"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava; yabancı mahkeme tarafından verilen “Nafakanın kaldırılması ve fazladan ödenen nafaka bedelinin tahsiline” ilişkin ilamın tanıma ve tenfizine ilişkindir.
Davacı dava dilekçesinin açıklamalar kısmında, davalı kızına olan nafaka ödeme yükümlülüğünün “Almanya Mönchengladbach Asliye Mahkemesi -Aile Mahkemesinin- 26.03.2015 tarihli 26 F 47/17 sayılı kararı” ile 2016 yılı Eylül ayından geçerli olmak üzere kaldırıldığını, bu kararın kesinleştiğini beyan etmiş, sonuç ve istem kısmında ise mahkeme adı ve numarası belirtmeksizin “Yabancı mahkeme tarafından verilen nafaka ödeme zorunluluğunun kaldırılması ve tarafından fazladan ödenmiş nafaka bedeli olan 3.756,00 Euro, mahkeme masrafı ve faiz için 1.430,58 Euro ve 2.261,91 Euro bedelin davalıdan tahsili kararının" tanıma ve tenfizine karar verilmesini talep etmiş, ancak dosyaya dava dilekçesinde bahsi geçmeyen “... Asliye Mahkemesi Aile Mahkemesinin 27.02.2018 karar tarihli, 17 F 247/16 sayılı, 21.03.2018 kesinleşme tarihli ” yabancı mahkeme asıl hükmünü ve 13.07.2018 tarihli, mahkeme masraflarının tahsiline ilişkin yabancı mahkeme masraf tayin kararı ile yine 02.05.2019 tarihli, faiz bedelinin tahsiline ilişkin yabancı mahkeme masraf tayin kararını sunmuştur. İlk derece mahkemesince davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafından istinafı üzerine bölge adliye mahkemesince davacı erkeğin istinaf başvurusu kabul edilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulü ile fazladan ödenmiş nafaka bedeli olan 3.756 Euro, 2.261,91 Euro faiz bedeli ve 1.430,58 Euro mahkeme masrafının davalı tarafından davacıya ödenmesine ilişkin Almanya Mönchengladbach Asliye (Aile) Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli 26 F 47/17 sayılı kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince her ne kadar dava kabul edilerek Almanya Mönchengladbach Asliye (Aile) Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli 26 F 47/17 sayılı kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmiş ise de dosyanın yapılan incelemesinde; dosya içerisinde Almanya Mönchengladbach Asliye (Aile) Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli 26 F 47/17 sayılı kararının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslının veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneğinin ve onanmış tercümesinin, ve yine ilamın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesinin olmadığı görülmektedir. Esasen Almanya Mönchengladbach Asliye (Aile) Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli 26 F 47/17 sayılı kararının -ki bu kararın numarası gerçekte 26 F 47/14’tür- tanıma ve tenfizi istenen "Nafaka ödeme zorunluluğunun kaldırılması ve fazladan ödenen nafaka bedelinin tahsiline” ilişkin yabancı mahkeme kararı olmayıp, o tarihte henüz ... olmayan 27.09.1997 doğumlu davalıya, davacı babası tarafından her ay 313,00 Euro olmak üzere “Nafaka Bağlanmasına” ilişkin yabancı mahkeme kararı olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafın dava dilekçesindeki ve aşamalardaki açıklamalarından ve dosyaya sunulan belgelerden tanıma ve tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının “... Asliye Mahkemesi Aile Mahkemesinin 27.02.2018 karar tarihli, 17 F 247/16 sayılı, 21.03.2018 kesinleşme tarihli ” kararı olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece; davaya konu tanıma ve tenfizi talep edilen ve davacı tarafça dosyaya sunulan “... Asliye Mahkemesi Aile Mahkemesinin 27.02.2018 karar tarihli, 17 F 247/16 sayılı, 21.03.2018 kesinleşme tarihli” nafaka ödeme zorunluluğunun kaldırılması ve fazladan ödenen nafaka bedelinin tahsiline ilişkin yabancı mahkeme kararının tanıma ve tenfizi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken dosyada yer almayan "Almanya Mönchengladbach Asliye (Aile) Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli 26 F 47/17 sayılı -ki bu kararın numarası gerçekte 26 F 47/14’tür-" nafaka bağlanması kararının tanıma ve tenfizi hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 23.11.2022 (Çrş.)