Logo

2. Hukuk Dairesi2022/6255 E. 2023/5248 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası sonucu yapılan mal paylaşımında, taşınmaz ve araç için belirlenen katılma alacağının güncelliğini koruyup korumadığı ve taşınmazın edinilmesinde davalı annenin katkısı olup olmadığı hususunda yaşanan anlaşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, tapu kayıtları, araç kayıtları, kredi ve kooperatif kayıtları gibi delilleri inceleyerek aldığı raporun usul ve yasaya uygun olduğu, taşınmaz, araç ve banka hesabındaki para ile ev eşyalarına ilişkin değerlendirmelerinin doğru olduğu, davacının diğer taleplerini ise ispatlayamadığı gözetilerek, direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/999 E., 2022/980 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/504 E., 2022/164 K.

Taraflar arasındaki katılma alacağı ve kişisel eşyanın aynen, mümkün olmaması halinde bedelinin iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı erkek vekili ve davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı erkek vekili dava dilekçesinde; tarafların evlilik birliği içerisinde edindiği ve halen davalı adına kayıtlı bulunan 418 ada 5 parsel 6 nolu bağımsız bölüm, ... plakalı araç, hesapta bulunan 25.000,00 TL para ile davalının cüzdanında muhafaza ettiği 1.000,00 Euro ve 1.000,00 USD para ve yine uhdesinde muhafaza ettiği 30 adet çeyrek altın olduğunu, bu varlıklar üzerinde müvekkilinin de hakkı bulunduğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 125.000,00 TL katılma alacağının dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

2. Davacı erkek vekili cevaba cevap dilekçesinde; davalının taşınmaza yönelik iddialarının doğru olmadığını, kooperatif ödemelerinin de evlilik birliği içinde yapıldığının göz ardı edilemeyeceğini, kredi ödemelerinin müvekkili tarafından yapıldığını, dava dışı aracın 12.750,00 TL'ye değil, 9.000,00 TL'ye satıldığını, banka hesabındaki paranın ortak para olduğunu, ortak çocuğun masraflarının müvekkili tarafından karşılandığını belirtmiştir.

3. Davacı erkek vekili 27.11.2019 tarihli dilekçesinde; dava değeri olan 125.000,00 TL'nin 100.000,00 TL'sinin 418 ada 5 parsel 6 nolu bağımsız bölüm, 17.500,00 TL'sinin ... plaka sayılı araç, 7.500,00 TL'sinin de davalı uhdesinde bulunan döviz, para ve çeyrek altın olarak muhafaza edilen birikimlerden kaynaklı olduğunu açıklamıştır.

4. Davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde; dava dilekçesinde sayılan evlilik birliği içinde edinilen ve ortak olan ev eşyaları ile müvekkilinin kişisel mallarının davalıda kaldığını belirterek; davalıda kalan ev eşyaları nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.600,00 TL nin davalıdan tahsilini; kişisel eşyaların aynen iadesini, mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 300,00 TL nin davalıdan tahsilini; dava dilekçesinde belirtilen fotoğrafların müvekkile aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde 10.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.

5. Davacı erkek vekili 24.01.2022 tarihli dilekçesinde; talep miktarını arttırarak asıl davada 418 ada 5 parsel 6 nolu bağımsız bölüm için 212.307,69 TL, ... plakalı araç için 61.750,00 TL, nakit birikim için 16.461,88 TL olmak üzere toplam 290.519.57 TL; birleşen dava yönünden de eşya alacakları için toplam 7.625,00 TL alacağın faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde; tasfiye konusu taşınmazın 2000 yılında annesine ait 2413 ada 6 parsel sayılı taşınmazın satılarak ve satış bedelinin tamamıyla müvekkiline verilerek alındığını, müvekkilinin bu para ile Talas Anayurt Toplu Konut Kooperatifi'nde üye olduğunu, 2009 yılında ferdi mülkiyete geçildiğini, taşınmazın 2009 yılında müvekkili adına oluştuğunu, daha sonra işbu taşınmazın satılarak tasfiye konusu taşınmazın alındığını, taşınmazın kredi borcunun da müvekkili tarafından ödendiğini, ayrıca müvekkilinin annesinin ...'de Çavuşlu köyündeki taşınmazını 30.000,00 TL'ye satarak satış bedelini üç kızına bölüştürdüğünü, müvekkiline verdiği 10.000,00 TL'nin de taşınmazın edinim bedeline eklendiğini, bu şekilde taşınmazın karşılıksız kazanıldığını; tasfiye konusu aracın alınmasından önce mal ayrılığı döneminde müvekkili adına olan aracın 2005 yılında satıldığını, başka bir araç alındığını, bedelinin 4.500,00 TL'sini müvekkilinin annesinin verdiğini, 6.000,00 TL'si için kredi çekildiğini, kredi borçlarını müvekkilinin ödediğini, iş bu aracın da 2013 yılında 12.750,00 TL'ye satılarak tasfiye konusu aracın 37.726,00 TL'ye alındığını; hesapta bulunan 25.000,00 TL'nin 10.000,00 TL'sinin mobilya alımı için annesi tarafından müvekkiline verildiğini, 15.000,00 TL'sinin de gün parası olarak müvekkilinde kaldığını, bu para ile ortak çocuk Yaren'in İngilizce dil kurs parası, TYT kurs parası ve ehliyet kursu parasının ödendiğini; müvekkilinin cüzdanında muhafaza ettiği iddia olunan 1.000,00 Euro, 1.000,00 Dolar ve 30 adet çeyrek altına ilişkin taleplerinin asılsız beyanlar olduğunu, böyle bir miktar altın ve paranın müvekkilinde bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı kadın vekili birleşen davaya cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde belirtilen bir kısım eşyanın çeyiz eşyası olduğunu, yatak odasının daha sonra davacının babasını bağ evine götürüldüğünü, davacının kişisel eşyalarını aldığını, bir kısım eşyaların da hediye olduğunu, müvekkilinin eşyaları teslim ederken fotoğrafları da vermek istediğini, ancak davacını almadığını, dava açmasının kötüniyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

