Logo

2. Hukuk Dairesi2022/7577 E. 2023/5420 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, tarafların kusur oranları, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesi ile istinaf sınırlamasının doğru yapılıp yapılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı-karşı davacı erkek vekilinin, kadının davasının kabulüne ilişkin istinaf talebinin Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenmemesi, HMUK 355. ve 359/2. maddelerine aykırı olduğu ve istinaf sınırlamasının hatalı yapıldığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/392 E., 2022/1255 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 5. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2017/1177 E., 2020/376 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurularının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, taraf vekillerinin diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ise ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge adliye mahkemesi kararı taraf vekillerince duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda 14.11.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen 14.11.2023 gününde temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf temyiz eden davalı-karşı davacı ... ile vekili gelmedi. Davalı-karşı davacı ... vekilinin mazeret dilekçesi göndermiş olduğu görüldü. Mazeretinin reddine karar verildi. Gelenin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap (karşı davaya cevap) dilekçelerinde özetle; tarafların 2002 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocukları olduğunu, erkeğin, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, birlik görevlerini ihmal ettiğini, ekonomik, duygusal ve psikolojik şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, iftira attığını, borçlandığını, yalan söylediğini, karşı dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını iddia ederek asıl davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, karşı davanın reddine, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 5.000,00 TL tedbir nafakası, 5.000,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına aylık 5.000,00 TL tedbir nafakası, 5.000,00 TL yoksulluk nafakası, yasal faizi ile birlikte 1.500.000,00 TL maddî tazminat, 2.000.000,00 TL manevî tazminat, mal rejiminden kaynaklanan alacağın ise fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 200.000,00 TL değer artış payı ve katılma alacığının erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap, karşı dava ve ikinci cevap (karşı davaya cevaba cevap) dilekçelerinde özetle; asıl dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, kadının, birlik görevlerini ihmal ettiğini, müsrif olduğunu, erkeğe ait bilgisayarın ve cep telefonunun şifrelerinin kırılarak hukuka aykırı delil elde edildiğini, hakaret ettiğini, psikolojik ve ekonomik şiddet uyguladığını, maddî menfaat temin edebilmek için erkekle evlendiğini, agresif olduğunu, fiziksel şiddet uygulayamaya teşebbüs ettiğini, iftira attığını iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, asıl davanın reddine, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, erkek yararına 1.000.000,00 TL maddî tazminat, 1.000.000,00 TL manevî tazminat, mal rejiminden kaynaklanan 100.000,00 TL alacağın kadından alınarak erkeğe verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin güven sarsıcı davranışları olduğu, kadının ise erkeğe hakaret ettiği, bu hususun tüm dosya kapsamı ile ispatlandığı, kadın tarafından dava dosyası arasına sunulan flaş bellek içerisindeki kayıtların hukuka aykırı delil olması sebebiyle hükme esas alınamayacağı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın da kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, alınan sosyal inceleme raporu, ortak çocuğun beyanı, yaşı ve ihtiyaçları dikkate alınarak velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuğun yaşı, ihtiyaçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak ortak çocuk yararına aylık 1.200,00 TL tedbir nafakası, 1.200,00 TL iştirak nafakası, kadının, üzerine kayıtlı olan mal varlığını satarak paraya çevirdiği anlaşıldığından kadın yararına karar kesinleşinceye kadar aylık 2.000,00 TL tedbir nafakası, kararın kesinleşmesinden sonra ise aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, kusurlu davranışının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak kadın yararına 15.000,00 TL maddî tazminat, 15.000,00 TL manevî tazminat, erkeğin ağır kusurlu olduğu dikkate alınarak tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, mal rejiminden kaynaklanan davaların ise işbu dava dosyasından tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, kadına yüklenecek kusurlu bir davranışın ispatlanmadığı, erkeğin davasının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, İlk Derece Mahkemesince eksik inceleme ile karar verildiği, sunulan flaş bellek içerisindeki görüntülerin hukuka aykırı delil olmadığı, sunulan görüntülerin tarafların ortak kullanımında olan ve aile konutunda bulunan bilgisayardan erkeğin bilgisayarı açık unutması nedeniyle tespit edildiği ve çekildiği, tarafların ekonomik ve sosyal durumu ve erkeğin kusurlu davranışları dikkate alındığında hükmedilen tazminatların ve nafakaların miktarlarının çok az olduğu belirtilerek; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu bir davranışının olmadığı, kadının tam kusurlu olduğu, kadının davasının fer'îleri ile birlikte reddine karar verilmesi gerektiği, tam kusurlu olan kadın yararına tazminata hükmedilmesi ve erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, hükmedilen nafakaların da usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı-karşı davalı kadın vekilinin karşı davanın kabulü, nafakaların ve tazminatların miktarı, davalı-karşı davacı erkek vekilinin kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden istinaf talebi olduğu şeklinde sınırlama yapılarak kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarlarının az olduğu, taraflar hakkında yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırmasına göre kadının çalışmadığı, geliri olmadığı, kadın yararına yoksulluk nafakası şartlarının oluştuğu, İlk Derece Mahkemesi tarafından kadının yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, kusura ilişkin gerekçenin hatalı olduğu belirtilerek; taraf vekillerinin istinaf itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kabul edilen kısımlar yönünden kaldırılmasına, karar gerekçesinin düzeltilmesine, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir nafakası, 2.000,00 TL yoksulluk nafakası, 75.000,00 TL maddî tazminat, 75.000,00 TL manevî tazminata, taraf vekillerinin diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ise ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının hatalı olduğu belirtilerek istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesinin kısmen kabul kararının hatalı olduğu belirtilerek istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle, flaş bellek içerisinde sunulan kayıtların hukuka aykırı yollarda temin edildiği ve hükme esas alınamayacağı belirtilerek; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, her iki boşanma davasının da kabulüne karar verilmesinin yerinde olup olmadığı, kadın yararına maddî, manevî tazminat, tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları, ortak çocuk yararına nafakaya hükmedilmesinin ve hükmedilen nafaka miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin yerinde olup olmadığı, istinaf sınırlamasının doğru yapılıp yapılmadığı, istinaf incelemesinin eksik olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 355 inci maddesi, 359 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ve 371 inci maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

Dava, taraflarca karşılıklı olarak açılan evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davası olup İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesinin bu kararı, davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden, davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakaları yönünden istinaf edilmiştir. İstinaf talebinde bulunan davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde, kadının davasının kabulü ile ilgili itirazda bulunulduğu, ne var ki davalı-karşı davacı erkek vekilinin bu talebinin Bölge Adliye Mahkemesince istinaf incelemesi dışında bırakılarak incelenmediği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Kanunu'nun 355 inci maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ayrıca 6100 sayılı Kanun'un 359 uncu maddesinin ikinci fıkrasına göre hükmün sonuç kısmında her bir talep hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmalı ve taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. O halde, davalı-karşı davacı erkek vekilinin kadının davasının kabulüne yönelik istinaf talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, istinaf sınırlamasının hatalı yapılması ve bu hatalı sınırlandırmaya göre davalı-karşı davacı erkek vekilinin kadının davasının kabulüne yönelik istinaf talebinin incelenmemesi doğru olmayıp kararın münhasıran bu sebepten bozulması gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,

Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL'lik vekâlet ücretinin Hakan'dan alınıp Didem'e verilmesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.11.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.