyle savunma hakkının elinden alındığını, kadının ekonomik durumunun ... olduğu ve müvekkilinin kusurunun bulunmadığı bu nedenle kadın lehine yoksulluk nafakası ve tazminatlara hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar, erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı görülen boşanma davasında davalı erkeğin kusurlu olup olmadığı, taraf tanıklarının usulüne uygun dinlenip dinlenmediği, dosya kapsamında erkeğin savunma hakkının kısıtlanıp kısıtlanmadığı, tarafların ekonomik durumuna ilişkin yeterli araştırma yapılıp yapılmadığı, davacı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, nafaka ve tazminat miktarlarının dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ıncı maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 ... maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 ... maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.