Logo

2. Hukuk Dairesi2022/6749 E. 2022/8807 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında manevi tazminat miktarının ve yoksulluk nafakasının hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı-davalı erkek yararına hükmedilen manevi tazminat miktarının, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri gözetildiğinde yüksek bulunması ve yoksulluk nafakasına ilişkin gerekçe ve hüküm arasında çelişki olması nedeniyle, ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, hükmedilen manevi tazminat, reddedilen tazminatlar ve hükmedilen nafaka miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir.

2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-davalı erkek yararına takdir edilen manevi tazminat çoktur. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda manevi(TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.

3- İlk derece mahkemesince kararın gerekçesinde davalı-davacı kadın lehine 100 TL tedbir nafakasına hükmedildiği belirtilmesine rağmen, gerekçeli kararın hüküm kısmında A-1 bendinde “davacı kadın lehine dava tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 100 TL yoksulluk nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, bu nafakanın kararın kesinleşeceği tarihe kadar devamına, karar kesinleştikten sonra ortadan kaldırılmasına” denilmek suretiyle gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmış olup bu husus bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin ise ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 02.11.2022 (Çrş.)