3. Davalı kadının 14.09.2021 tarih (11) nolu celsedeki yemin beyanında; dava dilekçesinde uhdesinde olduğu iddia edilen 1.000,00 Euro, 1.000,00 Dolar ve 30 adet çeyrek altının hiç bir zaman uhdesinde bulunmadığını belirterek yemin etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1. İlk Derece Mahkemesince 18.01.2022 tarih (13) nolu celsede, davacının birleşen davada talep ettiği manevi tazminat talebinin tefrikine karar verilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, asıl dava yönünden; 418 ada 5 parsel 6 nolu bağımsız bölümün edinilmiş mal niteliğinde olduğu, davalının taşınmaz alımı öncesinde, annesi adına kayıtlı 2413 ada 6 parsel 18 nolu bağımsız bölümün satışı ile elde edilen para ile kooperatif üyeliğinin başlatıldığı iddia edilmiş ise de, gelen tapu kaydının davalının annesi adına kayıtlı olmadığı ve kooperatif üyelik aidatlarının davalının annesi tarafından ödendiğine dair yazılı herhangi bir belge sunulmadığından bu yöndeki savunmalara itibar edilmediği, 418 ada 5 parsel 6 nolu bağımsız bölümün alımına, davalının annesi tarafından 10.000,00 TL katkıda bulunulduğu taraf tanıkları ve davalının annesi adına kayıtlı taşınmazın satış tarihi ile sabit olduğu, bakiye kısmın evlilik birliği içerisinde ödendiğinden edinilmiş mal kapsamında olduğu, davalının annesi tarafından yapılan 10.000,00 TL açısından yapılan denkleştirme neticesinde davacının taşınmaz açısından 212.307,69 TL artık değere katılma alacağının bulunduğu; ... plakalı aracın edinme tarihi öncesinde tarafların ... plakalı aracı 2004 yılında evlilik birliği içerisinde satın aldıkları ve bu aracın satımı sonrası ... plakalı aracı aldıkları, araçlar arasındaki fiyat farkının evlilik birliği içerisinde ödendiği ve bu farkın taraflarca kişisel mal ile karşılandığının iddia edilmediği ve taraflar arasında mal ayrılığı rejimin geçerli olduğu dönemde davalı tarafça alınan ... plakalı aracın satışından elde edilen paranın tasfiyeye konu edilen araç alımı için kullanıldığının ispatlanamadığı, aracın edinilmiş mal olduğu ve aracın güncel sürüm değerinin yarısı üzerinde davacının 61.750,00 TL katılma alacağının bulunduğu; mal rejiminin sona erdiği tarihte davalının hesabında 25.000,00 TL bulunduğu, davalının kişisel mal olduğunu ve evlilik birliği için harcandığını ispatlayamadığı, davacının bilirkişi incelemesi neticesinde tespit edilen 16.461,88 TL katılma alacağının bulunduğu; davacı vekiline her bir talebi için dava değerini somutlaştırması için kesin süre verildiği, verilen kesin süre içerisinde davalının uhdesinde olduğunu iddia ettiği nakit birikim kalemi altında, banka hesabındaki birikim, 1.000,00 Euro, 1.000,00 Dolar ve 30 çeyrek altına ilişkin taleplerini ayrı ayrı somutlaştırmadığı, dava dilekçesinde söz konusu birikimler için talep ettiği 7.500,00 TL dava değerinin her bir kaleme eşit olarak bölünerek bulunan 1.875,00 TL üzerinden davacı vekilinin 8.961,88 TL talep artırımı ile davacının 10.836,88 TL artık değere katılma alacağına hükmedildiği; davalının uhdesinde olduğunu iddia ettiği 1.000,00 Euro, 1.000,00 Dolar ve 30 çeyrek altının varlığının davacı tarafça yasal deliller ile ispatlanamadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile, 418 ada 5 parsel 6 nolu bağımsız bölüm açısından 212.307,69 TL, ... plakalı araç açısından 61.750,00 TL, banka hesabındaki birikim açısından 10.836,88 TL olmak üzere toplam 284.894,57 TL artık değere katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının uhdesinde bulunduğu iddia edilen 1.000,00 Euro, 1.000,00 Dolar ve 30 adet çeyrek altın açısından talebinin reddine karar verilmiştir.

3. İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, birleşen dava yönünden; ev eşyalarının güncel sürüm değeri bilirkişi tarafından tespit edildiği, ev eşyalarında zilyetlik kimde ise diğer eşin o eşya üzerinde katılma alacağı olduğu, tespit edilen eşyaların güncel sürüm değerinin yarı oranda davacının 7.062,50 TL katılma alacağının bulunduğu; kişisel eşya niteliğindeki alyans, çeyizlikler, deri çanta ve evrakların aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesine konu olan eşyaların varlığının yasal deliller ile ispatlanamadığı gerekçesiyle; birleşen davanın kısmen kabulü ile, eşyalar açısından 7.062,50 TL artık değere katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine; davacının kişisel eşyaların iadesine yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili ve davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; taşınmazın edinilmesinde davalının annesinin hiç bir katkısı olmadığını, taşınmaz ve aracın değerinin belirlendiği tarih ile karar tarihi arasında geçen sürenin uzun olduğu, ülkedeki ekonomik koşullara göre 6 aylık enflasyonun yaklaşık % 50 civarında olduğunu, taşınmazın değerinin en az % 50, aracın ise % 100 artığını, güncel değerin dikkate alınması gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde; davacının kötüniyetli olduğunu, hatalı, eksik ve çelişkili bilirkişi raporunun esas alınmasının doğru olmadığını, müvekkilinin kişisel mal savunmasının eksik değerlendirildiğini, banka hesabındaki paranın 10.000,00 TL'sinin müvekkiline annesi tarafından verildiğini, 15.000,00 TL'nin de gün parası olduğunu ve ilk gün sahibi olduğunun göz ardı edildiğini, döviz ve altının dava tarihindeki değerinin belirlenmesi gerektiğini, vekâlet ücretinin eksik belirlendiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile,somut olayda, Mahkemece tapu kayıtları, araç kayıtları, kredi ve kooperatif kayıtlarının getirtildiği, davalının annesinin katkısı belirlenerek (10.000,00 TL) usulüne uygun rapor alındığı, karar tarihine en yakın sürede alınan raporun isabetli ve denetime elverişli olduğu bu nedenle taşınmaz, araç ve banka hesabındaki para ile ev eşyalarına yönelik Mahkemenin kabul gerekçesinin doğru olduğu; davacının 1.000,00 Euro, 1.000,00 Dolar, 30 çeyrek altın ile diğer kişisel mallarına ilişkin iddialarını ispat edemediğinden Mahkemenin bu konudaki ret gerekçesinin de isabetli olduğu gerekçesiyle; başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde; taşınmazın edinilmesinde davalının annesinin hiç bir katkısı olmadığını, taşınmaz ve aracın değerinin belirlendiği tarih ile karar tarihi arasında geçen sürenin uzun olduğu, ülkedeki ekonomik koşullara göre 6 aylık enflasyonun yaklaşık % 50 civarında olduğunu, taşınmazın değerinin en az % 50, aracın ise % 100 artığını, güncel değerin dikkate alınması gerektiğini, müvekkilinin karar tarihi itibariyle neredeyse 200.000,00 TL zararının olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tasfiye konusu taşınmaz ve araç yönünden katılma alacağında esas alınan güncel değerinin güncelliğini yitirip yitirmediği ve taşınmaz yönünden davalının kişisel mal savunmasını ispatlayıp ispatlayamadığı noktasında toplanmaktadır. Dava, katılma alacağı ve kişisel eşyaların aynen, mümkün olmaması halinde bedelinin iadesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeler, Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ıncı maddesi, 107 nci maddesi, 177 ve devamı maddeleri, 187 ve devamı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin birinci fıkrası, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.