Logo

2. Hukuk Dairesi2022/6410 E. 2022/8261 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak maddi-manevi tazminat, velayet, tedbir nafakası ve iştirak nafakası konularında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tanık beyanları arasında çelişki bulunması ve davalı kadının üçüncü bir kişi ile telefon mesajlaşmalarının hukuka uygun şekilde elde edilip edilmediğinin araştırılmamış olması nedeniyle eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ve bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi’nce verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından reddedilen maddi ve manevi tazminat, davacı-karşı davalı erkek lehine kabul edilen maddi manevi tazminat, velayet, tedbir-iştirak nafakası ve kusur belirlemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Mahkemece, tarafların boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; davacı-karşı davalı tanığı ... ...‘ın “....taraflar ayrı yaşamaya başladıktan 2-3 ay sonra biz eşimle ... mahallesi tarafında geziyorduk, eşim bana bu ... değil mi, diye sordu. Bende dikkatli baktığımda ...'ı fark ettim, yanında yabancı bir erkek vardı, ikisi birlikte gece 22:00 sularında bir aparta girdiler, onlar bizi görmediler,...” şeklinde beyanda bulunduğu, ancak birlikte gördüklerini beyan ettiği eş ...’ın ise beyanında bu olaydan bahsetmediği görülmüştür. Bu haliyle iki tanık beyanı arasında çelişki mevcuttur. Gerçekleşen bu durum karşında, mahkemece tanıkların yüzleştirilmesi ve çelişkinin giderilmesi için adı geçen tanıklar ... ve ...’ın usulünce çağrılıp dinlenmeli ve yüzleştirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.

2- Davacı-davalı erkek tarafından dosyaya sunulan ve davalı-karşı davacı kadın ve 3. kişi arasındaki telefon mesajlaşma görüşmesine ilişkin delilin, ne şekilde elde edildiği, hukuka aykırı delil olup olmadığının araştırılması, bu delilin hukuka uygun olarak elde edildiğinin anlaşılması halinde ve bu konuda gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılarak tüm delillerle birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Bu yön gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.

SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi. 18.10.2022 (Salı)